Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/119 E. 2014/21531 K. 27.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/119
KARAR NO : 2014/21531
KARAR TARİHİ : 27.10.2014

MAHKEMESİ : Balıkesir 1. İş Mahkemesi
TARİHİ : 18/11/2013
NUMARASI : 2012/381-2013/623

Davacı, Kurumca iptal edilen sürelerin tespiti ile 01/04/2011 tarihinden itibaren emekli aylığı bağlanmasına, ödenmeyen aylıkların faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

K A R A R

1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davacının, aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, davacının Kurum tarafından iptal edilen tarım Bağ-Kur sigortalılık süresinin tespiti ile 01/04/2011 tarihi itibariyle yaşlılık aylığı bağlanması istemine ilişkindir
Mahkemece, kesin hüküm bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Yargıtay’ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş kararları; Kurumun prim alacaklarını Bakanlar Kurulu kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi halinde, Bağ-Kur’un prim ödenmesine rağmen, sigortalıyı re’sen kayıt ve tescil etmemesi, yasanın kendisine yüklediği re’sen tescil yükümlülüğüne aykırılık teşkil ettiğinden, prim tevkifatının yapıldığı tarihi izleyen aybaşından itibaren sigortalı olarak kabulü gerektiği yönündedir.
Tarım Bağ-Kur sigortalılığının temel koşulu 2926 sayılı Yasanın 2/1 ve 3/b maddelerinde belirtildiği gibi, tarımsal faaliyette bulunmaktır. Prim tevkifatına dayalı tespit davalarında, salt ziraat odası ve kooperatif kaydı gibi belgelerin bulunması yada ürün tesliminin olması tek başına davanın kabulü için yeterli değildir. Tarım Bağ-Kur sigortalılığının tespiti için öncelikle bir prim kesintisinin (tevkifat) bulunması gerekir. Yine bu prim kesintisini (tevkifatı) takip eden yıllarda, tarımsal faaliyete ilişkin olarak, hangi tarımsal ürünlerin yetiştirildiği, nereye satıldığı veya teslim edildiği, bu ürünlerden prim kesintisinin yapılıp yapılmadığı gibi hususlar da somutlaştırılarak belirlenmelidir.
Öte yandan ilk prim kesintisini izleyen yıllarda, prim kesintisi (tevkifat) veya ürün tesliminin iki yıla kadar olan süre dışında süreklilik arzettiği hallerde tarımsal faaliyetin sürekli olduğu kabul edilip, bu yıllar için de tespit kararı verilmesi gerekmektedir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davacının Dairemizin incelemesinden geçerek kesinleşen kararda, 1994-15/12/2004 (dava tarihi) tarihleri arası dönemi talep ettiği, 01/06/1996-06/04/2002 tarihleri arası döneme hükmedildiği, teslim ettiği ürünlerden 1995-2008 yılları arası düzenli prim kesintisinin yapıldığı, Kurum tarafından davacının 01/06/1996-06/04/2002 tarihleri arası ve 01/04/2005- devam şeklinde tarım Bağ-Kur sigortalısı olarak kabul edildiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda, mahkemece kayıtlarına göre 01/06/1995-01/06/1996 tarihleri arası dönemin kesin hüküm nedeniyle reddine karar verilmesi yerindedir. Ancak verilen karar 15/12/2004 tarihinden sonraki dönem yönünden hatalı olmuştur. Çünkü kesin hüküm dönemi 15/12/2004 tarihine kadar olup, bu tarihten sonraki dönem yönünden işin esasına girilmesi gerekmektedir.
Yapılacak iş, uyuşmazlık konusu olan dönemde düzenli prim kesintisi bulunduğu dikkate alınarak 15/12/2004-01/04/2005 (yeniden tescil edildiği) tarihleri arası tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine ve yaşlılık aylığı talebinide oluşan bu yeni duruma göre değerlendirilip sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 27/10/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.