Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/15344 E. 2014/25109 K. 24.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/15344
KARAR NO : 2014/25109
KARAR TARİHİ : 24.11.2014

MAHKEMESİ : Ordu İş Mahkemesi
TARİHİ : 08/04/2014
NUMARASI : 2013/74-2014/218

Davacı, 01/01/1987-30/01/2013 tarihleri arasında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, davacının 01/01/1987 tarihinden itibaren tarım Bağ-kur sigortalısı olduğunun tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş ise de, bu sonuca eksik araştırma ve inceleme ile gidilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının tarımsal faaliyeti nedeniyle 01/01/1987 tarihinde tarım Bağ-kur sigortalısı olarak tescil edildiği, 01/06/1987 tarihli tarımsal faaliyeti bıraktığına dair dilekçe üzerine tescil tarihi itibariyle sigortalılığın iptal edildiği, 2002-2012 yılları arası tarım müdürlüğüne kayıtlı olduğu, 1987 yılında başlayan ziraat odası kaydının bulunduğu, adına kayıtlı 1999 ve 2010 edinme tarihli 46 dekar tarla bulunduğu, kolluk tutanağı ile tanık beyanlarında fındık üreticisi olduğunun belirtildiği anlaşılmaktadır.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 2926 sayılı Yasa’nın 10. maddesinde sigortalıların kayıt ve tescil işlemlerinde valilik, kaymakamlık, özel idare, belediye ve muhtarlık ve nüfus idareleri kayıtları ile diğer kamu kuruluşlarının, tarım satış kooperatifleri ve birliklerinin, p.. e.. i.. kooperatifleri ve Birliği Türkiye Şeker Fabrikaları Anonim Şirketi kayıtları esas alınacağı düzenlenmiştir.
Öte yandan, 2926 sayılı Yasanın 5. maddesinde sigortalı olmak hak ve yükümlülüğünden vazgeçilemeyeceği ve kaçınılamayacağı belirtilmiştir.
Somut olayda, sigortalılığın kamu düzeniyle iligili olup, bu haktan vazgeçilemeyeceği dikkate alınıp, nizalı dönemlerde tarımsal faaliyetin devam edip etmediği net bir şekilde belirlenmeden yazılı şekilde sonuca gidilmesi hatalı olmuştur.
Yapılacak iş, davanın nitelikçe kamu düzenine ilişkin olduğu göz önünde bulundurarak öncelikle nizalı dönemlerde anılan maddede belirtilen kayıtların olup olmadığını söz konusu kuruluşlardan, davacının adına kayıtlı gözüken taşınmazları kullanıp kullanmadığı veya arazi kiralayıp kiralamadığını araştırmak, tarımsal kredi kullanıp kullanmadığını belirlemek, ürün yetiştirip yetiştirmediğini, yetiştirmişse teslim edip etmediğini, teslim varsa teslim yapılan ilgili kişi ve kuruluşları tespit etmek, dönemin köy muhtarı ve azalar ile yeterli bilgi ve görgüye sahip kişileri tanık olarak dinlemek, ayrıca zabıta aracılığıyla ayrıntılı araştırma yaptıktan sonra diğer bütün delilleri birlikte değerlendirerek sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 24/11/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.