YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/9572
KARAR NO : 2014/9840
KARAR TARİHİ : 06.05.2014
MAHKEMESİ : Niğde İş Mahkemesi
TARİHİ : 10/04/2013
NUMARASI : 2011/155-2013/106
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde 20/12/2010-20/03/2011 tarihleri arasında geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi . tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava, davacının 28.01.2008 – 15.06.2010 ve 20.12.2010 – 20.03.2011 tarihleri arasında davalı işverene ait iş yerinde geçen ve Kuruma bildirilmeyen sigortalı çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Ancak, davacı vekili hükümden sonra 16.04.2013 tarihli dilekçe ile davadan feragat ettiğine dair dilekçe vermiştir.
Yerel Mahkemece; dava, hizmet tespiti davası olduğundan, sosyal güvenlik hakkının anayasal bir hak olması, davanın kamu düzenini ilgilendirmesi ve bu davalardan feragatin mümkün olmaması gerekçesiyle davacı vekilinin feragat talebinin reddine karar vermiştir.
Davalı Kurum vekili, 19.04.2013 tarihinde tebliğ edilen feragat talebinin reddine dair ek kararı, 25.04.2013 tarihinde süresinde temyiz etmiştir.
Hükmün kesinleşmesinden önceki herhangi bir aşamada davadan feragat edilebilir. Temyiz edilen karar, usul hukuku çerçevesinde kesinleşmiş olmadığından, bu aşamada davadan feragat mümkündür.
Yargıtay İçtihatların Birleştirilmesi Büyük Genel Kurulunun 11.04.1940 tarihli ve 1939/15 E., 1940/70 K. sayılı kararı ile Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 05/10/2012 tarihli, 2012/17-429 E., 2012/679 K. sayılı kararı uyarınca, hükümden sonra ortaya çıkan ve temyiz incelenmesine usulen engel oluşturan bu durumun mahkemece değerlendirilip karara bağlanması için hükmün bozulması gerekir.
Bu nedenle, Kurum vekilinin temyizi yerinde olduğu anlaşılmakla, Yerel Mahkemenin davalı Kurum vekilinin temyiz isteminin reddine ilişkin 17.04.2013 tarihli ek kararının bozularak kaldırılmasına karar verilmesi gerekir.
Davalıların esas karar temyiz itirazlarının incelenmesinde;
HMK’nın 307 ve devamı maddelerine göre feragat; davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olup hizmet tespiti davasından feragat mümkün ise de “sosyal güvenlik hakkından” feragat mümkün değildir.
Hizmet tespiti istemiyle açılan dava sonucunda feragate dayalı olarak verilen red kararı kesin hüküm teşkil etmez. Bu nedenle sosyal güvenlik hakkı, hakdüşürücü süre geçmediği takdirde her zaman dava konusu edilebilir.
Yapılacak iş; hizmet tespiti istemiyle açılan dava sonucunda feragate dayalı olarak verilen red kararının kesin hüküm teşkil etmeyeceği, bu nedenle hakdüşürücü süre geçmediği takdirde her zaman dava konusu edilebileceği belirtilerek “davanın feragat nedeniyle reddine” karar vermekten ibarettir.
O halde davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edenlerden E.. B..’a iadesine, 06.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.