Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2013/2249 E. 2014/2350 K. 17.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/2249
KARAR NO : 2014/2350
KARAR TARİHİ : 17.02.2014

MAHKEMESİ : Ankara 1. İş Mahkemesi
TARİHİ : 20/12/2012
NUMARASI : 2011/17-2012/1273

Davacı, yurtdışı borçlanması ile hak kazandığı yaşlılık aylığının çalışmaya devam etmesi gerekçesi ile iptal eden Kurum işleminin iptali ile ödenmeyen yaşlılık aylıkları ve fazla ödenen primlerin iadesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün gerektirici nedenlerine göre, davacının temyiz itirazlarının tümünün, davalı Kurumun aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, davacının yurt dışı borçlanması ile hak kazandığı yaşlılık aylığının çalışmaya devam etmesi gerekçesi ile iptal eden Kurum işleminin iptali ile ödenmeyen yaşlılık aylıkları ve fazla ödenen primlerin iadesi istemine ilişkindir.
Mahkemece istemin kabulüne karar verilmiş ise de bu sonuca eksik inceleme ve araştırma ile gidilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının 01.08.1987 tarihinde Bağ-Kur sigortalısı olara tescil edildiği, 01.08.1987-31.03.1998; 17.10.2000-19.09.2005 ve 19.09.2005 tarihinden itibaren devam eden vergi mükellefiyeti olduğu, 30.07.1987-03.10.2000 tarihleri arasında esnaf ve sanatkarlar odasına üye olduğu, 01.02.1981 tarihinden itibaren 60 gün; 01.04.1999-01.07.2000 tarihleri arasında 508 gün 506 sayılı Yasa kapsamında sigortalı olduğu, 12.03.1982-12.11.1983 tarihleri arasında 480 gün askerlik borçlanması yaptığı ve 05.03.1986-06.01.1987 tarihleri arasında Irak’ta geçen 302 gün ve 27.03.1984-14.05.1985 ile 27.07.1985-23.01.1986 tarihleri arasındaki toplam 585 gün Suudi Arabistan’da geçen çalışması olmak üzere toplam 887 gün yurt dışı hizmet borçlanması yaptığı, davacının 08.09.2009 tarihli tahsis talebi üzerine 01.10.2009 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığı, ancak Kurumun davacının yurt dışı borçlanması yaparak yaşlılık aylığına hak kazandıktan sonra yeniden çalışması sebebi ile yaşlılık aylığının iptal edildiği ve davacıdan 2009/10,11,12 ve 2010/1 ve 2.ayı aylıklarının yersiz ödeme olduğundan iadesinin istendiği anlaşılmaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 16/06/2010 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan 5997 sayılı Yasa ile 3201 sayılı Yasanın 6/B maddesinde yapılan değişikliğin geçmişe yönelik uygulanıp uygulanmadığı noktasında toplanmaktadır.
3201 sayılı Yasanın 5754 sayılı Yasa ile değişik 6/B maddesinde; “Yasa hükümlerinden yararlanmak suretiyle aylık bağlananlardan tekrar yurt dışında yabancı ülke mevzuatına tabii çalışanlar, ikamete dayalı bir Sosyal Sigorta ya da Sosyal Yardım ödeneği olanlar ile Türkiye’de sigortalı çalışmaya başlayanların tekrar çalışmaya başladıkları veya ikamete dayalı bir ödenek almaya başladıkları tarihten itibaren kesilir. 31/05/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun Sosyal Güvenlik Destek Primi hakkındaki hükümleri, bu kanun hükümlerinden yararlanmak suretiyle aylık bağlananlar için uygulanmaz. Yurt içinde veya yurt dışında çalışması sona erenlerin veya
ikamete dayalı bir ödenek alanlardan ödenekleri sona erenlerin, aylıklarının tekrar ödenmesi için yazılı talepte bulunmaları halinde, talep tarihini izleyen ay başından itibaren aylıkları tekrar ödenmeye başlanır.” şeklinde yasal düzenleme mevcut iken, 19/06/2010 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 5997 sayılı Yasa’nın 15. maddesi ile 3201 sayılı Yasa’nın 6/B maddesi değiştirilmiş ve “Yasa hükümlerinden yararlanmak suretiyle aylık bağlananlardan tekrar yurt dışında yabancı ülke mevzuatına tabii çalışanlar, ikamete dayalı bir Sosyal Sigorta ya da Sosyal Yardım Ödeneği alanların aylıkları, tekrar çalışmaya başladıkları veya ikamete dayalı bir ödenek almaya başladıkları tarihten itibaren kesilir. Türkiye’de sigortalı olarak çalışmaya başlayanlar hakkında 31/05/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Yasası’nın Sosyal Güvenlik Destek primine tabii olarak çalışmasına ilişkin hükümler uygulanır.” hükmü getirilmiştir.
Görüldüğü gibi, 19/06/2010 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 5997 sayılı Yasa ile, yurtdışı hizmetlerini borçlanarak yaşlılık aylığı bağlananlara Türkiye’de destek primi ile çalışabilme imkanı sağlanmıştır. Ne var ki, anılan bu yasa hükmünün geçmişe de yürütüleceğine ilişkin bir geçiş hükmü getirilmemiştir. Böyle olunca, 05/08/2008 tarihinden 19/06/2010 tarihine kadar Türkiye’de sigortalı çalışanların aylıklarının kesilmesi zorunludur. Yasada açık düzenleme bulunan hallerde yorum kurallarına gidilmesi ve geçmişe yönelik uygulanması mümkün değildir. Bu durum Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 15/06/2012 tarih 2012/1-196 Esas 2012/396 Karar sayılı kararında da belirtilmektedir.
Somut olayda, davacının 19/06/2010 tarihinden önce 5510 sayılı Yasaya göre sigortalı çalışması bulunduğu sabit olduğuna göre, bu tarih itibariyle bağlanan yaşlılık aylığının kesilmesinde ve ödenen aylıkların geri istenmesinde yasaya aykırılık bulunmadığından, mahkemece 5510 sayılı Yasanın 96. maddesi de gözönünde tutularak karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 17/02/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.