Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/10363 E. 2014/27031 K. 11.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/10363
KARAR NO : 2014/27031
KARAR TARİHİ : 11.12.2014

MAHKEMESİ : Ankara 2. İş Mahkemesi
TARİHİ : 20/06/2013
NUMARASI : 2011/866-2013/779

Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde davanın usulden reddine karar vermiştir.
Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

K A R A R

Dava, iş kazası iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın iş mahkemesinde görülebilmesi için kazanın iş kazası gerekli olup, bunun içinde kurum müfettiş raporu alması yahut bir tespit hükmü bulunması gerekli olup kazanın iş kazası olduğuna dair tespit davası açılması için süre verilmesine rağmen davacı vekilinin bu meselenin ön sorun olarak halli ile karar verilmesini talep ettiği belirtilerek, esas ve birleşen dosyalarda HMK 115/1-c maddesi gereğince mahkemenin görevli olmaması nedeniyle HMK’nın 115/2. maddesi gereğince davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Anayasa’nın 141/son ve HMK’nın 30.maddesine göre davaların en az giderle ve mümkün olan süratle sonuçlandırılması yargının görevidir. Medeni usul hukukunun amacı yargı önüne gelen dava ve taleplerin hukuka uygun bir biçimde karara bağlanmasını sağlamak olduğundan 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu ve 01.10.2011 tarihinde yürürlüğü giren 6100 sayılı HMK’da yargılamanın makul süre içinde ve düzenli bir biçimde yürütülmesini sağlamaya yönelik hükümler bulunmaktadır.
HMK’da yargılamanın makul süre içinde ve düzenli bir biçimde yürütülmesini sağlamaya yönelik hükümlerin medeni usul hukukunun sağlıklı ve adil bir yargılama yapılması ve hüküm kurulması amacına uygun olarak yorumlanması gerekir. Aksine düşünce, biçimin (şeklin) işin esasından (özünden) üstün tutulması sonucunu doğurur ki bu halde biçim, maddi hukukun tanıdığı hakkın elde edilmesinin önünde engel oluşturur. Biçim, maddi hakka uluşmaya yardımcı bir araç olmaktan çıkarılıp araç haline getirilmemelidir. 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu ve 01.10.2011 tarihinde yürürlüğü giren 6100 sayılı HMK’da yargılamanın makul süre içinde ve düzenli bir biçimde yürütülmesini sağlamaya yönelik hükümlerinin amaçlanın aksine yargılamanın uzun sürmesi ve gereksiz gider yapılmasına neden olacak biçimde uygulanmaması gerekir.
Somut olayda, öncelikle yapılması gereken davacıya iş kazası tahkikatı yapılmamış kazalar yönünden olayları Sosyal Güvenlik Kurumuna ihbarda bulunması, olayların Kurumca iş kazası olarak kabul edilmemesi halinde Sosyal Güvenlik Kurumuna ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine “iş kazasının tespiti” davası açması için önel verilmesi, tespit davası, bu dava için bekletici sorun yapılarak çıkacak sonuca göre; olayların Kurumca iş kazası olduğunun kabul edilmesi halinde ise iş kazası sonucu sayılması halinde, olaylar yönünden meslekte kazanma güç kayıp oranın saptanması ve buna bağlı olarak Kurumdan gelir bağlanması için Sosyal Güvenlik Kurumuna başvuruda bulunması giderek kurum aleyhine dava açması için önel verilmek ve verilen önelin sonucuna usulüne uygun verilen sürelere uyulmadığı takdirde bu usuli nedenle davanın reddine karar verilmesi gerekirken yasal prosedür uygulanmadan usulsüz verilen süreye dayanarak yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Öte yandan; birleştirilen Mahkemenin 2011/ 935 esas sayılı dosyasına konu 12.08.2008 tarihli kazanın ÇSGB İş Teftiş Kurulu Başkanlığı İnceleme Raporunda iş kazası sayılması hususunun göz önünde bulundurulmaması da hatalı olmuştur.
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli, hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 11/12/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.