Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2013/5004 E. 2014/5117 K. 18.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/5004
KARAR NO : 2014/5117
KARAR TARİHİ : 18.03.2014

MAHKEMESİ : Denizli 4. İş Mahkemesi
TARİHİ : 05/12/2012
NUMARASI : 2012/316-2012/6

Davacı, Kurum işleminin iptaliyle, tahakkuk ettirilen borçlarının iptaline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici nedenlere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2- Dava; davacı işyerinden, üç sigortalının günlerinin eksik bildirildiği gerekçeleriyle Kurum tarafından resen yapılan ek prim tahakkuku işleminin iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece, davacı şirket hakkında kurumca tahakkuk ettirilen 3.380,39 TL prim, 2.370,51 TL gecikme cezası 302,71 TL işsizlik sigortası primi ve 228,09 TL gecikme cezasına ilişkin borcu bulunmadığının tespitine, aksi yöndeki kurum işleminin iptaline karar verilmiştir.
506 sayılı Kanun kapsamında SSK’lı (5510 sayılı Kanunun 4/1-a maddesi) sigortalılar herhangi bir mahkeme kararına, Kurum işlemine, tarafların isteklerine bağlı olmaksızın, hizmet akdine dayalı olarak işverene ait işte çalışmaya başladıkları andan itibaren sigortalı sayılırlar.
Somut olayda; şikayet üzerine davacı işyerinde inceleme yapan Kurum müfettişinin, 30.06.2006 tarih, 43 ve 44 sayılı raporlarında, “her bir şikayetçi ile ilgili olarak beyanlarına göre bildirilmeyen süreler yönünden işe giriş bildirgesi ve prim belgelerinin istenilmesi ve davacı şirkete idari para cezası tahakkuk ettirilmesi” gerektiğinin belirtildiği, bu nedenle Kurum tarafından, bildirimde bulunması için davacıya yazı yazıldığı, ancak davacı tarafından bildirimin yapılmaması üzerine Kurumca resen işlem yapılarak, “04.10.2006 tarihinde 3.380,39 TL prim, 2.370,51 TL gecikme cezası olmak üzere toplam 5.750,90 TL, 11.12.2006 tarihinde de 302,71 TL işsizlik sigortası primi ve 228,09 TL gecikme zammı olmak üzere 530,80 TL borcun tahakkuk ettirildiği, ayrıca şikâyetçiler Mustafa ve K.. E.. ile B.. K..’nün işe giriş bildirgeleri ve bordrolarının süresi içinde bildirilmemesi nedeniyle 25.732,80 TL idari para cezası tahakkuk ettirildiği, davacının bu borçlara süresinde itiraz ettiği, ancak komisyonca itirazların reddedildiği, bu nedenle davacının prim ve işsizlik sigortası ile gecikme zamlarının iptali için iş bu davayı usulüne uygun olarak süresinde açtığı, öte yandan idari para cezası ile gecikme zammının iptali içinde süresinde idari yargıda dava açtığı görülmüştür.
İdari para cezası ve gecikme zammının iptaline ilişkin davada; Denizli İdare Mahkemesince 2007/1262 E. – 2008/1056 K. sayılı ilam ile, “davacının dava konusu dönemde kayıt dışı işçi çalıştırdığının sübuta erdiği belirtilerek davanın reddine karar verildiği, kararın davacı tarafından temyiz edildiği, Danıştay 15. Dairesi tarafından 11.04.2011 tarih, 2011/2353 E. – 2012/2080 K. sayılı ilam ile şikayetçi işçilerin çalışmalarının fiili olup olmadığı yönünden değerlendirme yapılmaksızın, 506 sayılı Kanunun 5510 sayılı Kanun ile kaldırılması ve 5510 sayılı Kanun uyarınca getirilen düzenlemede daha az ceza verilmesi gerektiği gerekçesi ve 4 aylık bildirge verilmesine ilişkin zorunluluk bulunmadığından buna ilişkin cezanın yerinde olmadığı gerekçesi ile hükmün bozulduğu, bozma neticesinde davanın Denizli İdare Mahkemesince 2013/895 E. sırasına kaydedildiği anlaşılmaktadır.
Dava konusu olayda; Mahkemenin hükmü eksik inceleme ve araştırmaya dayalıdır. Çünkü, davacı işyerinin niteliği ve kapasitesinin araştırılmadığı, dinlenen davacı tanıklarının beyanlarının yetersiz ve soyut nitelikte olduğu, davacının dahili davalılar ile ilgili olarak süresinde işe giriş bildirgesinin verilmemesi nedeniyle tahakkuk ettirilen idari para cezasının iptaline ilişkin Denizli İdare Mahkemesindeki dava dosyasının getirtilerek incelenmediği görülmüştür.
Yapılacak iş; davacı işyerinin ihtilaflı döneme ilişkin tüm bordrolarını getirtmek, keşif yaparak davalı işyerinin niteliği ve kapasitesini araştırmak, buna göre davacı işyerinde işin yürütülmesi için yeterli sayıda kişi bildirilip bildirilmediğini saptamak, dönem bordrolarından dava konusu dönemin tamamında kayıtlı ve tarafsız tanıklar saptanarak bunların bilgilerine başvurmak, bordrolarda adı geçen kişilerin adreslerinin tespit edilememesi veya beyanları ile yetinilmediği takdirde, Sosyal Güvenlik Kurumu, zabıta, maliye, meslek odası aracılığı ve muhtarlık marifetiyle işyerine o tarihte komşu olan diğer işyerlerinde uyuşmazlık konusu dönemde çalıştığı tespit edilen kayıtlı komşu işyeri çalışanları; yoksa işyeri sahipleri araştırılıp tespit edilerek çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarını almak, giderek dahili davalılar isticvap edilerek ne şekilde çalıştığını açıklattırmak, dahili davalılar ile ilgili olarak süresinde işe giriş bildirgesinin verilmemesi nedeniyle tahakkuk ettirilen idari para cezasının iptaline ilişkin Denizli İdare Mahkemesindeki dava dosyasını getirterek incelemek ve sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 18/03/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.