Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2013/4686 E. 2014/8452 K. 21.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/4686
KARAR NO : 2014/8452
KARAR TARİHİ : 21.04.2014

MAHKEMESİ : Ankara 18. İş Mahkemesi
TARİHİ : 31/01/2013
NUMARASI : 2011/579-2013/23

Davacı, sigortalılığının iptaline ilişkin Kurum işleminin iptaline, 6111 sayılı Yasa’dan yararlanarak Mayıs 2011 tarihinden itibaren emeklilik aylığı almaya hak kazandığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

K A R A R

Dava, davacının sigortalılığının iptaline ilişkin kurum işleminin iptaline ve davacının 6111 Sayılı Yasa’dan yararlanarak Mayıs/2011 tarihinden itibaren emeklilik aylığı almaya hak kazandığının tespitine karar verilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
Her uyuşmazlığın, dayandığı işlem veya olayların meydana geldiği tarihte yürürlükte olan yasal kurallara göre çözümlenmesi gerekeceği ilkesinden hareketle yasal koşulların ayrı ayrı ele alınarak Bağ Kur’luluk statüsünün ortaya konması gerekir. 1.4.1972 tarihinde yürürlüğe giren 1479 sayılı Yasa’nın 24. maddesinde zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için esnaf sicili veya kanunla kurulu meslek kuruluşu kaydı aranırken 4.5.1979 tarihinde yürürlüğe giren 2229 sayılı Yasa ile 1479 sayılı Yasa’nın 24. maddesinin öngördüğü meslek kuruluşlarına kayıtlı olma koşulu kaldırılmış sadece yasanın temel ilkesi olan kendi ad ve hesabına çalışma koşulu getirilmiş, 20.4.1982 tarihinde yürürlüğe giren 2654 sayılı Yasa ile 1479 sayılı Yasa’nın 24. maddesi değiştirilecek zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için gelir vergisi mükellefi olması şartı getirilmiş ancak gelir vergisinden muaf olanlar için meslek kuruluşuna kayıtlı olma yeterli görülmüş, 22.3.1985 tarihinde yürürlüğe giren 3165 sayılı Yasa ile 24. madde değiştirilerek zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için vergi kaydı veya esnaf sicil kaydı veya oda kaydının bulunması yeterli görülmüş, 2.8.2003 tarihinde yürürlüğe giren 4956 sayılı Yasa ile 24. madde değiştirilerek zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için gelir vergisi mükellefi olma şartı getirilmiş ancak gelir vergisinden muaf olanlar için esnaf sicil kaydı ve oda kaydının bir arada bulunması yeterli görülmüştür.
Davalı Kurum’un geçmişe yönelik (uyuşmazlık konusu dönemi de kapsar şekilde) prim tahsil etmesi ve uzun süre bu primleri kullanması, davacıyı tescil edip sigortalılığı konusunda umut verdikten sonra davacının sigortalılığını iptal etmesi Medeni Kanun’un 2. maddesinde ifadesini bulan objektif iyi niyet kurallarıyla bağdaşmayacaktır. Nitekim, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 01.10.1997 gün ve E: 1997/10-578, K: 1997/758; 24.09.2003 gün ve 2003/10-489, 2003/490 sayılı kararı da bu doğrultudadır.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının 1986 yılında kayda alınan giriş bildirgesi ile vergi kaydına istinaden 6.4.1984 tarihinden itibaren kayıt ve tescil edildiği, 6.4.1984-31.12.1984, 17.1.1990-1.9.1991 tarihleri arası ile 25.4.2001 tarihinde vergi kaydının, 4.5.1984 tarihinden itibaren devam eden esnaf odası kaydının olduğu, 1.5.1980-30.3.1984 tarihleri arasında emekliği sandığı hizmetinin, 15.10.1996-30.8.2000 tarihleri arasında SSK hizmetinin olduğu, Kurumca 6.4.1984-31.12.1984 tarihleri arasında ve oda kaydına göre 22.3.1985 tarihinden itibaren 31.5.2011 tarihine kadar sigoralı kabul edildiği ve davacının 10.5.2011 tarihli başvurusu üzerine prim borçlarını 6111 S.K.’dan faydalanmak suretiyle banka kredisi ile ödediği halde sonradan davacının 05.04.1984 tarihinde başlayan Dörtyol Esnaf Sanatkarlar Odası kaydının kurumca geçersiz sayılması nedeniyle sigortalı hizmetlerinin vergi kaydına göre belirlendiği, yaşlılık aylığı talebinin reddedildiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda her ne kadar davalı Kurumca davacının oda kaydı geçersiz sayılarak 22.3.1985 tarihinden sonraki bağ-kur sigortalılığı iptal edilerek yalnızca vergi kaydının bulunduğu 6.4.1984-31.12.1984, 17.1.1990-1.9.1991, 25.4.2001 tarihlerinde ve 1.5.2008 tarihinden itibaren bağ-kur sigortalı kabul edilmişse de davacının oda kaydı geçerlidir.Davacı odaya kayıt olmak için 4.5.1984 tarihinde başvurmuştur.Kayıt bilgilerinde kazıntı veya silinti yoktur, kayıtlar müteselsil sıra ile takiplidir.12.12.1983 tarihli yönetim kurulu kararının sayısı dahi yoktur.Oda kaydının terkinine ilişkin bir kayda da rastlanmamıştır. Davacının oda kaydı geçersiz kabul edilerek yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur.
Mahkemece yapılacak iş, davacının D. Esnaf Odası kaydı geçerli olduğundan ve davacının 6.4.1984-31.12.1984, 22.3.1985-15.10.1996 tarihleri arasında ve 1.9.2000 tarihinden itibaren bağ-kur sigortalı olduğunun, 1.5.1980-30.3.1984 tarihleri arasında emekliği sandığı hizmetinin, 15.10.1996-30.8.2000 tarihleri arasında SSK hizmetinin olduğu kabul edilerek ve 6111 Sayılı Yasa’dan yararlanmak için süresinde başvurusunun bulunduğu dikkate alınarak, yaşlılık aylığı tahsis talep tarihi olan 30.5.2011 tarihi itibarı ile 6.4.1984-31.12.1984, 22.3.1985-15.10.1996 tarihleri arasında ve 1.9.2000 tarihinden itibaren bağ-kur sigortalı olduğunun kabulü halinde prim borcu bulunup bulunmadığını, sormak, prim borcu varsa 6111 SK’dan faydalanmak suretiyle ödemesi gereken miktarı Kurumdan sorarak ödemesi için davacıya önel vermek, mevcut delillere göre yaşlılık aylığı talebini yasal koşullar çerçevesinde hükme bağlamaktan ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine 21/04/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.