Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2013/3893 E. 2014/4723 K. 13.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/3893
KARAR NO : 2014/4723
KARAR TARİHİ : 13.03.2014

MAHKEMESİ : Seydişehir Asliye Hukuk İş Mahkemesi
TARİHİ : 08/11/2012
NUMARASI : 2010/101-2012/547

Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalılardan Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Davacı, davalı işverene ait işyerinde Ekim 2004-21.07.2007 ve Aralık 2008-10.12.2009 tarihleri arasında geçen ve SGK’na bildirilmeyen çalışmalarının gerçek ücret üzerinden tesbiti ile bu devreye ilişkin işçilik alacaklarınn tahsilini istemiştir.
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile, davacının davalı iş yerinde 15/10/2004-24/02/2005 tarihleri ile 15/12/2008-16/05/2009 tarihleri arasında asgari ücret ile çalıştığının tespitine karar verilmiştir.
Mahkemece, istek, tanık sözlerine dayanılarak kısmen kabul edilmiştir.
Bu tür hizmet tespitine yönelik davaların kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Dairemizin ve Yargıtay’ın içtihadı gereğidir. Davacının 24.02.2005-10.12.2009 tarihleri arasında davalı işveren şirkete ait işyerinden hizmetleri kesintili olarak bildirilmiştir. Yargılama sırasında dinlenen ve ifadesi hükme dayanak alınan davacı tanığının dönem bordroları celbedilmediği için bordro tanığı olup olmadığı anlaşılamamıştır. Bu bakımdan tanık sözleri çalışma olgusu yönünden somut olaylara dayanmamakta, soyut düzeyde kalmaktadır.
Yapılacak iş, davanın nitelikçe kamu düzenine ilişkin olduğu göz önünde tutularak, davacı ile ihtilaflı dönemde birlikte çalışan ve Sosyal Sigortalar Kurumu’na verilen dönem bordrolarında kayıtlı tanıklar belirlenerek, bu tanıkların bilgilerine başvurmak ve gerektiğinde davacının tesbitini istediği tarihlerde çalıştığını iddia ettiği işyerine komşu olan işyerlerini belediye, emniyet veya jandarma vasıtasıyla saptamak, saptanan bu işyerlerinin kayıtlarına geçmiş kişilerin, başka bir anlatımla, Bağ-Kur’da, Sosyal Sigortalar Kurumu’nda veya diğer sosyal güvenlik kuruluşlarında kayıtları olan komşu işyeri sahiplerinin veya çalışanlarının bilgilerine başvurulmak ve sonucuna göre karar vermekten ibarettir. Bu yön, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün 1999/21-549-555, 5.2.2003 gün 2003/21-35-64, 15.10.2003 gün 2003/21-634-572, 3.11.2004 gün 2004/21-480-579 ve 2004/21-479-578, 10.11.2004 gün 2004/21-538 ve 1.12.2004 gün 2004/21-629 sayılı kararlarında da vurgulanmıştır.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı SGK’nun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 13/03/2014 gününde oy birliği ile karar verildi.