Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2013/5143 E. 2014/5119 K. 18.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/5143
KARAR NO : 2014/5119
KARAR TARİHİ : 18.03.2014

MAHKEMESİ : Ankara 2. İş Mahkemesi
TARİHİ : 08/10/2012
NUMARASI : 2011/358-2012/761

Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde çalıştığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılar vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici nedenlere göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacı, davalı TC Başbakanlık GAP İdaresi Başkanlığında geçici işçi statüsünde çalıştığını çalışmalarının devamı sırasında, 2006 yılında hastalık nedeni ile raporlu olduğu sürelerin çalışmış gibi sayılan sürelerden olduğunun ve bunun da 5620 sayılı Yasa’nın geçici 1. maddesinin 2. fıkrası gereğince 2007 ve devamı yıllarda çalışılacak süreye dahil edilmesi gerektiğinin tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, istemin kabulü ile davacının 2006 yılı Şubat ayına ait 10 günlük, Ağustos ayına ait 6 günlük olmak üzere toplam 16 günlük sürenin çalışılmış gibi kabul edilmek suretiyle 5620 sayılı Yasanın geçici 1/2 maddesi gereğince GAP idaresince SGK’ya bildirilen 344 güne eklenerek 2006 yılı çalışılan ve çalışılmış gibi sayılan toplam gün sayısının (344+16=) 360 gün olarak kabulü ile 360 gün esasının 2007 yılı ve sonraki yıllarda davalı GAP idaresince nazara alınması gerektiğinin tespitine karar verilmiştir.
04.04.2007 gün ve 5620 sayılı “Kamuda Geçici İş Pozisyonlarında Çalışanların Sürekli İşçi Kadrolarına veya Sözleşmeli Personel Statüsüne Geçirilmeleri, Geçici İşçi Çalıştırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun”un geçici 1.maddesinde “sürekli işçi kadrosuna veya sözleşmeli personel statüsüne geçişi yapılamayan personel” hakkında yasal düzenleme getirilmiş, buna göre; “Bu kanunun 1. maddesinde belirtilen şartları taşımadıkları için sürekli işçi kadrolarına veya sözleşmeli personel statüsüne geçişi yapılamayan ve bu kanunun 3. maddesi kapsamına girmeyen geçici işçiler, ilgili idare, kurum ve kuruluşlarca bir mali yılda 6 aydan az olmak üzere ve bu kanunun 3. maddesinde belirtilen usule göre vizesi yapılacak geçici iş pozisyonlarında çalıştırılmaya devam olunabileceği, sözleşmeli personel statüsüne geçmeyi kabul etmeyenlerin 2006 yılındaki çalışma sürelerini aşmamak kaydıyla bu kanunun 3. maddesinde belirtilen usule göre vizesi yapılacak geçici iş pozisyonlarında istihdam edilmeye devam olunacağı bildirilmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davacının davalı GAP İdaresi Başkanlığı nezdinde 05.10.2005 tarihinden itibaren geçici işçi statüsünde çalıştığı, 07.02.2006 – 13.02.2006 arasında 7 gün, 14.02.2006 – 18.02.2006 arasında 5 gün, 14.08.2006 – 18.08.2006 arası 5 gün, 21.08.2006 – 25.08.2006 arası 5 gün raporlu olduğu, davacının raporlu olduğu süreler sebebi ile 2006 yılında toplam 344 gün çalışmasının bildirildiği, Yasa gereği 2007, 2008, 2009 ve 2010 yıllarında da 344 gün hizmetinin bildirildiği, geçici işçi statüsündeki davacı ile davalı GAP İdaresi Başkanlığı arasında 05.10.2005, 01.11.2005, 01.01.2006, 01.03.2006, 01.05.2006, 01.07.2006, 01.09.2006, 01.11.2006 tarihlerinde davacının bu statüde kalacağına ilişkin belirli süreli iş sözleşmesinin ihtirazi kayıtla imzalandığı anlaşılmaktadır.
Somut olayda, davalı GAP İdaresi Başkanlığı tarafından, 5620 sayılı Yasa’nın geçici 1. maddesinde düzenlenen 2006 yılı çalışma gün sayısının sonraki yıllar için belirleyici olacağı yolundaki düzenleme gereğince ve davacının doğum sebebi ile ücretli izinli olmasından dolayı 2006 yılında 344 gün çalışması üzerine 2007, 2008, 2009, 2010 yıllarında da 344 gün hizmetinin bildirildiği, davacının bu dava ile raporlu olduğu günlerde çalışmadığı halde çalışmış gibi kabul edilmesini istediği anlaşılmış ise de, çalışılmayan bir sürenin çalışılmış gibi kabul edilmesi mümkün değildir. Gerçekte çalışılmayan bir sürenin tespiti mümkün olmadığından, davanın reddi yerine kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma sebebidir.
O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan T.. B..’na iadesine, 18.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.