YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/3991
KARAR NO : 2014/6768
KARAR TARİHİ : 03.04.2014
MAHKEMESİ : Ankara 1. İş Mahkemesi
TARİHİ : 06/02/2013
NUMARASI : 2010/1194-2013/27
Davacı, davalı Kurum tarafından iptal edilen 01/01/1987-01/11/1989 tarihleri arasında 1479 sayılı Yasa kapsamında sigortalı olduğunun tespitine, yaşlılık aylığına hak kazandığına karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi N. F. tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurumun aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, davacının 01.01.1987-01.11.1989 tarihleri arasında 1479 sayılı Yasa kapsamında zorunlu sigortalı olduğunun ve 01.09.2010 tarihi itibariyle tahsise hak kazandığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
1479 Sayılı Yasada, 506 Sayılı Yasanın 79. maddesine koşut geçmiş Bağ-Kur hizmetlerinin tespitine ilişkin bir düzenleme mevcut değildir. Hal böyle olunca geçmiş Bağ-Kur hizmetlerinin tespitine karar verilmesine yasaca olanak bulunmamaktadır.
Öte yandan, davacının 1479 sayılı Yasa kapsamında kayıt ve tescili için Kuruma başvurusu, Kurumun re’sen kayıt ve tescil işlemi veya zorunlu sigortalılık kapsamında prim ödemesi yada 1479 sayılı Yasanın Geçici 18.maddesi ile 5510 sayılı Yasanın 8.maddesine göre vergi kaydının bulunduğu sürelere ilişkin borçlanması bulunmadığı takdirde, uyuşmazlık konusu dönemde zorunlu sigortalılık koşullarına sahip olsa dahi zorunlu sigortalı sayılması mümkün değildir.
Somut olayda, davacının 24.06.1997 tarihinde Kuruma intikal eden “Bağ-Kur’a Giriş Bildirgesi” ne istinaden 01.01.1987 tarihi itibariyle başlayan vergi kaydı esas alınarak bu tarih itibariyle sigortalı olarak kayıt ve tescilinin yapıldığı, ancak tahsis talebi değerlendirilirken vergi, oda ve sicil memurluğu kaydının 01.11.1989 tarihi itibariyle başladığı anlaşıldığından, Esnaf Bağ-kur kaydının başlangıç tarihinin 01.11.1989 tarihine çekildiği, davacının ihtilafa konu dönem olan 01.01.1987-01.11.1989 tarihleri arasındaki döneme ait prim borçlarını 1997 affından yararlanarak ödediği anlaşılmaktadır.
20.04.1982 tarihinde yürürlüğe giren 2654 sayılı Kanunun 6. maddesi ile değişik 1479 sayılı Kanunun 24. maddesinde; zorunlu Bağ-Kur sigortalısı olmak için, ticari kazanç veya serbest meslek kazancı dolayısıyla gerçek veya götürü usulde gelir vergisi mükellefi olma, gelir vergisinden muaf olanların da meslek kuruluşuna kayıtlı olması hükmü yer almaktadır. Yine, 22.03.1985 tarihinde 3165 sayılı Kanunla getirilen düzenleme ile de; kendi nam ve hesabına çalışanlardan vergi mükellefi olan, esnaf siciline veya meslek kuruluşuna kaydı olanların Bağ- Kur sigortalısı olacağı belirtilmiştir.
Açıklanan yasal düzenlemeler çerçevesinde; davacının vergi kaydına istinaden 01.01.1987 tarihi itibari ile tescili yapılmış ise de, 01.01.1987-01.11.1989 tarihleri arasında vergi kaydının bulunmadığının tespit edilmesi üzerine, davacının sigortalılık başlangıç tarihinin 01.11.1989 olarak değiştirildiği anlaşılmış olup, davacının vergi, meslek kuruluşu ve esnaf sicil kaydı olmayan 01.01.1987-01.11.1989 tarihleri arasında kalan dönemde 1479 sayılı Kanun kapsamında zorunlu sigortalı olarak kabulü mümkün değildir.
Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki esaslar gözetilmeksizin yanılgılı değerlendirme ile, yazılı biçimde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 03/04/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.