Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2013/9173 E. 2014/8793 K. 24.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/9173
KARAR NO : 2014/8793
KARAR TARİHİ : 24.04.2014

MAHKEMESİ : Sinop 1. Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
TARİHİ : 28/03/2013
NUMARASI : 2012/259-2013/219

Davacı, yetim aylığının kesilmesine ilişkin Kurum işleminin iptali ile yeniden bağlanmasına karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, davacının babasından dolayı aldığı ölüm aylığını iptal eden Kurum işleminin iptali, ölüm aylığının yeniden bağlanması gerektiğinin ve kesilen aylıkların kesildiği tarihteni itibaren yasal faizi ile birlikte ödenmesi gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan ve 1.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Yasa’nın 56. maddesinin son fıkrasında “ Eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen eş ve çocukların, bağlanmış olan gelir ve aylıkları kesilir. Bu kişilere ödenmiş olan tutarlar, 96 ncı madde hükümlerine göre geri alınır” kuralı getirilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, 1932 doğumlu davacı C.. K..’nın 18/10/1994 tarihinde eşi C.. K..’dan boşandığı ve babası M. S.’in ölmesi nedeni ile 1/10/1996 tarihinden itibaren aylık bağlandığı, Sosyal Güvenlik Kontrol Memuru tarafından hazırlanan 16.02.2012 tarihli “Sosyal Güvenlik Kontrol Memurluğu Raporu” na göre 19.01.2012 tarihinde yapılan fiili denetimde davacı ve eşinin birlikte yaşadıklarının tespit edilmesi üzerine 5510 sayılı Yasa’nın 56/son maddesi gereğince davacıya bağlanan ölüm aylığının kesildiği, raporun zabıta tarafından tutulan tutanağa dayandığı, davacı ile eşinin boşandığı halde fiilen birlikte yaşayıp yaşamadığının belirlenmesi için dinlenen tanık beyanlarından birlikte yaşayıp yaşamadıkları hususunun net olarak ortaya konulamadığı, resmi kayıtlarda (nüfus, seçim) ise davacı ve eski eşinin ikametlerinin farklı olduğu anlaşılmaktadır.
Mahkemece yapılacak iş, davacı ve eski eşinin ikamet adresleri 5510 sayılı Yasa’nın yürürlüğe girdiği tarih olan 1/10/2008 tarihinden itibaren resmi kayıtlarda farklı gözükse de, tanık beyanlarından birlikte yaşayıp yaşamadıkları hususu net olarak ortaya konulamadığından, davacı ve eski eşin merniste kayıtlı adreslerinden ayrı ayrı araştırma yapılarak, davacı ve eski eşinin birlikte yaşayıp yaşamadıkları veya ayrı yaşamaya başlamışlar ise hangi tarih itibari ile ayrı yaşamaya başladıkları hususları araştırılarak, gerekirse zabıta tahkikatı ile belirlenecek komşu işyeri tanıkları dinlenmeli ve toplanan tüm delillere göre bir sonuca varmaktan ibarettir.
O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 24.04.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.