Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2013/599 E. 2013/8583 K. 30.04.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/599
KARAR NO : 2013/8583
KARAR TARİHİ : 30.04.2013

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava, iş kazası nedeniyle sürekli iş göremezliğe uğrayan davacının maddi ve manevi zararlarının karşılanması istemine ilişkindir.
Davacının geçirdiği zararlandırıcı olayın Kurum tarafından iş kazası olarak kabul edildiği, SGK Maluliyet Daire Başkanlığınca sigortalının yaralanması neticesinde % 68 oranında maluliyeti bulunduğunun tespit edildiği, mahkemece iş güvenliği uzmanı 1 makine mühendisi, 1 E. Em. Md., 1 Trf. Kus. Uz. ve 1 Hukukçu bilirkişilerden oluşan heyete hazırlatılan 20.04.2012 tarihli kusur raporunda özetle; davacının % 100 oranında kusurlu olduğunun belirtildiği dosya içeriğinden anlaşılmaktadır.
Mahkemece, Davanın reddine karar verilmiştir.
Somut olayda; davacının maruz kaldığı iş kazasının meydana gelmesinde davacının ve davalının kusur oranlarının hiç bir kuşkuya yer bırakmadan iş güvenliği uzmanlarından oluşan 3 kişilik bilirkişi heyetinden alınan rapor sonucuna göre karar verilmesi gerekirken iş güvenliği açısından konunun değerlendirilmesi için uzmanlığa sahip olmayan kişilerden kurulu heyetten alınan kusur raporuna göre karar verilmesi doğru olmamıştır.
Yapılacak iş; dosyanın davacının da itirazlarını karşılayacak şekilde iş güvenliği uzmanlarından oluşan 3 kişilik bilirkişi heyetinden oluşan bilirkişi kuruluna tevdi edilerek olayın bir de iş güvenliği mevzuatı açısından da incelenmek üzere rapor aldırılması ve çıkacak sonucuna göre yeniden bir karar vermekten ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, sair yönlerinin bozma incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 30/04/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.