Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2013/9785 E. 2014/9660 K. 30.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/9785
KARAR NO : 2014/9660
KARAR TARİHİ : 30.04.2014

MAHKEMESİ : Uşak 1. İş Mahkemesi
TARİHİ : 28/03/2013
NUMARASI : 2012/179-2013/394

Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

K A R A R

Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
Dava, davacının 2007/5-9.2.2012 tarihleri arasında (askerlikte geçen süre hariç) davalı yanında geçen çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, davacının 7.6.2007-22.1.2010 tarihleri arasında (askerlikte geçen süre hariç) davalı işyerinde çalıştığının tespitine karar verilmişse de, eksik inceleme ve araştırma ile sonuca gidilmesi hatalı olmuştur.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa’nın 79/10. maddesinde bu tür hizmet tespiti davalarının kanıtlanması yönünden özel bir yöntem öngörülmemiştir. Kimi ayrık durumlar dışında resmi belge ve yazılı delillerin bulunması sigortalı sayılması gereken sürelerin saptanmasında güçlü delil olmaları itibariyle sonuca etkili olurlar. Ne var ki bu tür kanıtların bulunmaması halinde somut bilgilere dayanması inandırıcı olmaları koşuluyla bordro tanıkları veya iş ilişkisini bilen komşu işyeri çalışanları gibi kişilerin bilgileri ve bunları destekleyen diğer tanıklarla dahi sonuca gitmek mümkündür.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının davalıya ait işyerinde çalışmaya başladığına dair sigortalı işe giriş bildirgesinin düzenlenmediği, davalı işyerinden Kuruma 23.1.2010-9.2.2012 tarihleri arasında bildirim yapıldığı, dönem bordrolarının alındığı ancak 23.1.2010 tarihinde davalı işyerinin 506 sayılı Yasa kapsamına alınması nedeni ile nizalı dönemin tamamına ilişkin bordro bulunmadığı , 2010/1. ayından itibaren ise bordrolarda sadece davacının isminin geçtiği, kayıtlara geçen işyeri tanığı bulunmadığından komşu işyeri tanıklarının tespiti hususunda zabıta araştırması yapılmadığı, dinlenen tanıkların beyanlarından komşu işyeri tanığı olduğunun anlaşıldığı ancak bu hususta yapılan bir araştırma olmadığı, dinlenen davacı tanıklarının da davacının çalıştığı süreleri ve çalışmanın niteliğini belirlemeye yeterli olmadığı anlaşılmaktadır.
Yapılacak iş; nizalı döneme ilişkin bordrolar bulunmadığından SGK ilgili il müdürlüğünden, gerekirse zabıta, vergi dairesi ve meslek odası aracılığı ve muhtarlık marifetiyle işyerine o tarihte komşu olan diğer işyerlerinde uyuşmazlık konusu dönemde çalıştığı tespit edilen kayıtlı komşu iş yeri çalışanlarının; yoksa işyeri sahipleri araştırılıp tespit edilerek, gerekirse dinlenen tanıkların hizmet cetvelleri alınarak nizalı dönemde komşu işyerlerinde çalışmalarının olup olmadığı tespit edilip, tanık beyanları arasındaki çelişkiyi gidermek ve davacının işe giriş ve çıkış sürelerini net belirlemek ve gerçek çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde 506 sayılı Yasanın 2,6,9 ve 79/10 maddeleri gereğince kanıtladıktan sonra sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan T.. S..’ne iadesine, 30.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.