Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/1664 E. 2014/2922 K. 24.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/1664
KARAR NO : 2014/2922
KARAR TARİHİ : 24.02.2014

MAHKEMESİ : Diyarbakır 1. İş Mahkemesi
TARİHİ : 17/04/2013
NUMARASI : 2009/168-2013/295

Davacı, davalı kurum tarafından gönderilen ödeme emirlerinin iptaline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi S tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurumun aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacı G.. Genel Elektrik Makine San ve Tic Ltd Şti vekilince sunulan dava dilekçesinde, davalı Kurumun davacı şirkete ait “1025692” sicil sayılı işyeri ile ilgili olarak düzenlediği 03.11.2008 tarih ve 69076, 69077, 69078, 69079, 69085, 69098, 69099, 69100, 69103, 69104, 69105, 69106, 69107, 69108 sayılı 14 adet ödeme emirlerinin iptali talep edilmiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, Kurumun Diyarbakir İl Müdürlüğünce “1025692.021” sayılı işyeri hakkında düzenlenen 03.11.2008 gün ve 2008/12572, 12573, 12574, 12575, 12576, 12577, 12578, 12582, 12586, 12588, 12589, 12590, 12591,12592 sayılı ödeme emirlerinin idari para cezasına ilişkin olduğu, idari para cezasının 2005/9,10,11,12.aylar, 2006/1,2,6,10,12.aylar, 2007/1,2,3,4.aylara ilişkin ek nitelikteki sosyal güvenlik destek primine tabi çalışanların ek bildirgesinin verilmemesi nedeniyle tahakkuk ettirildiği, 2008/12574 (69106) sayılı ödeme emrinde borçlu (muhatap) olarak davacı şirket yerine dava dışı Y. E. isminin yazıldığı, davacı şirketin Diyarbakır 1.İdare Mahkemesinde açtığı iptal davasının 05.12.2008 tarih ve 2008/2613 – 2269 E. K. Sayılı karar ile görev yönünden reddedildiği, davacı şirket tarafından 506 sayılı Kanun’un 140.maddesinin (a) fıkrasına göre düzenlenen 30.483,00 TL idari para cezasına ilişkin Kurumun 27.02.2008 tarih ve 12222 sayılı işlemin iptaline Diyarbakır 2.İş Mahkemesinin 30.11.2010 tarih ve 2008/1097 E. 2010/2431 K. Sayılı karar ile karar verildiği ve bu kararın Danıştay 15.Dairenin 25.01.2012 tarihli kararı ile onandığı, Diyarbakır 1.İdare Mahkemesinin 13.12.2012 gün ve 2008/1200 E. 2012/1620 K. Sayılı kararı ile 506 sayılı Kanun’un 140.maddesinin (a) fıkrasına göre düzenlenen 24.365,00 TL idari para cezasına ilişkin Kurumun 27.02.2008 tarih ve 12213 sayılı işlemin iptaline karar verildiği, Diyarbakır 1.İdare Mahkemesinin 13.12.2012 gün ve 2008/1201 E. 2012/1619 K. Sayılı kararı ile 506 sayılı Kanun’un 140.maddesinin (a) fıkrasına göre düzenlenen 36.474,00 TL idari para cezasına ilişkin Kurumun 27.02.2008 tarih ve 12218 sayılı işlemin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlık, davacı şirket hakkında sosyal güvenlik destek primine tabi çalışanların Kuruma süresinde bildirilmemesi nedeniyle düzenlenen idari para cezalarının takibine dair 14 adet ödeme emrinin iptalinden kaynaklanmaktadır.
5502 sayılı Kanun’un 34/1-(a) bendinde idari para cezaları Kurumun gelirleri arasında sayılmış olup 506 sayılı Kanun’un 80.maddesinin 5.fıkrasına göre Kurumun, süresi içinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51 inci, 102 nci ve 106 ncı maddeleri hariç diğer maddeleri uygulanır. Kurum, 6183 sayılı Kanunun uygulanmasında Maliye Bakanlığı, diğer kamu kurum ve kuruluşları ve mercilere verilen yetkileri kullanır.
