Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/12867 E. 2014/18436 K. 23.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/12867
KARAR NO : 2014/18436
KARAR TARİHİ : 23.09.2014

MAHKEMESİ : Diyarbakır 1. İş Mahkemesi
TARİHİ : 03/04/2013
NUMARASI : 2009/935-2013/257

Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılardan Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava, davacının 1990 ve Mart 2005 tarihleri arasındaki davalı İ.. Balıkçılık Turizm San. ve Tic. A.Ş. de geçen çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulü ile davacının 01/07/1990-17/02/2005 tarihleri arasında davalı İ.. Balıkçılık Turizm San. ve Tic. A.Ş. ünvanlı işverenlikte hizmet akdi ile 14 yıl 7 ay 17 gün çalıştığının davalı kuruma bildirilmesi gerektiğinin tespitine karar verilmiş ise de bu sonuca eksik araştırma ve inceleme ile gidilmiştir.
Uyuşmazlık,-somut olayda fiili çalışma olgusunun ispatı konusunda, mahkemece yapılan inceleme ve araştırmanın hükme yeterli bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa’nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa’nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay’ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Bu tür davalarda öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin işveren tarafından verilip verilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu koşul oluşmuşsa işyerinin gerçekten var olup olmadığı kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlenmeli daha sonra çalışma olgusunun varlığı özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır. Çalışma olgusu her türlü delille ispat edilebilirse de çalışmanın konusu niteliği başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli, dinlenen tanıkların davacı ile aynı dönemlerde işyerinde çalışmış ve işverenin resmi kayıtlara geçmiş bordro tanıkları yada komşu işverenlerin aynı nitelikte işi yapan ve bordrolarına resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlardan seçilmesine özen gösterilmelidir. Bu tanıkların ifadeleri ile çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmelidir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün 1999/21-549-555- 3.11.2004 gün 2004/21- 480-579 sayılı kararları da bu doğrultudadır.
Somut olayda; davacının talebinin 1990 ve Mart 2005 tarihleri arasındaki davalı İ.. Balıkçılık Turizm San. ve Tic. A.Ş. de geçen çalışmalarının tespiti istemine ilişkin olduğu, ancak davacının dilekçesinde bu şirket ile aralarında organik bağ olan dava dışı İ.. İnşaat San. ve Tic. A.Ş.’ den ücretlerini aldığını belirttiği ve 2003-2004 ve 2005 yıllarına ait toplam 34 adet ” İ.. İnşaat san. ve Tic. A.Ş.” üst başlıklı bir kısmında R.. K.. bir kısmında ise bekçi Recep yazılı ve imzalı para makbuzlarını ibraz ettiği, buna rağmen mahkemece davacının çalışmalarının bu şirketlerden hangisinde geçtiğinin araştırılmadığı ve gerekiyorsa dava dışı İ.. İnşaat San. ve Tic. A.Ş.’ nin taraf haline getirtilmediği, davalı İ.. Balıkçılık Turizm San. ve Tic. A.Ş. nin 23.02.2000 tarihinde 506 sayılı kanun kapsamına girip 02.04.2001 tarihinde kanun kapsamından çıktığı, dava dışı İ.. İnşaat San. Ve Tic. A.Ş. nin ise 23.02.2000 tarihinde 506 sayılı kanun kapsamına girip 05.03.2001 tarihinde kanun kapsamından çıktığınin bildirildiği, davalı İ.. Balıkçılık Turizm San. ve Tic. A.Ş. nin 2000 yılı 1-2-3. dönem bordroları ile 2001 yılı 1. dönem bordrolarının gönderildiği, dava dışı İleri İnşaat San. Ve Tic. A.Ş. isimli işyerinin dönem bordrolarının celbedilmediği, sadece davacı tanıklarının beyanları ile hüküm kurulduğu, resen tanık araştırılmadığı, böylece eksik inceleme ve araştırma ile karar verildiği görülmüştür.
Yapılacak iş; davacıya çalışmalarının davalı İ..Balıkçılık Turizm San. ve Tic. A.Ş. ve dava dışı İ..İnşaat San. ve Tic. A.Ş. ünvanlı işyerlerinden hangisinde geçtiğini açıklattırmak, çalışmaların dava dışı İ.. İnşaat San. ve Tic. A.Ş. de geçtiğinin iddia olunması halinde dava dışı İ..İnşaat San. ve Tic. A.Ş.’ nin taraf haline getirilmesi için davacıya süre vermek, sonrasında bu tarafın gösterdiği delilleri toplamak, davalı İ.. Balıkçılık Turizm San. ve Tic. A.Ş. ve dava dışı İ.. İnşaat San. ve Tic. A.Ş. arasında organik bağ bulunup bulunmadığını araştırmak, işveren(ler)in Kurum nezdindeki ihtilaf konusu döneme ait dönem bordroları celp edilerek, tespiti istenen dönemde çalışması bulunan bordro tanıklarının adresini Sosyal Güvenlik Kurumu ve zabıta marifetiyle araştırıp, tespit ederek bu tanıkları dinlemek, davalı işyeri ile dava dışı işyerlerinin 2001 yılında kanun kapsamından çıkması nazara alınarak SGK ilgili il müdürlüğünden, gerekirse zabıta, vergi dairesi ve meslek odası aracılığı ve muhtarlık marifetiyle işyerine o tarihte komşu olan diğer işyerlerinde uyuşmazlık konusu dönemde çalıştığı tespit edilen kayıtlı komşu iş yeri çalışanlarının; yoksa işyeri sahipleri araştırılıp tespit edilerek çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarını almak, davacının işe giriş ve çıkış sürelerini net belirlemek ve gerçek çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde 506 sayılı Yasanın 2, 6, 9 ve 79/10 maddeleri gereğince ortaya koyduktan sonra davalı İ.. Balıkçılık Turizm A.Ş. ile dava dışı İ.. İnşaat San. Ve Tic. A.Ş. arasında organik bağ olup olmadığını tespit edip sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 23.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.