YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/9799
KARAR NO : 2014/9664
KARAR TARİHİ : 30.04.2014
MAHKEMESİ : Bodrum 1. Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
TARİHİ : 24/01/2013
NUMARASI : 2007/412-2013/72
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde 01/06/2006-01/07/2007 tarihleri arasında geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurum vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
Dava, davacının davalıya ait S. C. mağazasında 1.6.2006-1.7.2007 tarihleri arasında satış elemanı olarak geçen çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile ilamda yazılı şekilde karar verilmişse de, eksik inceleme ve araştırma ile sonuca gidilmesi hatalı olmuştur.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa’nın 79/10. maddesinde bu tür hizmet tespiti davalarının kanıtlanması yönünden özel bir yöntem öngörülmemiştir. Kimi ayrık durumlar dışında resmi belge ve yazılı delillerin bulunması sigortalı sayılması gereken sürelerin saptanmasında güçlü delil olmaları itibariyle sonuca etkili olurlar. Ne var ki bu tür kanıtların bulunmaması halinde somut bilgilere dayanması inandırıcı olmaları koşuluyla bordro tanıkları veya iş ilişkisini bilen komşu işyeri çalışanları gibi kişilerin bilgileri ve bunları destekleyen diğer tanıklarla dahi sonuca gitmek mümkündür.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının davalıya ait işyerinde çalışmaya başladığına dair sigortalı işe giriş bildirgesinin düzenlenmediği, davalı işyerinden Kuruma bildirim yapılmadığı, davalı adına işyeri kaydının bulunmadığı, dinlenen tanıklarının beyanından davacının çalıştığı süreleri ve çalışmanın niteliğini belirlemeye yeterli olmadığı gibi dinlenen diğer tanıkların ise yerleşik Yargıtay içtihatlarında belirtilen tanık niteliğinde olmadığı, buna göre mahkemece karar altına alınan şekilde çalışmanın ispat edilemediği anlaşılmaktadır.
Yapılacak iş; davacının çalıştığını iddia ettiği işyerinin kime ait olduğu ortaya konularak husumetin doğru kişiye yöneltilip yöneltilmediği hususları açıklığa kavuşturulduktan sonra, davacının tespitini istediği sürelerle ilgili işverence SGK’na verilen dönem bordrolarında dava konusu dönemde kesintisiz çalışması bulunan bir diğer deyişle çalışmanın kesintisiz olduğunun bilmesi mümkün olan kayıtlı tanıklar saptanarak, bu tanıkların bilgilerine başvurmak, dönem bordroları yok ise işyerine komşu işyerlerinin kayıtlara geçmiş kişileri veya benzer işi yapanların kayıtlara geçmiş yukarıda açıklanan niteliklerdeki kimseleri tespit edilip dinlenmek ve tanık beyanları arasındaki çelişki giderilerek, tüm deliller toplandıktan sonra delilleri takdir edip ve sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA,30.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.