Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/15799 E. 2014/18581 K. 25.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/15799
KARAR NO : 2014/18581
KARAR TARİHİ : 25.09.2014

MAHKEMESİ : Kahramanmaraş İş Mahkemesi
TARİHİ : 13/09/2012
NUMARASI : 2012/15-2012/506

Davacı, Kurum işleminin iptaline, kesilen aylığın yeniden bağlanmasına karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

K A R A R

1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurum’un aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, davacının oda kaydının geçersiz sayılması ile yaşlılık aylığını iptal eden Kurum işleminin iptali ve yaşlılık aylığının kesildiği tarih itibariyle tekrar bağlanması tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulü ile, davacının yaşlılılk aylığına iptal eden Kurum işleminin iptali ile yaşlılık aylığının tekrar bağlanmasına karar verilmiştir.
20.04.1982 tarihinde yürürlüğe giren 2654 sayılı Kanunun 6. maddesi ile değişik 1479 sayılı Kanunun 24. maddesinde; zorunlu Bağ-Kur sigortalısı olmak için, ticari kazanç veya serbest meslek kazancı dolayısıyla gerçek veya götürü usulde gelir vergisi mükellefi olma, gelir vergisinden muaf olanların da meslek kuruluşuna kayıtlı olması hükmü yer almaktadır. Yine, 22.03.1985 tarihinde 3165 sayılı Kanunla getirilen düzenleme ile de; kendi nam ve hesabına çalışanlardan vergi mükellefi olan, esnaf siciline veya meslek kuruluşuna kaydı olanların Bağ- Kur sigortalısı olacağı belirtilmiştir.
Görüldüğü üzere, 1479 sayılı Yasa’nın 24. maddesinde zorunlu Bağ-Kur sigortalısı olmak için hangi kayıtların yasal karine olduğunu tek tek sayılmıştır.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının vergi ve sicil kaydının bulunmadığı, Kahramanmaraş Sandalyeciler odasına 19.2.1974 ile 1.9.1994 tarihleri arasında kayıtlı olduğu, 18.10.1994 tarihli giriş bildirgesi ile oda kaydı nedeniyle 22.3.2985 tarihinden itibaren Bağ-kur’a tescil edildiği, SSK’lı çalışmasının başlaması nedeniyle 24.2.1987 tarihinde terkinin verildiği, tekrar SSK’lı çalışmasının bitmesi nedeniyle 29.7.1989-16.12.1993 tarihleri arasında 1479 sayılı yasa kapsamında sigortalı kabul edildiği, ilk prim ödemesinin 1.4.1996 tarihinde olduğu ve düzenli prim ödemesi bulunmadığı, 1.4.2002 tarihi itibariyle SSK ve Bağ-Kur hizmetlerinin birleştirilmesi ile davacıya yaşlılık aylığı bağlandığı, 31.12.2010 tarihli kontrol memuru raporunda davacının oda kayıtlarının incelenmesi sonucu 19.2.1974 tarihli oda kaydının usülune uygun olmadığının belirtildiği ve Kurumun bu rapor sonucu davacının Bağ-Kur sigortalılığını iptal ettiği ve 1.4.2002-17.12.2011 tarihleri arasında yersiz olarak ödenen 63.332.60 TL’yi borç kaydettiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda, davacının kayıtlı olduğu Sandalyeciler odasının kayıtları incelendiğinde davacı adına kaydın bulunmadığı, A.. T.. adına kaydın bulunduğu ve A.. T..’nın baba adının bulunduğu bölüme davacının adı yazılarak davacı adına kayıt oluşturulmaya çalışıldığı anlaşılmaktadır.
O halde, vergi ve esnaf sicil kaydı olmayan davacının oda kaydının usülune uygun olmadığı kabul edildiğinde, 22.3.1985 ile 16.12.1993 tarihleri arasında Bağ-Kur kapsamında sigortalılık elde edilemeyeceği ve bunun sonucunda Kurum’un yaşlılık aylığının iptaline dair işleminin yerinde olduğu düşünülmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması hatalı olmuştur.
Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki esaslar gözetilmeksizin yanılgılı değerlendirme ile, davanın reddi yerine yazılı biçimde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 25/09/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.