YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/5670
KARAR NO : 2014/2799
KARAR TARİHİ : 20.02.2014
MAHKEMESİ : Ankara 18. İş Mahkemesi
TARİHİ : 14/02/2013
NUMARASI : 2011/719-2013/43
Davacı, yurtdışında çalışmaya başladığı tarihinin sigortalılık başlangıcı olarak tespitiyle başvuru tarihindeki şartlar geçerli olmak üzere 3201 sayılı Yasa’dan yararlanma hakkının olduğunu, fazlaya dair hakların saklı tutulmasına karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurum vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine,
2- Davacı, 3201 sayılı Yasa uyarınca Almanya’da geçen çalışmalarını borçlanmak istediğini ancak Kurumun 19.5.1999 tarihinde TC vatandaşlığından çıkmasını gerekçe göstererek başvurusu reddettiğini belirterek başvuru tarihindeki şartlar geçerli olmak üzere SSK hükümleri çerçevesinde 3201 sayılı Yasadan yararlanma hakkının bulunduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, davacı tarafın davasının kısmen kabulü ile; davacının Türk Vatandışlığından çıkmasından önce yurtdışında gerçekleşen hizmetlerinin 3201 yasılı yasaya göre borçlanmasının mümkün olduğunun ve yararlanma hakkının başvuru tarihindeki şartlar geçerli olmak üzere kabulü gerektiğinin tespitine, bu hizmetlerin 5510 sayılı yasanın 4/1-b kapsamında sigortalılık süresi olarak değerlendirilmesinin yasal bir zorunluluk haline geldiğinden,3201 Sayılı Yasadan yararlanma hakkının 4/1-a( SSK hükümleri çerçevesinde) olduğunun kabulü yönündeki istemi yerinde olmadığından, bu husustaki talebin reddine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının 20/04/2011-11/07/2011 tarihleri arasında 71 gün 5510 sayılı yasanın 4/1-a bendi kapsamında sigortalılığının bulunduğu, 03/03/1980-31/12/2009 tarihleri arasında Almanya’da geçen çalışmalarının bulunduğu, 30/06/2011 tarihli dilekçesi ile Almanya’da geçen çalışma süreleri ile boşta geçen sürelerinden en eski tarihli çalışmadan başlamak suretiyle 3400 gününü borçlanma talebinde bulunduğu, Bakanlar Kurulunun 23/11/1998 tarih ve 98/12106 sayılı kararı ile davacının Alman vatandaşlığına geçmek üzere Türk vatandaşlığından çıkmasına izin verildiği, Alman vatandaşlığını kazandığından çıkma belgesini teslim aldığı 19/05/1999 tarihi itibariyle Türk vatandaşlığını kaybettiği, Kurum tarafından verilen 08/07/2011 tarihli cevapta 19/05/1999 tarihinde Türk vatandaşlığından çıktığından 3201 sayılı yasa uyarınca borçlanma işleminin yapılamadığının bildirildiği anlaşılmaktadır.
3201 Sayılı Kanunun 3. maddesinde yurtdışı borçlanma hakkının kullanılması bakımından başvurulacak kuruluşlar gösterilmiştir.
3201 Sayılı Kanunun 29.07.2003 tarih ve 4958 Sayılı Kanunun 56.maddesiyle değişik “Başvurulacak kuruluşlar” başlıklı 3.maddesi;
“1)Halen yurt dışında bulunanlar;
a)Yurt dışına çıkmadan önce Türkiye’de herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna tabi çalışması olmayanlar Sosyal Sigortalar Kurumuna,
b)Yurt dışına çıkmadan önce Türkiye’de son defa prim, kesenek ve karşılık ödenen sosyal güvenlik kuruluşuna,
c)Ev kadınları Bağ-Kur’a,
Yazılı olarak müracaat etmek suretiyle borçlanabilirler.
2)Türkiye’ye döndükten sonra yurtdışında geçen hizmetlerini borçlanmak isteyenler;
a)Herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna tabi olmayanlar, Sosyal Sigortalar Kurumuna,
b)Müracaat tarihinde çalışmakta olanlar tabi oldukları sosyal güvenlik kuruluşuna,
c)Başvuru tarihinde herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna tabi olmamakla birlikte yurda dönüş tarihinden sonraki çalışmalarından dolayı son defa tabi oldukları sosyal güvenlik kuruluşuna,
d)Hizmetlerinden bir kısmı yurt dışında iken borçlananlardan kalan hizmetlerini yurda dönüş yaptıktan sonra borçlanmak isteyenler ilk borçlanmayı yapan sosyal güvenlik kuruluşuna,
e)Ev kadınları Bağ-Kur’a,
Yazılı olarak müracaat etmek suretiyle borçlanabilirler.
