YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/16232
KARAR NO : 2014/20179
KARAR TARİHİ : 16.10.2014
MAHKEMESİ : Elazığ İş Mahkemesi
TARİHİ : 29/05/2013
NUMARASI : 2011/727-2013/389
Davacılar murisinin 23/10/2009 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasının iş kazası olduğunun tespitine, Kurum işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılardan Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurum vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, davacıların Kurum işleminin iptali ile murisleri M. H. Ç.’ın ölümünün iş kazası olduğunun tespitine karar verilmesi istemlerine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne, Kurum işleminin iptali ile 23/12/2009 tarihinde meydana gelen kazanın iş kazası olduğunun tespitine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden murisin 01/10/2005 tarihinden itibaren SSK dan yaşlılık aylığı almakta olduğu, 05/05/2009 tarihinden itibaren karayolu yolcu taşımacılığı faaliyetinden dolayı vergi kaydı olduğu, Bağ-Kur tescil kaydının olmadığı, 04/08/2009 tarihli Kurum yazısı ile müteveffa sigortalıya almakta olduğu yaşlılık aylığından 01/10/2008 tarihinden itibaren aylığından SGDP kesilmeye başlanacağının bildirilmiş olduğu, SGDP ekstresinde ise herhangi bir kesinti işleminin yapılmamış olduğu, 17/04/2009 tarihli hizmet sözleşmesinin Ss Nolu Motorlu Taşıtlar Kooperatifi Başkanlığı ile Karayolları 8. Bölge Müdürlüğü arasında akdolunduğu, davalı kooperatifin almış olduğu personel taşıma ihalesi kapsamında murisin kendisine ait aracının kiralanması suretiyle taşıma işinde kooperatif tarafından görevlendirilmiş olduğu, murisin 23/12/2009 tarihinde Karayolları personelini görevleri yerine götürmekte iken meydana gelen trafik kazası sonucu vefat ettiği, 22/12/2010 tarihli 108561 sayılı teftiş raporu ile sigortalı niteliği olmayan(kısa ve uzun vadeli sigorta kolları bakımından adına prim ödenmesi gereken kişi veya kendi adına prim ödemesi gereken kişi) M. H. Ç.’ın maruz kaldığı kaza olayının iş kazası sayılamayacağı”nın belirtilmiş olduğu, davalı Ss Nolu Motorlu Taşıtlar Kooperatifi Başkanlığı tarafından kesilen araç kiralama faturalarının dosyaya sunulduğu, yargılama esnasında alınan bilirkişi heyet raporunun dosyada yer aldığı ve davacı tanığının dinlenmiş olduğu anlaşılmaktadır.
İş kazasının tespiti istemine ilişkin bu tür davalar 506 sayılı Yasa’nın 11. maddesinden ( 5510 sayılı Yasa’nın 13.maddesinden ) kaynaklanmaktadır. Anılan maddeye göre, iş kazası, a) sigortalının işyerinde bulunduğu sırada, b) işveren tarafından yürütülmekte olan iş dolayısıyla, c) sigortalının, işveren tarafından görev ile başka bir yere gönderilmesi yüzünden asıl işini yapmaksızın geçen zamanlarda, d) sigortalıların işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere toplu olarak götürülüp getirilmeleri sırasında sigortalıyı hemen veya daha sonra bedence veya ruhça arızaya uğratan olaylardır. Zararlandırıcı sigorta olayının iş kazası sayılması için, 1) sigorta olayına maruz kalan kişinin sigortalı olması, 2) sigorta olayının maddede sayılı sınırlı olarak belirtilen hal ve durumlardan birinde meydana gelmesi koşuldur. Başka bir anlatımla, sigorta olayının, iş kazası sayılabilmesi için iki koşulun birlikte gerçekleşmesi zorunlu olup İş kazası tespiti davaları bakımından özel olarak belirlenmiş bir ispat yöntemi de yoktur. Bu davaların her türlü delille ispatı mümkündür.
Somut olayda, davacıların murisin 506 sayılı Yasa kapsamında yaşlılık aylığı almakta iken vefat etmiştir. Muris adına vergi kaydı bulunmakta ise de yaşlılık aylığı almakta bulunduğundan Bağ-Kur sigortalısı sayılamaz. Diğer yandan muris sigortalının yaşlılık aylığından SGDP kesintisinin yapılıp yapılmadığının dosya muhteviyatından anlaşılmamakla birlikte Mahkemece murisin çalışmasının niteliği ve sigortalılık statüsünün hiçbir tereddüt ve duraksamaya yol açmayacak şekilde belirlenmeden sonuca gidilmesi hatalı olmuştur.
Yapılacak iş, murisin çalışmasının türü ve sigortalılık statüsü belirlendikten sonra oluşacak sonuca göre 5510 sayılı Yasa’nın 13. maddesinde yer alan şartların gerçekleşip gerçekleşmediğini tartışmak suretiyle yeniden hukuki değerlendirmede bulunulmalıdır. Bu husus tespit edildikten sonra bir karar vermekten ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 16/10/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.