YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/4606
KARAR NO : 2014/4567
KARAR TARİHİ : 11.03.2014
MAHKEMESİ : Balıkesir 1. İş Mahkemesi
TARİHİ : 31/01/2013
NUMARASI : 2012/170-2013/79
Davacı, Hasan U…adına Kuruma yatırılan 4.387,00.-TL tutarındaki Bağ-Kur kesintisinin kendisine ait olduğunun tespitiyle, 01/08/2011 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazındığına karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Davacı, K..T.. Ürünleri Tic. San. A.Ş. tarafından davalı Kurum’a verilen 9/1996 dönemi tevkifat listesi ile Hasan U.. adına kuruma yatırılan 4.387,500 TL tutarındaki Bağ- Kur kesintisinin kendisine ait olduğunun ve 01.08.2011 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı almaya hak kazandığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, K.. T..Ürünleri Tic. San. ve A.Ş. tarafından davalı Kurum’a verilen 9/1996 dönemi tevkifat listesindeki Hasan U.. adına bildirilen 4.387,500 TL tutarındaki Bağ – Kur kesintisinin davacı H.. U..’a ait olduğunun tespitine ve davacının 01.10.1996 – 18.07.2011 tarihleri arasında Tarım Bağ – Kur sigortalısı olduğunun, 01.08.2011 tarihinden geçerli olmak üzere yaşlılık aylığı bağlanmasına hak kazandığının tespitine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının 18.07.2011 tarihli tahsis talebinin, davalı Kurum tarafından, 1996/9. ayda Gaziantep’te yapılan kesinti listesindeki bilgiler ile davacının nüfus bilgilerinin uymaması nedeni ile reddedildiği, gerçekten de kesinti listesindeki bilgiler ile davacının bilgilerinin uyuşmadığı, ancak aynı şirkete ait 02.09.1996 tarihli müstahsil makbuzunda aynı miktarda Bağ-Kur kesintisinin davacı adına yapıldığının anlaşıldığı, davacının davalı Kurum tarafından ziraat odası kaydı esas alınarak ilk olarak 13.05.2011 tarihinde 01.01.1985 tarihi itibari ile tescil edildiği, ancak daha sonra davacının tescil tarihinin 01.10.1996 olarak değiştirildiği, bu tescilin de kesintinin davacıya ait olmadığı gerekçesi ile iptal edilip davacının son olarak 13.05.2011 tarihi itibari ile tescil edildiği, mahkemece yazılan yazıya davalı Kurum tarafından; davacının 1996 yılındaki kesintisinin kabul edilmesi halinde 01.10.1996 tarihinden itibaren sigortalı sayılacağı, davacının 01.10.1996 – 30.04.2008 tarihleri arasındaki prim borcunun tamamını 6111 sayılı Yasa kapsamında ve süresinde ödediği, 01.05.2008 – 30.11.2010 tarihleri arasındaki prim borçlarını da yine 6111 sayılı Yasa kapsamında süresinde, 01.12.2010 – 18.07.2011 tarihleri arasındaki borçlarını da 18.07.2011 tarihinde ödediği belirtilerek cevap verildiği, dosya kapsamında davacının bahsi geçen 1996/9. aydaki kesintiden başka prim kesintisi bulunmadığı, davacının 01.01.1985 tarihinden beri devam eden ziraat odası kaydı bulunduğu anlaşılmaktadır.
Yargıtay’ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş kararları; Kurum’un prim alacaklarını, Bakanlar Kurulu kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesine rağmen, sigorta tescilini re’sen yapmaması durumunda, Kurum’ca yasanın kendisine yüklediği re’sen tescil yükümlülüğüne aykırı davranılması nedeni ile prim tevkifatı yapılan kişinin, prim tevkifatının yapıldığı tarihi izleyen aybaşından itibaren sigortalı olarak kabul edilmesi gerektiği yönündedir.
İlk prim kesintisini izleyen yıllarda prim kesintisi veya ürün tesliminin gerçekleştiğinin belirlendiği durumlarda, bu yıllar için de tespit kararı verilmesi gerekmektedir.
Tarım Bağ-Kur sigortalılığının temel koşulu 2926 sayılı Yasa’nın 2/1 ve 3/b maddelerinde belirtildiği gibi tarımsal faaliyette bulunmaktır. Prim tevkifatına dayalı tespit davasında salt ziraat odası ve kooperatif kaydı gibi belgelerin bulunması davanın kabulü için yeterli değildir. Tarımsal faaliyetin sürdüğünün ispatı için; faaliyete ilişkin olarak hangi tarımsal ürünlerin üretildiği, nereye satıldığı veya teslim edildiği gibi hususlar da somutlaştırılarak belirlenmelidir. Prim tevkifatı ve ürün tesliminin iki yıla kadar olan süre dışında süreklilik arzettiği hallerde de tarımsal faaliyetin sürekli olduğu kabul edilebilir.
Somut olayda; her ne kadar davacının 1996/9. ayda prim kesintisi bulunması nedeni ile 01.10.1996 – 31.12.1996 tarihleri arasında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olarak kabulü yerinde ise de; 01.01.1997 – 18.07.2011 tarihleri arasına ilişkin olarak prim kesintisi veya ürün teslimi bulunup bulunmadığı araştırılmadan sonuca gidilmesi isabetsiz olmuştur.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 11/03/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.