Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2013/6788 E. 2014/7498 K. 10.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/6788
KARAR NO : 2014/7498
KARAR TARİHİ : 10.04.2014

MAHKEMESİ : Afyonkarahisar İş Mahkemesi
TARİHİ : 30/01/2013
NUMARASI : 2012/388-2013/63

Davacı, Kurumca düzenlenen ödeme emirlerinin ve icra takibinin iptaline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi Bahar Kılınç tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

Dava, davacıya gönderilen ödeme emirlerinin iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında yazılı şekilde istemin kabulüne karar verilmiş ise de, varılan bu sonuç, usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır.
Davanın yasal dayanağı olan 506 sayılı Yasa’nın 80/12 ve 5510 sayılı Yasanın 88/20 maddelerine göre, Kurumun sigorta primleri ve diğer alacakları haklı bir sebep olmaksızın yasal süreler içerisinde ödenmez ise kamu idarelerinin tahakkuk ve tediye ile görevli kamu görevlileri, tüzel kişiliği haiz diğer işverenlerin şirket yönetim kurulu üyeleri de dahil olmak üzere üst düzeydeki yönetici veya yetkilileri ile kanuni temsilcileri Kuruma karşı işverenleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olacakları öngörülmüştür.
Öte yandan süresinde ödenmeyen prim ve diğer kurum alacaklarının bizzat Kurumca cebren takip ve tahsil edilebileceği 506 ve 5510 sayılı Yasaların açık hükmü gereğidir. Cebren tahsil ve takip esasları 6183 sayılı Yasa’da gösterilmiştir. 6183 sayılı Yasa’nın mükerrer 35. maddesinde tüzel kişilerle küçüklerin ve kısıtlıların, vakıflar ve cemaatler gibi tüzel kişiliği olmayan teşekküllerin malvarlığından tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen ve tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacaklarının, kanuni temsilcilerinin ve tüzel kişiliği olmayan teşekkülü idare edenlerin şahsi mal varlıklarından bu Kanun hükümlerince tahsil edileceği belirtilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, 01.02.2011 tarihli ticaret sicil gazetesinde, davacının Doysan İç ve Dış T. G. San. Anonim Şirketinin yönetim kurulu üyesi seçildiği ve 13.7.2012 tarihinde davacının hisselerini devrettiği, şirketin 2011/2. ay ile 2011/10. aylar arası dönemdeki prim, işsizlik sigortası primi ve damga vergisi borçlarından dolayı Kurum tarafından davacı hakkında şirket yetkilisi olarak takip başlatıldığı anlaşılmaktadır.
Somut olayda, davacı borçlu şirketin yönetim kurulu üyesi olmasından dolayı sigorta primleri ve diğer alacaklar yönünden Kuruma karşı sorumludur. Yönetim kurulu üyesi olan davacı ile şirket arasında müteselsil sorumluluk olup, davanın reddi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Yapılacak iş, davacının yönetim kurulu üyesi olması nedeniyle borçtan sorumlu olduğu dikkate alınarak davanın reddine karar vermekten ibarettir.
O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 10/04/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.