Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2013/9310 E. 2014/10829 K. 15.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/9310
KARAR NO : 2014/10829
KARAR TARİHİ : 15.05.2014

MAHKEMESİ : Amasra Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
TARİHİ : 19/10/2012
NUMARASI : 2010/41-2012/184

Davacı, şirket davalının neden olduğu kazadan dolayı uğramış olduğu 32.869.31. TL.’nin yasal faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava, davacının uğramış olduğu 32.869,31 TL zararın 09/03/2005 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, dava dışı sigortalı H.Ö.in davacıya ait işyerinde çalışmakta iken 09/03/2005 tarihinde geçirdiği iş kazası sonucunda yaralandığı ve malul kaldığı, H. Ö. tarafından Zonguldak 2. İş Mahkemesinin 2008/436 Esas sayılı dosyası ile işverene karşı maddi ve manevi tazminat istemi ile dava açıldığı, mahkemenin 30/12/2008 tarihli kararı ile kısmen kabul kararı verildiği ve verilen kararın Dairemizin 06/04/2009 tarih 2009/1366 Esas ve 2009/5031 Karar sayılı kararı ile onandığı, bu dosyada alınan kusur raporunda kazanın % 50 kaçınılmaz bir iş kzası olduğunun, ekip başı olan usta E.. S..’nın gerekli ve yeterli önlemleri almadığından dolayı % 25 ve kazalı usta H. Ö.in aynı nedenle % 25 oranında kusurlu olduklarının, işletmeye atfedilecek bir kasıt veya kusur bulunmadığının belirtildiği, işveren tarafından davanın E.. S..’ya ihbar edildiği, ihbar olunan E.. S..’nın beyanında, kusur raporundaki aleyhe hususları kabul etmediğini, olayda kusurunun bulunmadığını, gerekli tedbir ve denetimleri yaptıklarını, kazanın tamamen kaçınılmaz olduğunu, tarafına izafe edilen kusuru kabul etmediğini bildirdiği, eldeki davada tarafların kusur durumlarının tespiti bakımından yeniden bilirkişi incelemesi yaptırıldığı ve alının raporda kazanın oluşmasında taraflara atfı kabil kusur durumunun mevcut olmadığı, yer altı çalışmaların güçlüğü ve kötü tesadüflerin bileşkesi olarak meydana gelen kazanın %100 oranında kaçınılmazlık içermekte olduğundan taraflara veya üçüncü şahıslara atfedilebilecek kusur durumunun bulunmadığının bildirildiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda; Zonguldak 2. İş Mahkemesinin 2008/436 Esas ve 2008/861 Karar sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunda kazanın % 50 kaçınılmaz bir iş kzası olduğunun, ekip başı olan usta E.. S..’nın gerekli ve yeterli önlemleri almadığından dolayı % 25 ve kazalı usta H. Ö.n aynı nedenle % 25 oranında kusurlu olduklarının, işletmeye atfedilecek bir kasıt veya kusur bulunmadığının belirtildiği ve eldeki davada alınan kusur raporunda ise kazanın oluşmasında taraflara atfı kabil kusur durumunun mevcut olmadığının, yer altı çalışmaların güçlüğü ve kötü tesadüflerin bileşkesi olarak meydana gelen kazanın %100 oranında kaçınılmazlık içermekte olduğundan taraflara veya üçüncü şahıslara atfedilebilecek kusur durumunun bulunmadığının bildirildiği, iki rapor arasında çelişki bulunduğu anlaşıldığından bu çelişki giderilmeden sonuca gidilmiş olması doğru olmamıştır.
Yapılacak iş, söz konusu iki rapor arasındaki çelişkiyi gidermek üzere üçüncü bir bilirkişi raporu almak ve sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 15/05/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.