Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2013/3050 E. 2014/3530 K. 03.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/3050
KARAR NO : 2014/3530
KARAR TARİHİ : 03.03.2014

MAHKEMESİ : Elazığ İş Mahkemesi
TARİHİ : 16/01/2013
NUMARASI : 2011/792-2013/7

Davacı, davalı Kurum işleminin iptaliyle 27/04/2011 tarihindeki tahsis talebinin geçerli olduğuna karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

Dava, davacının Bağ-Kur sigortalılığını iptal eden Kurum işleminin iptali ile 27/04/2011 tarihli tahsis talebine göre yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne, 18/07/2011 tarihli kurum işleminin iptali ile 27/04/2011 tarihli tahsis talebinin geçerli olduğunun tespitine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının 06/11/1987 tarihi itibariyle Bağ-Kur sigortalısı olarak tescil edildiği, 28/02/1988 tarihi itibariyle S.. T.. ve D.. D.. Odasına üye olduğu, 28/12/1987 tarihinden itibaren esnaf ve sanatkarlar siciline kayıtlı olduğu, 06/11/1987-01/12/1999 tarihleri arasında demir doğrama işinden, 01/12/1999 tarihinden itibaren 31/05/2004 tarihine kadar H..Vergi Dairesinde, 01/06/2004 tarihinden itibarende H.. V.. Dairesinde tavukçuluk işinden dolayı vergi mükellefi olduğu, 01/01/1983-06/03/1983 tarihleri arasında 65 gün 506 sayılı Yasa kapsamında sigortalı olduğu, 27/04/2011 tarihinde yaşlılık aylığı bağlanması için tahsis talebinde bulunduğu, davacının 01/06/2004 tarihinden itibaren vergi mükellefiyetinin ticari değil, zirai olduğundan isteğe bağlı sigortalı olarak değerlendirdiğinden ve toplam 7898 gün sigortalı hizmeti olduğundan tahsis talebinin reddedildiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda, davacının hangi tarihler arasında Bağ-Kur sigortalısı olduğunun kabul edildiğini açıkça belirtmeden, yaşlılık aylığı koşullarının oluşup oluşmadığını irdelemeden, bu kapsamda davacının Bağ-Kur sigortalısı kabul edildiği tarihlerde prim borcunun bulunup bulunmadığını davalı Kurumdan sormadan karar verilmesi hatalı olmuştur. Aynı zamanda hükümde davacının hangi tarihten itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığının açıkça belirtilmemiş olması hükmün infazında tereddüt yaratacağından karar açıklanan sebeplerle usul ve yasaya aykırı olup bozma sebebidir.
Yapılacak iş, davacının hangi tarihler arasında Bağ-Kur sigortalısı olduğunu tespit edip, Bağ-Kur sigortalısı olarak kabul edildiği tarihlerde prim borcu olup olmayacağını Kurumdan sormak ve prim borcunun olmaması halinde yaşlılık aylığına ilişkin diğer koşulları taşıyıp taşımadığını incelemek, yaşlılık aylığına hak kazandığı tespit edildiği takdirde hangi tarihten itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığını hükümde gösterecek şekilde karar vermekten ibarettir.
O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 03/03/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.