Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2013/9828 E. 2014/10690 K. 13.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/9828
KARAR NO : 2014/10690
KARAR TARİHİ : 13.05.2014

MAHKEMESİ : Bakırköy 14. İş Mahkemesi
TARİHİ : 26/03/2013
NUMARASI : 2011/526-2013/379

Davacı, Bağ-Kur başlangıç tarihinin vergi dairesi kaydı olan 30/10/1986 tarihinden itibaren yapılmasına ve hizmet borçlanmasının da bu tarihten itibaren hesaplanmasına karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava, davacının Bağ-Kur başlangıç tarihinin, vergi dairesi kaydı olan 30.10.1986 tarihinden itibaren yapılması ve hizmet borçlarının da bu tarihten itibaren hesaplanması istemine ilişkindir.
Mahkemece davacının 1136828156 Bağ-Kur nolu giriş bildirgesinde 1479 sayılı kanunun geçici 18. Maddesinde belirtilen 6 ay içinde (02/08/2003-02/04/2004 tarihleri arasında) davalı kurum kayıtlarına 22/08/2003 tarihinde intikal ettiğinden davacının 30/10/1986 – 04/10/2000 döneminde 4/b (Bağkur) sigortalısı olarak tescil edilmesi gerektiği anlaşıldığından, taraflar arasındaki muazaranın giderilerek davanın bu şekilde kabulüne karar verilmiştir.
1.4.1972 tarihinde yürürlüğe giren 1479 sayılı Yasa’nın 24. maddesinde zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için esnaf sicili veya kanunla kurulu meslek kuruluşu kaydı aranırken 20.4.1982 tarihinde yürürlüğe giren 2654 sayılı Yasa ile 1479 sayılı Yasa’nın 24. maddesi değiştirilerek zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için gelir vergisi mükellefi olması şartı getirilmiş ancak gelir vergisinden muaf olanlar için meslek kuruluşuna kayıtlı olma yeterli görülmüş, 22.3.1985 tarihinde yürürlüğe giren 3165 sayılı Yasa ile 24. madde değiştirilerek zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için vergi kaydı veya esnaf sicil kaydı veya oda kaydının bulunması yeterli görülmüş, 2.8.2003 tarihinde yürürlüğe giren 4956 sayılı Yasa ile 24. madde değiştirilerek zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için gelir vergisi mükellefi olma şartı getirilmiş ancak gelir vergisinden muaf olanlar için esnaf sicil kaydı ve oda kaydının bir arada bulunması yeterli görülmüştür.
4956 sayılı Kanunun 47. maddesiyle, Bağ-Kur Kanununa eklenen Geçici 18. maddesinde; “Bu Kanuna göre sigortalılık niteliği taşıdıkları halde 4.10.2000 tarihine kadar kayıt ve tescilini yaptırmamış olan sigortalıların sigortalılık hak ve mükellefiyetleri 4.10.2000 tarihinden itibaren başlayacağı, ancak, bu Kanuna göre zorunlu sigortalı olarak tescil edilmiş olanların sigortalılıkları, bu Kanunun yürürlük tarihinden itibaren altı ay içinde Kuruma yazılı olarak başvurmaları ve 20.4.1982-4.10.2000 tarihleri arasındaki vergi kayıtlarını belgelemek ve belgelenen bu sürelere ilişkin olarak 49 uncu ve ek 15 inci maddelere göre hesaplanacak prim borçlarının tamamını, tebliğ tarihinden itibaren bir yıl içinde, ödeme tarihinde bulundukları gelir basamağının yürürlükte olan prim tutarı üzerinden ödemek kaydıyla bu süreler sigortalılık süresi olarak değerlendirileceği bildirilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden davacının 22.08.2003 tarihinde kayda alınan giriş bildirgesi ile 04.10.2000 tarihi itibarı ile 1479 sayılı Yasa’ya tabi zorunlu sigortalı olarak kayıt ve tescilinin yapıldığı, 30.10.1986-15.09.1987, 09.05.1989-19.09.1989, 10.01.1990-15.08.1995, 29.04.1999-31.05.2000, 01.05.2005- devam eder şekilde vergi kaydının bulunduğu anlaşılmakta ise de davacının 24.07.2003 tarihli 4956 sayılı Yasa’nın 47.maddesi ile 1479 sayılı Yasa’ya eklenen Geçici 18.maddesinde belirtilen sürelerde vergi kaydının bulunduğu süreleri borçlanma talebinde bulunup bulunmadığı ve bulunmuş ise bu sürelere ilişkin bedeli süresi içinde ödeyip ödemediği anlaşılamamaktadır.
Davacının dosya içinde Bağ-Kur şahsi sicil dosyasının bulunmaması nedeniyle 1479 sayılı Yasa’nın geçici 18. maddesindeki koşulların gerçekleşip gerçekleşmediği anlaşılamamaktadır. Yani davacının 22.08.2003 tarihinde kayda alınan giriş bildirgesi ile 04.10.2000 tarihinde 1479 sayılı yasa kapsamında sigortalılığı tescil edildiği görülmüş fakat davacının vergi mükellefiyet sürelerine ilişkin borçlanma talebinde bulunup bulunmadığı anlaşılamamıştır.
Yapılacak iş; davacının Bağ-Kur şahsi sicil dosyası davalı Kurum’dan getirtilerek gerektiğinde Kurum’dan ayrıca davacının vergi mükellefiyet sürelerine ilişkin borçlanma talebinde bulunup bulunmadığı sorularak, sonuçta davacının yalnızca Bağ-Kur sigortalılık tescil talebinin olup da vergi borçlanmasına ilişkin talebinin olmadığının anlaşılması halinde davanın reddine karar vermek; aksi halde ise yani vergi borçlanma talebinin olması halinde bu durumun değerlendirilerek sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 13.05.2014 gününde oybirliği ile karar verildi