Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2013/5114 E. 2014/4941 K. 17.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/5114
KARAR NO : 2014/4941
KARAR TARİHİ : 17.03.2014

MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 10. İş Mahkemesi
TARİHİ : 17/12/2012
NUMARASI : 2010/161-2012/710

Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

Dava, davacının 20.05.1985 ile ocak 1986 tarihleri arasında geçen ve Kuruma eksik bildirilen sigortalı çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa’nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa’nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay’ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
506 sayılı Yasa’nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa’nın 86/8. maddelerine göre Yönetmelikle tespit edilen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurum tarafından tespit edilemeyen sigortalılar, çalıştıklarını hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak alacakları ilam ile ispatlayabilirlerse, bunların mahkeme kararında belirtilen aylık kazanç toplamları ile prim ödeme gün sayıları nazara alınır.
İşverenin çalıştırmış olduğu sigortalılara ait hangi belgeleri Kurum’a vermesi gerektiği Kanun’un 79/1.maddesinde açıkça ifade edildiği üzere yönetmeliğe bırakılmıştır. Atıf yapılan Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği’nin dördüncü kısmında işverence verilecek belgeler düzenlenmiştir. Bunlar, aylık sigorta primleri bildirgesi (SSİ. Yön.Madde16) , dört aylık sigorta primleri bordrosu (SSİ. Yön. Madde 17), sigortalı hesap fişi (SSİ. Yön. Madde 18) vs.dir. Yönetmelikte sayılan bu belgelerden birisinin dahi verilmiş olması halinde artık Kanun’un 79/10 (eski 8) maddesinde yer alan hak düşürücü süreden söz edilemez. Yargıtay uygulamasında anılan maddenin yorumu geniş tutulmakta; eğer sayılan belgelerden birisi işveren tarafından verilmişse burada Kurum’un işçinin çalışmasından haberdar olduğu ve artık hizmet tespiti davası için hak düşürücü sürenin varlığından söz edilemeyeceği kabul edilmektedir.
Somut olayda, davacının 20.05.1985 tarihinde …. sicil numaralı Voltam Kimya Sanayii Muzaffer Ö.. unvanlı işyerinde çalışmaya başladığına dair sigortalı işe giriş bildirgesinin Kuruma verildiği, dosyada bulunan ticaret sicil kayıtlarından Muzaffer Ö.. ticaret unvanının voltam Kimya sanayii Muzaffer Ö.. olarak değiştirildiğinin 26.02.1985 tarihinde tescil edildiği,yine 20.06.1986 tarihli ticaret sicil gazetesine göre T.. Kozmetik ve Kimya San AŞ nin kurucu ortakları arasında Muzaffer Ö..’in de bulunduğu, dinlenen tanıkların davacının davalıya ait işyerinde çalıştığını beyan ettikleri anlaşılmaktadır.
Davacı adına 20.05.1985 tarihli işe giriş bildirgesinin Muzaffer Ö… tarafından Kuruma verildiği, Muzaffer Ö..’in davalı T.. AŞ’nin kurucu ortakları arasında yer aldığı anlaşılmaktadır. Böyle olunca Muzaffer Ö…. de taraf haline getirildikten sonra , işe giriş bildirgesi verilmesi halinde hak düşürücü sürenin söz konusu olmayacağı hususu da göz önünde bulundurularak araştırma genişletilerek toplanacak delillere göre karar verilmelidir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
S O N U Ç : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine
17.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.