3)Hak sahiplerinin borçlanması, yurt dışında çalışmakta iken veya yurda dönüş yaptıktan sonra ölenlerin hak sahipleri ilgili sosyal güvenlik kuruluşuna müracaat etmek suretiyle bu Kanunla getirilen haklardan yararlanırlar.” hükmünü içermektedir.
Davacının yurtdışı çalışmalarını borçlanmak için başvurduğu 16.04.2008 tarihinde yukarıda belirtilen 3201 sayılı Yasa’nın 4958 Sayılı Yasa ile değişik 3. maddesi yürürlükte bulunmaktadır. Anılan madde, yurt dışı borçlanması yapmak isteyenleri öncelikle üç gruba ayırmış ve bu üç grubu da kendi içerisinde alt gruplara ayırmıştır. Anılan maddenin 1. bendinde halen yurt dışında bulunanların, 2. bendinde Türkiye’ye döndükten sonra yurtdışında geçen hizmetlerini borçlanmak isteyenlerin ve 3. bendinde de hak sahiplerinin borçlanması düzenlenmiştir.
Buna göre, halen yurt dışında bulunanlar (1.bent); yurt dışına çıkmadan önce Türkiye’de herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna tabi çalışması olmayanlar Sosyal Sigortalar Kurumu (SSK.)’na; yurt dışına çıkmadan önce Türkiye’de son defa prim, kesenek ve karşılık ödenen sosyal güvenlik kuruluşuna; ev kadınları Bağ-Kur’a yazılı olarak başvurmak suretiyle borçlanabilirler.
Türkiye’ye döndükten sonra yurt dışında geçen hizmetlerini borçlanmak isteyenler (2.bent); herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna tabi olmayanlar, Sosyal Sigortalar Kurumu’na; müracaat tarihinde çalışmakta olanlar tabi oldukları sosyal güvenlik kuruluşu’na, başvuru tarihinde herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna tabi olmamakla birlikte yurda dönüş tarihinden sonraki çalışmalarından dolayı son defa tabi oldukları sosyal güvenlik kuruluşuna; Hizmetlerinden bir kısmı yurt dışında iken borçlananlardan kalan hizmetlerini yurda dönüş yaptıktan sonra borçlanmak isteyenler; ilk borçlanmayı yapan sosyal güvenlik kuruluşuna, ev kadınları Bağ-Kur’a, yazılı olarak müracaat etmek suretiyle borçlanabilirler.
Yurt dışında iken sürelerinin bir kısmını çalışarak geçirmiş ev kadınları, ev kadını olarak geçen süreleri için Bağ-Kur’a, çalışarak geçen süreleri için de yukarıda belirtilen düzenlemeye göre durumlarına uygun olan sosyal güvenlik kuruluşuna, kendilerine veya hak sahiplerine kısmi aylık bağlanmış olanlar ise aylık almakta oldukları sosyal güvenlik kuruluşuna müracaat edecektir.
Yurt dışında çalışmakta iken veya yurda kesin dönüş yaptıktan sonra ölenlerin hak sahipleri (3.bent); ilgili sosyal güvenlik kuruluşuna müracaat etmek suretiyle Kanunla getirilen haklardan yararlanırlar. Bu durum Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 10/11/2010 tarih 2010/21-534 Esas 2010/591 Karar sayılı kararında da belirtilmektedir.
Somut olayda davacı 31/12/2009 tarihinde yurt dışı çalışmasını sonlandırmış olup 30/06/2011 tarihinde 3201 sayılı yasa uyarınca yurt dışı çalışmalarını borçlanma talebinde bulunmuştur. Davacı Türkiye’ye döndükten sonra yurt dışında geçen hizmetlerini borçlanmak istemekte olup davacının durumunun 2. bent kapsamında değerlendirilmesi gerekmektedir. Davacının başvuru tarihi olan 30/06/2011 tarihinde 5510 sayılı Yasanın 4/1-a bendi kapsamında çalışmakta olduğu anlaşıldığından 2-b bendinde bulunan “Müracaat tarihinde çalışmakta olanlar tabi oldukları sosyal güvenlik kuruluşuna borçlanabilirler.” hükmü gereğince borçlanmayı 5510 sayılı Yasanın 4/1-a bendi kapsamında yapması gerekir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 20/02/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.