Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/15188 E. 2014/25924 K. 02.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/15188
KARAR NO : 2014/25924
KARAR TARİHİ : 02.12.2014

MAHKEMESİ : Bünyan Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 18/04/2012
NUMARASI : 2005/260-2012/67

Davacı, murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi Şimşek tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

K A R A R

Davacılar murisinin köy muhtarı olup, köy yolunun arızalı bölümlerinin düzeltilmesi sırasında, davalı idareye ait iş makinesini kullanan davalı idare işçisi Mustafa İpek’in iş makinesini devirmesi ile meydana gelen kazada, devrilen greyder içerisinde öldüğü davacılar murisi ile davalı il özel idare müdürlüğü arasında hizmet akdine dayanan bir ilişkinin mevcut olmadığı, uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık, görevli mahkemenin belirlenmesi noktasında toplanmaktadır.
Davanın yasal dayanağı, 5521 sayılı Yasanın 1.maddesidir. Anılan maddede; işçiyle işveren veya işveren vekili arasında iş akdinden veya İş Kanununa dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarının İş Mahkemelerinde çözümleneceği hükmü öngörülmüştür. Maddede belirtildiği üzere, İş Mahkemesinin görevli olması için şu iki unsurun birlikte gerçekleşmesi koşuldur. a)Uyuşmazlığın tarafları işçi ve işveren (ya da işveren vekili) olmalıdır. b)Uyuşmazlık iş sözleşmesinden veya İş Kanunundan kaynaklanmalıdır.
Somut olayda, davacı ile davalı işveren arasında hizmet ilişkisi bulunmamaktadır. Başka bir anlatımla davalı, davacılar murisinin işvereni değildir. Hal böyle olunca, uyuşmazlığın iş akdinden veya İş Kanunundan doğmadığı giderek davada, yukarıda sözü geçen Yasanın 1.maddenin öngördüğü koşulların oluşmadığı açık-seçiktir. Hal böyle olunca yargılamanın asliye hukuk mahkemesi sıfatıyla görülerek sonuçlandırılması gerekirken, iş mahkemesi sıfatıyla görülerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine
02.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.