YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/17029
KARAR NO : 2014/19836
KARAR TARİHİ : 14.10.2014
MAHKEMESİ : Erzurum İş Mahkemesi
TARİHİ : 13/06/2013
NUMARASI : 2010/260-2013/348
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılardan kurum vekili ve Y.. Ş.., M.. A.. tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava; davacının davalı işyerinde 01.01.2008 – 28.01.2010 tarihleri arasında geçen çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile davacının davalı Kurum’a bildirilenler dışında davalı M. A.– Y. Ltd. Şti. ortaklığı iş yerinde 01.01.2008 – 12.06.2009 tarihleri arasında 150 gün, 03.08.2009 – 31.01.2010 tarihleri arasında 74 gün olmak üzere toplam 224 gün süre ile hizmet akti ve asgari ücret karşılığı çalıştığının ve 224 günlük hizmetinin davalı Kurum’a bildirilmediğinin bu hizmetlerinin Kurum’a bildirilmesi gerektiğinin tespitine, davacının diğer bir kısım hizmetlerinin davalı Kurum’a bildirilmiş olması nedeniyle hukuki yarar yokluğundan 12.06.2009 – 03.08.2009 tarihlerindeki taleplerinin ise fiili çalışma olgusu kanıtlanamadığından reddine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davalı işyerinde aşçı olarak çalıştığını beyan eden davacının 01.01.2008 – 29.08.2008, 06.10.2008 – 31.12.2008, 01.01.2009 – 12.06.2009, 03.08.2009 – 03.08.2009 ve 23.09.2009 – 31.12.2009 tarihleri arasında M. A. – Y. Tem. ve Yem. Piş. Hiz. Ltd. Şti. Ortaklığında geçen çalışmalarının davalı Kurum’a bildirildiği, 01.01.2008 – 31.12.2009 tarihleri arasında hizmet cetvelinde görülen ve bildirilen sürelerde ücret bordrolarının mevcut olduğu ve bu bordrolarda davacının imzasının bulunduğu, davacının imzaladığı ibranamede 01.01.2008 – 12.06.2009 tarihleri arasında çalıştığının yazmakta olduğu, ayrıca davacının 12.06.2009 tarihinde işten ayrılmak istediğine dair dilekçe bulunduğu, raporu hükme esas alınan bilirkişi tarafından; dosyada mevcut ücret bordroları incelendiğinde çalışanların Ağustos ayı sonunda çıkışlarının verildiğinin, Eylül sonu veya Ekim başında yeniden işe girişlerinin yapıldığının, davalıların üniversite yemekhanesi işlettikleri dikkate alındığında yemekhanenin bu aylarda faaliyette bulunmadığının düşünülebileceğinin, ancak tanık beyanlarının yemekhanenin yaz aylarında da açık olduğu yönünde olduğunun, bu hususta tam bir kanaate varılamadığının, taktirin mahkemeye ait olduğunun ve yemekhanenin sürekli açık olduğunun kabulü halinde davacının 01.01.2008 – 28.01.2010 tarihleri arasında çalıştığının kabulü ile hesaplama yapılacağının bildirildiği anlaşılmaktadır.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa’nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa’nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay’ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Gerçekten, davacının işyerindeki bir kısım çalışmaları aylık bordrolara dayanılarak Kuruma kısmi olarak bildirilmiş ve bildirime uygun olarak da primleri ödenmiştir. İmzalı bordrolar davacı çalışmalarının işyerinde otuz günün altında geçtiğinin karinesidir. Karinenin tersinin ise eşdeğerdeki belgelerle kanıtlanması gerekmektedir. Başka bir anlatımla; yazılı belgelerin varlığı halinde tanık sözlerine itibar edilemez. Dairemizin, giderek Yargıtay’ın oturmuş ve yerleşmiş görüşleri de bu doğrultudadır. Davalı işveren tarafından bir kısım imzalı ücret bordroları ibraz edilmiştir. Bu bordroların hepsinin imzalı olduğu görülmüştür. Davalı tarafından imzalı ücret bordrosu ibraz edilen, ancak davacı tarafından aksi yazılı delil sunulamayan bu aylardaki bildirilmeyen süreler yönünden ret kararı vermek gerekmektedir.
Mahkemece yapılacak iş; imzalı ücret bordrosu olan ve ücret bordrosundaki imzanın davacıya ait olduğu dönemlerde imzalı ücret bordrosunda yazılı süre kadar çalıştığının kabulü ile sonuca gitmekten ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalılardan Y.. Ş.. ve M.. A..’na iadesine 14.10.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.