Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/12048 E. 2014/25263 K. 25.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/12048
KARAR NO : 2014/25263
KARAR TARİHİ : 25.11.2014

MAHKEMESİ : Samsun 3. İş Mahkemesi
TARİHİ : 08/04/2014
NUMARASI : 2013/771-2014/136

Davacı, Esnaf ve Tarım Bağ-Kur’ları arasındaki 03/05/1990 tarihinde başlayan çakışmanın kaldırılarak bu tarihten başlayan ve 1 yıl 9 ay 25 gün süren Esnaf Bağ-Kur’unun geçerli sayılmasına, Esnaf Bağ-Kur’unun bittiği tarihten itibaren başlayacak ve tahsis dilekçesi verilene kadar devam eden Tarım Bağ-Kur’unun da geçerli sayılmasına, yaşlılık aylığı almaya hak kazandığına karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

K A R A R

1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2- Dava, davacının Esnaf Bağ-Kur sigortalılığının sona erdiği tarihten itibaren Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespiti ile tahsis talep tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlanması istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının 01/11/1989 tarihinde 2926 sayılı Yasa kapsamında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olarak kayıt ve tescilinin yapıldığı,16/03/2006 tarihinde terk dilkeçesi verdiği, 03/05/1990 tarihinde başlayan 1479 sayılı Yasa kapsamındaki çalışması nedeniyle 02/05/1990 tarihinde Tarım Bağ-Kur sigortalılığının sonlandırıldığı, 03/05/1990-28/02/1992 tarihleri arasında 1479 sayılı Yasa kapsamında sigortalılığının bulunduğu, 09/09/1994-16/03/2006 tarihleri arasında ziraat odası kaydı bulunduğu, 1479 sayılı Yasa uyarınca Esnaf Bağ-Kur sigortalılığı bittikten sonra Tarım Bağ-Kur’a 20/12/2004 tarihinde prim ödemesi yaptığı, 2006/6. ay ila 2008/7. ay arasında düzenli prim ödemesi bulunduğu, zabıta araştırmasında davacının 20 yıl önce köydeki ev ve arazilerini satarak Bursa’ya göçtüğünün bildirildiği, dinlenen tanıkların ise davacının Bursa’da 1.5 yıl kaldıktan sonra köye döndüğünü beyan ettikleri anlaşılmıştır.
Gerçekten Tarım Bağ-Kur sigortası kapsamında kesintisiz tarımsal faaliyetin bulunduğunun anlaşıldığı hallerde, gerek 506 ve gerekse 1479 sayılı Yasa’lar kapsamındaki kısa süreli çalışmaların 2926 sayılı Yasa kapsamındaki sigortalılığı tümden sona erdirmeyeceği, 2926 sayılı Yasa’nın 36 ve 10.maddesindeki şartların da gerçekleşmesi halinde 506 ve 1479 sayılı Yasa’lar kapsamındaki kısa süreli çalışmalar dışında kalan süreler bakımından Tarım Bağ-Kur sigortalısı olunduğunun kabulünün gerekeceği, 506 ve 1479 sayılı Yasa’lar kapsamındaki çalışmaların uzun süreli olduğu hallerde ise, tarımsal faaliyetin kesintiye uğradığının ve anılan çalışmaların sona ermesinden sonra, 2926 sayılı Yasa kapsamında sigortalılığın yeniden başlatılabilmesi için, doğrudan prim yatırılması veya aynı yasanın 36.maddesine göre ürün bedelinden prim kesintisi yapılması yoluyla yeniden kayıt ve tescil yolundaki iradenin ortaya konulması gerektiği Dairemizin giderek Yargıtay’ın yerleşmiş görüşlerindendir.
Somut olayda, davacı 03/05/1990-28/02/1992 tarihleri arasında uzun süreli 1479 sayılı Yasa kapsamındaki sigortalılığı bittikten sonra 20/12/2004 tarihinde prim ödemesi yaparak kayıt ve tescil yolundaki iradesini ortaya koymuş olup, tüm dosya kapsamında da 16/03/2006 tarihine kadar tarımsal faaliyetine devam ettiği anlaşıldığından, prim ödemesini takip eden aybaşı olan 01/01/2005 tarihinden 16/03/2006 tarihine kadar davacının Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine karar vermek gerekmektedir. Öte yandan tüm dosya kapsamından davacının 16/03/2006 tarihinden sonra tarımsal faaliyetle uğraşmadığı anlaşılmakta olup, bu durumda 2006/6. ay ila 2008/7. ay arasında prim ödemesi bulunduğundan ödeme tarihinden itibaren karşıladığı süre kadar ileriye yönelik olarak 1479 sayılı Yasa’nın 79. maddesi gereğince isteğe bağlı sigortalı olarak kabul edilip, yaşlılık aylığı şartlarının oluşup oluşmadığı değerlendirilmelidir.
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 25/11/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.