Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2013/4572 E. 2014/4916 K. 17.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/4572
KARAR NO : 2014/4916
KARAR TARİHİ : 17.03.2014

MAHKEMESİ : Mersin 2. İş Mahkemesi
TARİHİ : 18/09/2012
NUMARASI : 2010/424-2012/1237

Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

K A R A R

Dava davacının davalı işyerinde 01.04.1995-30.3.2001 tarihleri arasında geçen çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, 506 sayılı kanunun 29/07/2003 tarihinde 4958 sayılı kanunula değiştirilen 3/II-a maddesi uyarınca yazılı istek şartının arandığı, bu şartın yerine getirilmediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının Amerika Birleşik Devletleri vatandaşı olduğu, davalı işyerinden davacının 27.5.1993 tarihinde işe başladığına dair işe giriş bildirgesinin verildiği, 27.5.1993-1.4.1995 tarihleri arasında ki çalışmasının bildirildiği, 1994 yılında Türk vatandaşı ile evlendiği, 2009 yılında Türk vatandaşlığına geçtiği, 1996, 1997, 1998 yıllarının tüm ayları ile 2000 yılı Ocak-Kasım ayları ve 2001 yılı Ocak ayı ücret bordrolarının bulunduğu, bu bordrolarda davacının imzasının bulunmadığı anlaşılmaktadır.
4958 sayılı Yasa’nın 57 maddesiyle 6.8.2003 tarihinde yürürlükten kaldırılan 506 Sayılı Yasanın 3.ncü maddesinin II.- A fıkrasında, malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olarak bir işveren emrinde çalışan ve Türk uyruklu olmayan kimselerin Kurumdan yazılı istekte bulunmaları halinde ve istek tarihinden sonraki ay başından başlanarak 506 sayılı Yasa’ya tabi çalışabilmeleri söz konusu iken bu yasanın yürürlükten kalktığı tarihten sonra yabancı uyruklu olanların istekleri olup olmadığına bakılmaksızın tüm sigorta kolları kapsamında sigortalı olarak çalışmaları mümkün hale gelmiştir.
Somut olayda davacı uyuşmazlık konusu dönemde Türk Vatandaşı olmadığı açıktır. Ancak 506 Sayılı Yasanın 3. maddesinin 11.- A fıkrasının yürürlükte olduğu 01.04.1995-30.3.2001 tarihleri arasında yabancı statüsünde olan davacı adına 27.5.1993 tarihinde işe başladığına dair işe giriş bildirgesi verilmiş olduğundan bu bildirgenin, davacının 506 sayılı Yasa’ya tabi malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olarak çalışmak istediğine dair başvuru olarak kabul edilmesi gerekirken, başvurunun bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Yapılacak iş;davacı adına 27.5.1993 tarihinde işe başladığına dair işe giriş bildirgesi verilmiş olduğundan bu bildirgenin, davacının 506 sayılı Yasa’ya tabi malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olarak çalışmak istediğine dair başvuru olarak kabul edilerek ve davacının talepleri yönünden gerekli araştırmaların yapılıp sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine 17/03/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.