YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/3405
KARAR NO : 2014/3356
KARAR TARİHİ : 27.02.2014
MAHKEMESİ : Manisa 1. İş Mahkemesi
TARİHİ : 04/12/2012
NUMARASI : 2009/937-2012/1024
Davacı, 30/10/1985 – 02/01/1997 tarihleri arasında sigortalı sayılması gerektiğinin tespitiyle, 01/05/2009 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı almaya hak kazandığına ve biriken aylıkların faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
Davacı oda kayıtlarının geçersizliği nedeni ile 1479 sayılı Yasaya tabi sigortalılığını iptal eden Kurum işleminin iptali ile prim borcunun olmadığının tespiti ve 1.5.2009 tarihi itibari ile yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitini talep etmiş, 11.11.2010 tarihli ıslah dilekçesi ile, 1479 sayılı Yasa kapsamında sigortalı kabul edilen dönemlerde çakışan 2925 ve 506 sayılı Yasalara tabi çalışmaları dışında 1479 sayıl Yasa’ya tabi isteğe bağlı sigortalı olduğunun tespitini talep etmiştir.
Mahkemece; davanın reddine karar verilmiştir.
Her uyuşmazlığın, dayandığı işlem veya olayların meydana geldiği tarihte yürürlükte olan yasal kurallara göre çözümlenmesi gerekeceği ilkesinden hareketle yasal koşulların ayrı ayrı ele alınarak Bağ Kur’luluk statüsünün ortaya konması gerekir. 1.4.1972 tarihinde yürürlüğe giren 1479 sayılı Yasa’nın 24. maddesinde zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için esnaf sicili veya kanunla kurulu meslek kuruluşu kaydı aranırken 4.5.1979 tarihinde yürürlüğe giren 2229 sayılı Yasa ile 1479 sayılı Yasa’nın 24. maddesinin öngördüğü meslek kuruluşlarına kayıtlı olma koşulu kaldırılmış sadece yasanın temel ilkesi olan kendi ad ve hesabına çalışma koşulu getirilmiş, 20.4.1982 tarihinde yürürlüğe giren 2654 sayılı Yasa ile 1479 sayılı Yasa’nın 24. maddesi değiştirilecek zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için gelir vergisi mükellefi olması şartı getirilmiş ancak gelir vergisinden muaf olanlar için meslek kuruluşuna kayıtlı olma yeterli görülmüş, 22.3.1985 tarihinde yürürlüğe giren 3165 sayılı Yasa ile 24. madde değiştirilerek zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için vergi kaydı veya esnaf sicil kaydı veya oda kaydının bulunması yeterli görülmüş, 2.8.2003 tarihinde yürürlüğe giren 4956 sayılı Yasa ile 24. madde değiştirilerek zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için gelir vergisi mükellefi olma şartı getirilmiş ancak gelir vergisinden muaf olanlar için esnaf sicil kaydı ve oda kaydının bir arada bulunması yeterli görülmüştür.
507 sayılı Yasa’nın 2.5.1983 tarihli ve 62 sayılı K.H.K. ve K.H.K’nun aynen kabulüne dair 14.2.1985 tarihinde yürürlüğe giren 3153 sayılı Yasa ile değişik 5. maddesine göre ise “Esnaf ve Sanatkar siciline kayıtlı esnaf ve küçük sanatkarlar çalışma bölgesi içindeki derneğe kayıt olmak zorundadır. Kayıt zorunluluğunu 1 ay içinde yerine getirmeyenler sicile kayıt tarihinden itibaren geçerli olmak üzere doğrudan doğruya kaydedilirler.” Değişik 119. maddeye göre “ mesleki faaliyette bulunabilmeleri ve ilgili derneğe kaydedilmeleri için sicile kayıtları şarttır.” 62 sayılı K.H.K.’nun geçici 2. maddesinde “Esnaf siciline kayıt ilgili yönetmeliklerin yayımı tarihinden itibaren 1 yıl içinde çıkarılmak zorunda” olduğu bildirilmiş İlgili Yönetmelik ise 1.1.1984 tarihinde yürürlüğe konmuş ve 1 yıllık geçiş süresi 1.1.1985 tarihinde sona ermiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının Kula Şoförler ve Otomobilciler Odası kaydına istinaden 22.03.1985 tarihi itibariyle 1479 sayılı Yasa kapsamında zorunlu Bağ-Kur sigortalısı olarak tescil edildiği, 30.10.1985-devam şeklinde oda kaydının, 2.1.1997-15.9.2000, 16.11.2000-devam şeklinde vergi kaydının, 24.12.1998-devam şeklinde esnaf ve sicil kaydının bulunduğu, kurumca oda kayıtlarında yapılan teftiş sonucunda davacının oda kaydına istinaden kazandığı sigortalılık süresinin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır.
Sosyal Güvenlik ve Kontrol Memurluğu’nun 29.6.2009 tarihli raporuna göre; Kula Şoförler ve Otomobilciler Odasına ait iki üye kayıt defterinden bahsedildiği ancak noter tastiki olmayan defterde sahtelik olup olmadığının tespit edilmediği anlaşılmaktadır.
Yapılacak iş, oda kayıtları getirtilip, noter tastiki yapılmayan defter üzerinde gerekirse alanında uzman bilirkişi tarafından kayıtlar üzerinde silinti, kazıntı yapılıp yapılmadığı tespit edilip, silinti ve kazıntının varlığı halinde oda kayıtlarının güvenilirliğinden söz edilemeyeceğinden, davacıya söz konusu oda kaydında sözü edilen mesleği icra ettiğine dair maddi delillerini ibraz etmek için süre vererek, bu mesleği sonrasında da devam ettirip ettirmediğine ilişkin tüm delilleri sunması sağlanarak gerekirse zabıta, maliye, muhtarlık marifetiyle davacının kendi nam ve hesabına bağımsız çalışmasının olup olmadığı araştırılıp, oda kayıtlarının sahte olmadığının tespiti halinde ise oda kaydının Sosyal Güvenlik Kontrol Memurlarınca düzenlenen rapora itibar edilmeyerek, oda kaydına göre başlayan sigortalılığın geçerli olduğu kabul edilerek davanın kabulüne ve çıkacak sonuca göre yaşlılık aylığına hak kazanıp kazanmadığını tespit etmekten ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 27.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.