Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/14597 E. 2014/25993 K. 02.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/14597
KARAR NO : 2014/25993
KARAR TARİHİ : 02.12.2014

MAHKEMESİ : Bakırköy 1. İş Mahkemesi
TARİHİ : 19/01/2012
NUMARASI : 2004/144-2012/19

Davacı, davalılrdan işverene ait işyerinde Mayıs 1989-04/11/2003 tarihleri arasında geçen ve kuruma eksik bildirilen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılardan kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

K A R A R

Dava; davacının davalı esnaf odasında 1989 yılının Mayıs ayından 04.11.2003 tarihine kadar geçen çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; minibüs hattında kahyalık yaptığı anlaşılan davacı adına davalı Oda tarafından düzenlenen işe giriş bildirgesi ve davalı Kurum’a bildirilen çalışma bulunmadığı, davalı Oda’nın dönem bordrolarının istenilmesi üzerine davalı Kurum tarafından işyerinin kayıtlı olmadığının ve işyeri numarası belirtilirse yeniden bakılacağının bildirildiği, dosyada mevcut 26.04.1999 tarihli müfettiş raporundan işyerinin kayıtlı olduğunun ve numarasının …0594 olduğunun anlaşıldığı, ayrıca davalı Oda’nın 01.04.1971 tarihinden itibaren 506 sayılı Yasa kapsamında bulunduğu, tanıklar O. K. ve V. T.’ın ilk ifadelerinde; davacının Oda’da çalıştığını, kahyaları derneğin atadığını, ücretlerinin dernek tarafından şoförlerden toplanan paralardan dernek tarafından ödendiğini beyan ettikleri, ancak daha sonra dilekçe sunarak davacı fakir olduğu için emekli olması maksadı ile davacının çalıştığı yönünde beyanda bulunduklarını, duraklarda kahyaların mal sahipleri tarafından seçildiğini, ücretlerinin de mal sahiplerinden toplanarak ödendiğini beyan ettikleri, davalı Oda’nın 1999-2000-2001 yıllarına ait olan ve 01.02.2002 tarihinde yapılan Olağan Genel Kurul Toplantısında; minibüs sahiplerinden alınan hizmet karşılığı bedelden diğer giderlerin yanısıra duraklarda görevli nizam ve intizam memurlarının maaş, sigorta ve vergilerinin yatırılacağı kararının alındığı, 2002 Aralık ayında minibüsçülerden ikisinin kendilerinden zorla para alındığı için şikayetçi olduklerı, davacının 17.12.2002 tarihinde karakolda verdiği ifadede; 6-7 yıldan beri kahyalık yaptığını, iddia edildiği gibi minibüsçülerin kendilerine günlük 3 milyon TL vermediğini, her minibüsün aylık 15 milyon TL dernek aidatı olduğunu, dernek uzak olduğu için minibüsçülerin aidatları 5 taksitte kendilerine verdiğini ve kendilerinin de bunu derneğe götürdüğünü, minibüs esnafının durakta çalıştıkları için kendilerine gönüllerinden kopan miktarda para verdiklerini, bu bahşişten dernek başkanının bilgisi olmadığını beyan ettiği, aynı şikayet kapsamında karakolda dinlenilen bir yönetim kurulu üyesinin de çay ocağının ve kahyaların masraflarının minibüsçüler tarafından karşılandığını beyan ettiği anlaşılmaktadır.
Bu tür hizmet tespitine yönelik davaların Kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay’ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir. Yasal dayanağı dava tarihinde yürürlükte olan 506 sayılı Yasa’nın 79/10. maddesi ile halen 5510 sayılı Yasa’nın 86. maddesi olan bu tür davalarda; öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin, işveren tarafından verilip verilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu koşul oluşmuşsa işyerinin o dönemde gerçekten var olup olmadığı, Kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı, eksiksiz bir şekilde belirlenmeli, daha sonra çalışma iddiasının gerçeğe uygunluğu özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır. Çalışma olgusu her türlü delille ispatlanabilirse de çalışmanın konusu, niteliği başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli ve dinlenilen tanıkların davacı ile aynı dönemlerde çalışan işyerinde kayıtlı bordro tanıkları ya da komşu ve yakın işyerlerinde çalışan kayıtlı tanıklar olması sağlanarak çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak şekilde belirlenmelidir. Bu yön Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 16.09.1999 gün 1999/21-510-527, 30.06.1999 gün 1999/21-549-555, 05.02.2003 gün 2003/21-35-64, 15.10.2003 gün 2003/21-634-572, 03.11.2004 gün 2004/21-480-579 ve 2004/21-479-578 ve 01.12.2004 gün 2004/21-629 sayılı kararlarında da vurgulanmıştır.
Somut olayda ise, açıklanan şekilde bir incelemenin yapılmadığı ortada olup sadece kayıtlı olmayan tanık beyanları ile hüküm kurulmuştur.
Mahkemece yapılacak iş; öncelikle davalı Oda’nın talep edilen döneme ilişkin ücret ödeme, gelir-gider, aidat toplama, yönetim kurulu kararları gibi hususlardaki tüm belge ve defterlerini getirterek gerek bulunur ise üzerlerinde bilirkişi incelemesi yaptırmak, talep edilen dönemde davalı Oda’da yöneticilik yapmış kişiler ile ücret ödemelerinden sorumlu kişileri dinlemek, ayrıca davacının talep ettiği dönemde kahyalık yaptığı yerde/hatta çalışan minibüs şoförleri ile komşu işyeri sahipleri ve bu işyerlerindeki çalışmaları kayıtlara geçmiş komşu işyeri çalışanlarını zabıta marifeti ile tespit ederek dinlemek, bu itibarla davacının davalı Oda tarafından görevlendirilip görevlendirilmediğini, Oda tarafından davacıya çalışmaları hususunda emir ve talimat verilip verilmediğini, davacıya davalı Oda tarafından ücret ödenip ödenmediğini belirleyerek, davacı ile davalı Oda arasında bir hizmet akti bulunup bulunmadığını tereddüte mahal bırakmayacak derecede ortaya koymaktan ibarettir.
Mahkemece söz konusu fiili ve hukuki gerçekler dikkate alınmadan, yetersiz tanık beyanlarına dayanılarak eksik inceleme ve araştırmayla yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 02.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.