Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/11968 E. 2014/23561 K. 11.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/11968
KARAR NO : 2014/23561
KARAR TARİHİ : 11.11.2014

MAHKEMESİ : Ankara 10. İş Mahkemesi
TARİHİ : 01/04/2014
NUMARASI : 2008/364-2014/382

Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

K A R A R

1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillere, kanuni gerektirici nedenlere göre, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, sigortalının iş kazası sonucu sürekli iş göremezliği nedeniyle maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, 293.985,84 TL maddi ve 30.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 28.01.2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerin incelenmesinden; SGK Teftiş Kurulu Başkanlığı tarafından olayın iş kazası olduğunun tespit edildiği, davacı sigortalının sürekli iş göremezlik derecesinin % 43.2 olduğu, hükme esas bilirkişi kusur raporunda olayın meydana gelmesinde davalı asıl işverenin % 35, davalı alt işverenin % 45, davacı işçinin % 20 oranında kusurlu bulunduklarının belirtildiği, hükme esas bilirkişi hesap raporunda davacının ücreti Kurum kayıtlarına göre asgari ücretin 1.23 katı ile İnş. İşçileri Derneği tarafından bildirilen emsal ücrete göre asgari ücretin 5.29 katı esas alınarak iki seçenekli hesaplama yapıldığı, Mahkemece asgari ücretin 5.29 katı üzerinden yapılan hesaplamaya itibar edilerek sonuca gidildiği anlaşılmaktadır.
Kusurun aidiyet ve oranı uyuşmazlık konusu değildir.
Uyuşmazlık maddi zararın belirlenmesi noktasında toplanmaktadır. Zararlandırıcı sigorta olayına maruz kalan sigortalının veya hak sahiplerinin maddi zararının hesabında, gerçek ücretin esas alınması koşuldur. Gerçek ücretin ise işçinin imzasının bulunduğu ücret tediye bordrolarından saptanacağı, işçinin imzasının bulunmadığı işyeri ve sigorta kayıtlarının nazara alınamayacağı, işçinin imzasının bulunduğu ücret tediye bordrolarının bulunmaması durumunda işçinin yaşı, kıdemi, mesleki durumu dikkate alınarak, emsal işi yapan işçilerin aldığı ücret gözönünde tutularak belirlenmesi gerektiği, Dairemizin giderek Yargıtay’ın yerleşmiş görüşlerindendir.
Somut olayda, imzalı ücret bordrolarının bulunmadığı, hükme esas alınan ücretin hayatın olağan akışına aykırı olduğu, davacı işçinin SGK kayıtlarında belirtilen ücretinin yaşı, kıdemi ve yaptığı işin niteliği ile uyumlu olduğu anlaşıldığından, maddi tazminat istemi yönünden Kurum kayıtlarına göre asgari ücretin 1.23 katı üzerinden yapılan hesaplamaya itibar edilerek bir karar karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmadan hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle, BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalılara iadesine, 11/11/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.