Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2013/7582 E. 2013/10564 K. 23.05.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/7582
KARAR NO : 2013/10564
KARAR TARİHİ : 23.05.2013

Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde 01/09/1989-22/09/2004 tarihleri arasında geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, bozmayu uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalıların tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davacıların temyizine gelince ;
Dava, davacıların miras bırakanı Y.. B..’ın davalıya ait portakal bahçesinde bekçi ve budama ,çapalama ,gübreleme ve bakım işçisi olarak 1.9.1989 ile 22.9.2004 tarihleri arasında kesintisiz geçen sigortalı çalışmalarının tespiti ile ödenmeyen işçilik alacaklarının tahsiline karar verilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile hizmet tespiti yönünden 1.1.2003-22.9.2004 tarihleri arasındaki bildirilmeyen sürelerin tespitine ve kararda yazılı şekli ile işçilik alacaklarının tahsiline karar verilmiş mahkemenin 17.5.2011 tarihli kararı Dairemizce 18.10.2012 tarihli kararla işçilik alacakları ve hizmet tespitine ilişkin davaların tefrikine karar verilmesi yönünde bozulmuş mahkemece bozmaya uyularak hizmet tespiti ve işçilik alacakları yönünden davalar tefrik edilerek hizmet tespiti yönünden dava kısmen kabul edilerek davacıların murisinin davalıya ait işyerinde 1.1.2003-22.9.2004 tarihleri arasında sürekli olarak çalıştığını tespitine karar verilmiştir.
Davanın, 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 4-a bendi kapsamındaki sigortalılara ilişkin olduğu ancak, geçiş hükümlerini içeren aynı Yasa’nın Geçici 7. maddesi hükmünde “bu Kanun’un yürürlük tarihine kadar 17.07.1964 tarihli ve 506 sayılı, 02.09.1971 tarihli ve 1479 sayılı, 17.10.1983 tarihli ve 2925 sayılı, bu Kanunla mülga 17.10.1983 tarihli ve 2926 sayılı, 08.06.1949 tarihli ve 5434 sayılı Kanunlar ile 17.07.1964 tarihli ve 506 sayılı Kanun’un geçici 20. maddesine göre sandıklara tâbi sigortalılık başlangıçları ile hizmet süreleri, fiilî hizmet süresi zammı, itibarî hizmet süreleri, borçlandırılan ve ihya edilen süreler ve sigortalılık süreleri tabi oldukları Kanun hükümlerine göre değerlendirilirler.” hükmü ve genel olarak yasaların geriye yürümemesi (geçmişe etkili olmaması) kuralı karşısında davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasa’nın 79/10. maddesidir. Anılan maddede, yönetmelikle tespit edilen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurumca tespit edilemeyen sigortalıların çalıştıklarını hizmetin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak alacakları ilam ile ispatlayabilecekleri öngörülmüştür.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacıların murisi Y..B..’ın çalışmaları ile ilgili Kuruma herhangi bir bildirimin yapılmadığı hakkında işe giriş bildirgesinin düzenlenmediği esas itibariyle davacıların murisinin çalıştığı işyerinin 506 sayılı Yasa a kapsamına alınmadığı mahkemenin bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabul edilerek davanın açılış tarihi olan 20.6.2008 tarihinden geriye doğru 5 yıllık süre gözetilerek 1.1.2003-22.9.2004 tarihleri arasındaki sürenin kabulüne 1.1.2003 tarihi öncesi çalışmaların ise hak düşürücü süre yönünden reddine karar verdiği anlaşılmaktadır.
Dinlenen komşu işyeri tanıkları anlatımlarından davacıların murisinin davalıya ait portakal bahçesinde bekçi ve bakım işçisi olarak 1.9.1989 -22.9.2004 tarihleri arasında aralıksız olarak çalıştığı,bahçe içinde bulunan evde konakladığı anlaşılmaktadır.506 sayılı Yasanın 506 sayılı Yasa’nın 79/10. maddesine göre anılan maddede, yönetmelikle tespit edilen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurumca tespit edilemeyen sigortalıların çalıştıklarını hizmetin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak alacakları ilam ile ispatlayabilecekleri öngörülmüş olup davacıların murisinin 1989-2004 tarihleri arasında hizmeti kesintisiz devam etmiş dava hizmetin geçtiği yılın sonu olan 2004 yılının sonundan itibaren dava 5 yıllık hak düşürücü süre içersinde 20.6.2008 tarihinde açılmıştır.
Bu durumda ;dava 5 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığından ve davacıların murisinin ihtilaflı dönemin tamamında davalıya ait işyerinde çalıştığı kanıtlanmış bulunduğundan davanın tümünün kabulü yerine yanıltıcı bilirkişi raporu esas alınarak dava tarihinden geriye doğru 5 yıllık süre içinde kalan 1.1.2003-22.9.2004 tarihleri arasındaki dönemin kabul edilerek 1.1.2003 tarihinden önceki dönemin hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
O halde davacıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA,temyiz harcının istek halinde davacılara iadesine, 23.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.