Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/10550 E. 2014/12564 K. 05.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/10550
KARAR NO : 2014/12564
KARAR TARİHİ : 05.06.2014

MAHKEMESİ : Ankara 8. İş Mahkemesi
TARİHİ : 14/04/2014
NUMARASI : 2014/233-2014/717

Davacı, yurtdışında çalışmaya başladığı tarihinin Türkiye içinde sigortalılık başlangıç tarihi olduğunun tespitine, borçlanma sürelerinin 5510 sayılı Yasanın 4/1-a kapsamında değerlendirilmesi gerektiğinin tespitine aksi yöndeki Kurum işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davacının tüm, davalı Kurumun ise aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, 01.04.1999 tarihinin sigortalılık başlangıç tarihi olarak tespiti ile davacının 4/1-(a) bendi kapsamında yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 01.04.1999 tarihinin sigortalılık başlangıç tarihi olarak tespitine, fazla istemin reddine karar verilmiştir.
Sözleşmeye göre belirlenen sigortalılık başlangıcı ile Kanun’un 5.maddesine göre belirlenen sigortalılık başlangıcından en eski tarihli olanı sigortalılık başlangıç tarihi kabul edilir.
Somut olayda davacının ülkemizde sigortalı çalışması bulunmamaktadır. Yurt dışında eylemli çalışması 01.04.1999 tarihi ise de 3201 sayılı Kanun’un 5.maddesine göre borçlanma bedelini ödediği 04.04.2013 tarihinden geriye doğru borçlanma süresi olan 5682 gün (15 yıl 9 ay 12 gün) gidilmesi halinde bulunan tarih 22.06.1997 tarihidir. Davacının sigortalılık başlangıç tarihi 22.06.1997 olup 01.04.1999 tarihinin sigortalılık başlangıç tarihi olarak tespiti isteminde hukuki yararı bulunmadığından bu istemin dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerektiği gibi aylığa hak kazanma koşullarına da sahip olmadığı anlaşılmakla davanın tümden reddine karar verilmesi gerekirken kısmen kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA,
05.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.