Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/12542 E. 2014/21591 K. 28.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/12542
KARAR NO : 2014/21591
KARAR TARİHİ : 28.10.2014

MAHKEMESİ : Antalya 2. İş Mahkemesi
TARİHİ : 28/05/2013
NUMARASI : 2012/92-2013/253

Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

K A R A R

1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere, temyizin kapsamına ve temyiz nedenlerine göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2- Dava 11.12.2009 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu önce %13,10 oranındaki 10.07.2012 tarihinden itibaren de azalma kaydıyla % 9,00 oranındaki sürekli iş göremezlik nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, davalılardan D. Elektrik Üretim AŞ’ne yönelik davanın reddine, sürekli iş göremezlik oranının % 10’un altında bulunduğundan bahisle maddi tazminat isteminin reddine, manevi tazminat isteminin ise kısman kabulü ile D..AŞ dışındaki davalılardan tahsiline karar verilmiş ve bu karar süresinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yerel mahkemenin manevi tazminatların takdirine ilişkin kararı isabetlidir. Maddi tazminat isteminin reddi ise hatalı olmuştur.
Dava nitelikçe iş kazası sonucu sürekli iş göremezlik nedeniyle tazminat istemine ilişkindir. Davacının Sürekli iş göremezlik oranının önce 13,10 olarak 10.07.2012 tarihinden itibaren de azalma kaydıyla % 9,00 olarak tespit edildiği ve manevi zararının varlığı uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık; sürekli iş göremezlik oranının %10 altında bulunduğu durumlarda maddi zararının bulunup bulunmadığına ilişkindir. Mahkemece % 10 altında sürekli iş göremezlik bulunması nedeniyle maddi zararın bulunmadığı kabul edilmiş ise de varılan bu sonuç hatalıdır. Gerçekten davanın niteliği gereği Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından gelir bağlanması durumunda, mükerrer ödemeye ve sebepsiz zenginleşmeye yol açılmaması bakımından Kurumca bağlanan gelirin ilk peşin sermaye değerinin rücu edilebilir bölümünün tazminattan indirilmesi gerektiği Dairemizin yerleşmiş uygulamalarındandır. Öte yandan iş kazası sonucu Kurumun sürekli iş göremezlik geliri bağlaması için 5510 sayılı
yasanın 19/1 maddesi gereğince sürekli iş göremezlik oranının en az % 10 olarak tespiti gerekir. İş göremezlik oranının % 10 altında olması maddi zararın bulunmadığının değil, kazalıya Sosyal Güvenlik kurum tarafından sürekli iş göremezlik geliri bağlanmadığını, giderek indirimi gerekli bir peşin sermaye değerinin bulunmadığını gösterir. Öte yandan gerek Borçlar Kanunun 46. Ve gerekse Türk Borçlar Kanunun 54. Maddelerinde açıklandığı üzere “Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar” bedensel zarar içerisinde sayılmıştır. Hal böyle olunca ve özellikle davacının iş kazası sonucu bedensel zarar uğradığının açık bulunması karşısında ve özellikle % 10 sürekli iş göremezlik oranının Sosyal Güvenlik Kurumu’nun gelir bağlamasında bir ölçü olduğu göz ardı edilerek davacının maddi tazminat isteminin reddine karar verilmesi hatalı olmuştur.
Mahkemece yukarıda açıklanan maddi ve hukuksal olgular dikkate alınmadan yazılı şekilde hüküm kurması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul olunmalı ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 28/10/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.