Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/10129 E. 2014/14887 K. 24.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/10129
KARAR NO : 2014/14887
KARAR TARİHİ : 24.06.2014

MAHKEMESİ : Gebze 1. İş Mahkemesi
TARİHİ : 02/04/2013
NUMARASI : 2008/491-2013/217

Davacılar murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılardan S.. A.. ile G. Sigorta Türk A.Ş vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R

1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı S.. Yapı Gereçleri Üretim Paz. AŞ ile G.. A.. vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2- Dava 06.04.2008 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu ölen sigortalının hak sahiplerinin maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece maddi tazminat istemlerinin kabulüne, manevi tazminat isteminin ise kısmen kabulüne karar verilmiş ve bu karar süresinde davalılardan S.. Yapı Gereçleri Üretim Paz. AŞ ile G.. A.. vekillerince temyiz edilmiştir.
Davalılardan S.Yapı Gereçleri Üretim Paz. AŞ’ne ait fabrika inşaatının yapımının B.Yapı İnş Taah Müh Tic San Ltd Şti tarafından üstlenildiği, bu şirketin inşaatın çatı işlerinin yapımını davalı C.. Ç..’e verdiği, C.. Ç..’e ait işyerinde çatı ve cephe kaplama ustası olarak çalışan kazalının 06.04.2008 günü çatıda alt mahyaları takarken 8 m. yüksekten zemine düşerek öldüğü dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır.
Davalı S. Yapı Gereçleri Üretim Paz. AŞ’ni S. Yapı Gereçleri Üretim Paz. AŞ’nin zararlandırıcı olay nedeniyle kusurunun bulunmadığı uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık kusuru bulunmasa bile zarardan sorumlu olup olmayacağına ilişkindir. Mahkemece davalı S.Yapı Gereçleri Üretim Paz. AŞ’nin inşaat işini anahtar teslimi verdiğinden kusurunun bulunmadığına ilişkin kusur raporu hükme esas alınmasına rağmen gerekçesi açıklanmadan hüküm altına alınan tazminatlardan sorumlu tutulması isabetsiz olmuştur.
Gerçekten, bir iş kazası sonucu, zarara uğrayan işçi veya hak sahiplerinin maddi veya manevi tazminat talepleri, ancak işveren veya kusurlu üçüncü kişilere karşı yöneltilebilir. Bunun dışında, aracı olarak tabir edilen kişiler aracılığı ile işe alınan işçilerin uğrayacakları zararlardan dolayı, asıl işveren de aracılarla birlikte 4857 sayılı Yasanın 2/6. maddesi uyarınca sorumlu olur.
Gerek 4857 sayılı Yasanın 2/6 ve gerekse 5510 sayılı yasanın 12/son maddeleri ile yürürlükten kalkan Sosyal Sigortalar Kanununun 87/2. maddesinde; aracının hukuksal açıdan tarifi yapılmış kimlerin aracı veya halk arasındaki deyimi ile “Taşeron” sayılacağı belirlenmiştir. Buna göre; aracıdan bahsedilebilmek için; öncelikle üst işveren ve bunun tarafından ortaya konulan bir iş olmalı ve görülmekte olan bu işin bölüm ve eklentilerinden bir iş alt işverene devredilmelidir. Buna karşın bir işin bütünüyle bir işverene devri durumunda veya anahtar teslimi denilen biçimde işin verilmesi durumunda artık üst-alt işveren ilişkisi söz konusu olamaz. Asıl işveren-alt işveren ilişkisinin doğabilmesinin ilk koşulu; işyerinde işçi çalıştıran bir asıl işverenin, bulunması, diğer unsurda, işin asıl işverene ait işyerinde görülüyor olmasıdır. Çoğu kez bina inşaat işlerinde görüldüğü gibi, ana binayı veya asıl işi bitirmekle yükümlü bir işveren, bu işin doğrama, döşeme, su tesisatı gibi bölümlerini aracılara devretmektedir. Bu gibi durumlarda üst-alt işveren ilişkisinden söz edilebilir. Buna karşı, bir işin bütünüyle bir işverene devri durumunda veya anahtar teslimi denilen biçimde işin verilmesi durumunda, artık üst-alt işveren ilişkisi ortada bulunmamaktadır. Arsanın veya binanın salt maliki olmak ve ihale makamı olarak işi bütünüyle devretme durumlarında, ortada aracı denilen kurumdan söz edilemez. Çünkü burada iş tamamıyla ve bütün olarak bağımsız bir işverene devredilmektedir.
Dava konusu olayda, gerek hazırlık ve gerekse yargılama sırasında düzenlenen kusur bilirkişi raporlarında, 27.11.2007 tarihli sözleşme ile fabrika inşaatının anahtar teslimi suretiyle verildiği kabul edilerek, davalı S. Yapı Gereçleri Üretim Paz. AŞ’ne kusur verilmediği görülmektedir. Hukuki değerlendirme hakime ait olup bu değerlendirmenin yapılabilmesi için söz konusu sözleşmenin dosya içerisinde bulunması gerektiği açıktır. Hal böyle olunca fabrika inşaatının yapımına ilişkin 27.11.2007 tarihli sözleşme dosya içerisine getirtilerek değerlendirilmeden ve davalı S.Yapı Gereçleri Üretim Paz. AŞ’nin inşaat işini anahtar teslimi verdiğinden kusurunun bulunmadığına ilişkin kusur raporu hükme esas alındığı halde, nedenleri açıklanmadan tazminattan sorumlu tutulması da isabetsiz olmuştur.
Davalı sigorta şirketinin temyizine gelince: Davalı G.. A..’nin lehtarı davalı C.. Ç.. olan işveren sorumluluk sigorta poliçesini düzenlediği ve dava konusu kazanın bu poliçe ile teminat altına alınan zararları kapsadığı dosya içerisindeki poliçe kapsamından anlaşılmaktadır.
Öte yandan davalı sigorta şirketince düzenlenen poliçede, sorumluluk koşullarını düzenleyen 1. Maddede poliçede yazalı meblağlara kadar zararın karşılanacağı açıklandığı gibi 6. Maddede de manevi tazminatın teminata dahil olmadığı açıkça belirtilmiştir. Bu duruma göre 30.000,00-TL olan poliçe limitini aşar biçimde maddi tazminat ile poliçe kapsamında bulunmayan manevi tazminattan sigorta şirketinin sorumlu tutulmasının hatalı olduğu ortadadır.
Mahkemece, yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgulara aykırı biçimde yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalılar S.. Yapı Gereçleri Üretim Paz. AŞ ile G.. A.. vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalılara iadesine
24.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.