Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2013/8074 E. 2014/8078 K. 17.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/8074
KARAR NO : 2014/8078
KARAR TARİHİ : 17.04.2014

MAHKEMESİ : Erzurum İş Mahkemesi
TARİHİ : 19/03/2013
NUMARASI : 2012/146-2013/194

Davacı, 9007 günden emekli olmasına rağmen emsallerine göre az maaş alması nedeniyle gerçek aylığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici nedenlere göre davalı Kurumun aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, davacının 1479 sayılı Yasa uyarınca bağlanan yaşlılık aylığının emsallerine göre düşük olduğundan bahisle, gerçek aylığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulü ile, Kurumca davacının tescil basamağının 4. gelir basamağı olarak kabul edilerek yapılan prim tahsilatı ile bu dava ile tescil basamağının 14. gelir basamağı olarak tespit edilmesine ve 01/05/2005 tarihinden 5510 sayılı Yasanın yürürlüğe girdiği 01/10/2008 tarihine kadar gecen dönemde oluşacak basamaklar arası prim farkları asıllarının davacıdan tahsil edilmesi gerektiğinin tespiti ile davacının basamaklar arası fark pirimini ödemesi halinde ödemeyi takip eden aybaşından itibaren 14.gelir basamağı esas alınarak hesaplanacak aylığın davacıya ödenmesi gerektiğinin tespitine karar verilmişse de, şarta bağlı hüküm kurulması hatalı olmuştur.
HMK’nın 297. maddesinde, Mahkeme kararında taraflara yükletilen görev ve verilen hakların şüphe ve tereddüdü gerektirmeyecek biçimde açık olarak yazılması öngörülmüştür. Hüküm fıkrası, kararın esası olup, açık ve infazı mümkün olmalıdır. Şarta bağlı ve terditli olarak hüküm kurulamaz. Davanın açıldığı tarihteki duruma göre hüküm fıkrasında, asıl talep ile yardımcı talepler hakkında, şüphe ve tereddüdü gerektirmeyecek biçimde, açık olarak karar verilmelidir.
Yapılacak iş; davacının hükümde belirtilen tarihlerde bulunduğu basamaklara göre çıkacak prim farklarının ve ferileri tespit edilerek, prim borcu var ise, gerekirse prim borçlarını ödemesi için davacıya önel vermek, anılan borcunu ödeyip ödememesi durumuna göre de açık ve tereddüde yer bırakmayacak şekilde karar verilmesinden ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde şarta bağlı hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 17/04/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.