Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2013/8871 E. 2014/9158 K. 28.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/8871
KARAR NO : 2014/9158
KARAR TARİHİ : 28.04.2014

MAHKEMESİ : Hatay İş Mahkemesi
TARİHİ : 21/12/2012
NUMARASI : 2012/215-2012/460

Davacı, yaşlılık aylığının iptaline ilişkin Kurum işleminin iptaline, borçlu olmadığının tespitine, yeniden yaşlılık aylığı bağlanmasına karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

Davacı yalnızca Türkiye’deki hizmetleri üzerinden yaşlılık aylığı aldığı, kurumca davacının aylık bağlandığı sırada yurtdışında çalıştığı gerekçesi ile aylığının iptal edildiği beyanıyla kurum işleminin iptali ile borçlu olmadığının tespitini ve yeniden yaşlılık aylığı bağlanmasını istemiştir.
Mahkeme, ilâmında belirtildiği şekilde istemin reddine karar vermiştir.
Davacıya ait sicil dosyasının incelenmesinden; davacının 3201 sayılı kanun uyarınca borçlanma talebinde bulunmadığı, davacıya 506 sayılı kanuna tabi sigortalılık süresi gözetilerek anılan kanunun geçici 81. maddesi uyarınca 01.12.2001 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlandığı, bilahare Kurumca, davacının yaşlılık aylığı talebinde bulunduğu tarihi de kapsayacak şekilde; 2000-2007 yılları arasında yurtdışında çalışmasının bulunduğu tespit edilmekle, 506 sayılı kanuna tabi hizmetleri uyarınca bağlanan yaşlılık aylığı, 60/H maddesi uyarınca, tahsis talebinde bulunduğu tarihte işten ayrılma koşulunun gerçekleşmediği gerekçesi ile baştan itibaren iptal edilerek, iadesinin talep edildiği anlaşılmaktadır.
506 sayılı Kanun’un 60/H maddesinde yer alan işten ayrılma koşulu, 506 sayılı Kanun’a tabî bir işten ayrılma şeklinde anlaşılmalıdır. Davalının yaşlılık aylığı talep ettiği tarihte yurt dışında çalışmakta olması yaşlılık aylığı tahsisi için bir engel teşkil etmeyeceğinden ve davanın sosyal güvenlik hakkına ilişkin bulunması karşısında, davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği ve 3201 sayılı kanuna tabi borçlanma talebi olmadığı hususu gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ :Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine
28/04/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.