20.05.2007 tarih ve 26527 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yayımı tarihinde yürürlüğe giren 09.05.2007 tarih ve 5655 sayılı Kanun’un 2.maddesi ile 506 sayılı Kanun’un 140 ıncı maddesinin dördüncü ve beşinci fıkraları değiştirilerek itiraz süresi (15) gün, dava süresi (30) gün ve görevli mahkeme ise İdare Mahkemesi olarak düzenlenmiştir. Madde metni aşağıdadır :
“İdarî para cezaları ilgiliye tebliğ edilmekle tahakkuk eder ve tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde Kuruma ödenir veya aynı süre içinde Kurumun ilgili ünitesine itiraz edilebilir. İtiraz takibi durdurur. Kurumca itirazı reddedilenler, kararın kendilerine tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde yetkili idare mahkemesine başvurabilirler. Bu süre içinde başvurunun yapılmamış olması halinde idarî para cezası kesinleşir. Mahkemeye başvurulması cezanın takip ve tahsilini durdurmaz. Tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde Kuruma ödenmeyen idarî para cezaları, bu Kanunun 80 inci maddesi hükmü gereğince hesaplanacak gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte tahsil edilir. İdarî para cezalarının, Kuruma itiraz ve yargı yoluna başvurulmaksızın tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde ödenmesi halinde, bunun dörtte üçü tahsil edilir. Peşin ödeme, idarî para cezalarına karşı Kuruma itiraz etme veya yargı yoluna başvurma hakkını etkilemez. Ancak, Kurumca itirazın reddedilmesi veya mahkemece Kurum lehine karar verilmesi halinde, daha önce tahsil edilmemiş olan dörtte birlik ceza tutarı, 80 inci madde hükmü de dikkate alınarak tahsil edilir.
Fiilin işlendiği günden itibaren beş yıl içinde tebliğ edilemeyen idarî para cezaları zamanaşımına uğrar. İdarî para cezaları hakkında, bu Kanunda hüküm bulunmayan hallerde 30/3/2005 tarihli ve 5326 sayılı Kabahatler Kanunu hükümleri uygulanır.”
İdari para cezalarının düzenlendiği 27.02.2008 tarihinde yürürlükte bulunan ve yukarıda açıklanan mevzuata göre idari para cezasının Kurum alacağı olarak tahsili için idari para cezasının ilgiliye tebliği ile itiraz süresinin geçmesi, itiraz edilmiş ise itiraz hakkında red kararı verilmesi gerekir. İlgilinin itirazının redddi halinde mahkemeye başvurma hakkı bulunmakta ise de mahkemeye başvurulması cezanın takip ve tahsilini durdurmaz.
Somut olayda, idari para cezası kararının davacı şirkete tebliğ edilip edilmediği, edilmiş ise itiraz hakkının kullanılıp kullanılmadığı, itiraz edilmiş ise itiraz hakkında karar verilip verilmediği, komisyon kararının tebliği hususları araştırılmamıştır.
Öte yandan davacı şirket hakkında 3 ayrı idari para cezasının düzenlendiği, 12222 sayılı Kurum işleminin iptaline dair İdare Mahkemesi kararının Danıştay’ca onandığı ancak 12213 ve 12218 sayılı işlemlerin iptaline dair İdare Mahkemesi kararlarının kesinleşip kesinleşmediğine dair dosyada aydınlatıcı bir belge bulunmadığı gibi davaya konu 14 adet ödeme emrinin (tamamı 22.391,00 TL) idari para cezasına ilişkin olmasına karşın İdare Mahkemesince iptaline karar verilen idari para cazaları ile takibe konu edilen idari para cezalarının tamamen veya kısmen aynı olup olmadığının araştırılmadığı anlaşılmaktadır.
Ayrıca 2008/12574 sayılı ödeme emrinde muhatap olarak Y. E. ismi yazılı olup işyeri sicil numarası aynı olmakla birlikte aynı takip dosyasından davacı şirket hakkında düzenlenmiş ödeme emri dosyada bulunmamaktadır.
Yapılacak iş, idari para cezası kararının davacı şirkete tebliğ edilip edilmediğini, edilmiş ise itiraz hakkının kullanılıp kullanılmadığını, itiraz edilmiş ise itiraz hakkında bir karar verilip verilmediğini ve idari para cezalarının bu aşamada takibinin mümkün olup olmadığını araştırmak, takibe konu edilen idari para cezalarının İdare Mahkemesince iptaline karar verilen idari para cazaları ile tamamen veya kısmen aynı olup olmadığını, başkaca bir iptal davası olup olmadığını ve kararın kesinleşip kesinleşmediğini araştırmak, 2008/12574 sayılı takip dosyasından davacı şirket hakkında düzenlenmiş ödeme emri olup olmadığını Kurumdan sormak ve sonucuna göre bir karar vermekten ibarettir.
Mahkemece yukarıda açıklanan hukuki ve maddi olgular gözetilmeksizin eksik inceleme ve araştırma sonucunda yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 24/02/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.