Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2013/8508 E. 2014/8383 K. 21.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/8508
KARAR NO : 2014/8383
KARAR TARİHİ : 21.04.2014

MAHKEMESİ : Manisa 1. İş Mahkemesi
TARİHİ : 28/03/2013
NUMARASI : 2010/503-2013/245

Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılardan Kurum ile G.. Ş.. vekillerince ve G.. Ş.. tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2- Dava, davacının 01.11.1994-01.10.2000 tarihleri arasında davalı işyerlerinde yılda 9 ay geçen ve Kuruma bildirilmeyen sigortalı çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile hükümde yazılı şekilde karar verilmiş ise de bu sonuca eksik araştırma ve inceleme ile gidilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa’nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa’nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay’ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Bu tür davalarda öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin işveren tarafından verilip verilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu koşul oluşmuşsa işyerinin gerçekten var olup olmadığı kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlenmeli daha sonra çalışma olgusunun varlığı özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır. Çalışma olgusu her türlü delille ispat edilebilirse de çalışmanın konusu niteliği başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli, dinlenen tanıkların davacı ile aynı dönemlerde işyerinde çalışmış ve işverenin resmi kayıtlara geçmiş bordro tanıkları yada komşu işverenlerin aynı nitelikte işi yapan ve bordrolarına resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlardan seçilmesine özen gösterilmelidir. Bu tanıkların ifadeleri ile çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmelidir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün 1999/21-549-555- 3.11.2004 gün 2004/21- 480-579 sayılı kararları da bu doğrultudadır.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davalı işyerlerinden davalı G. Tarım Ürünleri San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından davacı adına 28.09.1999 tarihinde işe başladığına dair işe giriş bildirgesi verildiği, dosya içinde başkaca işe giriş bildirgesinin bulunmadığı, davalı G. Tarım Ürünleri San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin 01.08.1998 tarihinden itibaren kanun kapsamına alındığı, davalı G.. Ş..nin hangi tarihten itibaren kanun kapsamına alındığının davalı Kurumdan sorulmadığı, davalı işyerlerinden davacının 01.11.1994 tarihinden itibaren bir kısım çalışmalarının bildirildiği, bir kısım dönem bordrolarının geldiği, Ticaret Borsasından ve Ekonomi Bakanlığından pamuk işinde sezonun ne kadar sürdüğünün sorulduğu anlaşılmaktadır.
Somut olayda, davacının pamuk çırçırlama işi ile uğraşan davalı işyerlerinde sezon sonunda çalışıp çalışmadığının, çalışmış ise ne kadar çalıştığının açık ve net bir biçimde ortaya koyulmadan karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma sebebidir.
Yapılacak iş, davalı işyerlerinin defter ve belgelerini getirtmek, davalı işyerlerinde sezon sonunda sevkiyatın ne kadar sürdüğünün tespit edilebilmesi bakımından bu defter ve belgeler üzerine inceleme yaptırmak, sezon sonunda sevkiyatın ne kadar sürdüğünü araştırmak, ihtilaflı döneme ilişkin dönem bordrolarında kayıtlı ve tarafsız tanıklar saptanarak bunların bilgilerine başvurmak, bordolarda adı geçen kişilerin adreslerinin tespit edilememesi veya beyanları ile yetinilmediği takdirde, Sosyal Güvenlik Kurumu, zabıta, maliye, meslek odası aracılığı ve muhtarlık marifetiyle işyerine o tarihte komşu olan diğer işyerlerinde uyuşmazlık konusu dönemde çalıştığı tespit edilen kayıtlı komşu işyeri çalışanları; yoksa işyeri sahipleri araştırılıp tespit edilerek çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarını almak ve gerçek çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde ortaya koyduktan sonra sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan G.. Ş.. ile G.. Ş..’ne iadesine, 21/04/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.