Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2013/22378 E. 2014/14997 K. 26.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/22378
KARAR NO : 2014/14997
KARAR TARİHİ : 26.06.2014

MAHKEMESİ : Denizli 3. İş Mahkemesi
TARİHİ : 05/11/2013
NUMARASI : 2012/323-2013/645

Davacı, sigortalılık süresinin başlangıcının ve emekli aylığına hak kazandığının tespitine, aylığının ödenmesi gereken tarihten itibaren yasal faiziyle tahsiline, aksi yöndeki Kurum işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

Dava, İngiltere’de geçen sigortalılığa dayalı olarak sigortalılık başlangıç tarihinin ve davacının yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti ile biriken yaşlılık aylıklarının ödenmesi gereken tarihlerden itibaren yasal faizi ile birlikte ödenmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulü ile davacının sigortalılık başlangıcının 06/04/1986 tarihi olduğunun tespitine, davacının 09/05/2011 tarihli talebi sırasında yaşlılık sigorta fonundan aylık almaya hak kazandığı, bu sebeple kendisine 01/06/2011 tarihinden geçerli olmak üzere 506 sayılı Yasa kapsamında yaşlılık sigorta fonundan aylık bağlanması gerektiğine, 01/06/2011 – 01-09/2011 tarihleri arası aylıkların 01/09/2011, sonraki dönem aylıklarının ödenmesi gereken tarihlerden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, aksine Kurum işleminin iptaline karar verilmiştir.
Uyuşmazlık, İngiltere’de sigortaya giriş tarihinin; uzun vadeli sigorta kollarından sağlanan haklara hak kazanma koşullarının belirlenmesinde sigortalılık başlangıç tarihi olarak dikkate alınıp alınmayacağı noktasında toplanmaktadır.
Türkiye Cumhuriyeti ile İngiltere Arasında Sosyal Güvenlik Sözleşmesi 01.06.1961 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Sözleşmenin “İhtiyarlık Aylığı” başlıklı II.Kısımının 14.maddesinin 2, 3, 4. fıkralarında “kısmi sözleşme aylığı” düzenlenmiş olup buna göre;
“(2) Taraflardan herbirinin Sosyal Sigorta mercii bir kimsenin kendi mevzuatına göre, ihtiyarlık aylığı almak için gerekli şartları yerine getirip getirmediğini yine kendi mevzuatı hükümleri dahilinde tespit eder ve bunu yaparken bu sözleşmenin 25’inci Maddesi hükümlerini de gözönünde bulundurarak, o kimse tarafından her iki taraf mevzuatına göre ikmal edilmiş olan bütün sigortalılık müddetlerini, prim ödeme müddetlerini ve muadil müddetleri kendi milli mevzuatına göre ikmal edilmiş gibi, nazara alır.
(3) Bu maddenin (2)’nci paragrafı hükümleri dahilinde ihtiyarlık aylığına hak kazanıldığı tespit edildiği takdirde, her iki tarafın Sosyal Sigorta mercii:
(a) Bir kimse tarafından her iki taraf mevzuatına göre ikmal edilmiş 25’inci madde hükümlerine göre hesaplanmış olan bütün sigortalılık müddetleri, prim ödeme müddetleri ve muadil müddetler kendi milli mevzuatına göre tamamlanmış olsa idi o kimseye yine kendi mevzuatına göre ne kadar aylık ödenecek idiyse o aylık miktarını,
(b) Bu kimse tarafından kendi mevzuatına göre tamamlanmış olan prim ödeme müddetleri yekûnunun her iki taraf mevzuatına göre ikmal edilmiş olan prim ödeme müddetleri yekûnuna olan nisbeti dahilinde ihtiyarlık aylığının kendisine isabet eden kısmını, hesaplar.
Bu şekilde hesaplanmış olan kısım ilgili Sosyal Sigorta merciinden o kimseye fiilen ödenecek aylığı teşkil eder.
(4) Bu kimse tarafından bir veya diğer tarafın mevzuatına göre tamamlanmış olan prim ödeme müddetlerinin yekûnu 6 aydan az olduğu takdirde, o kimseye o tarafın mevzuatına göre ihtiyarlık aylığı ödenmez.”
Sözleşmenin 14.maddesi kısmi sözleşme aylığına ilişkin olup, akit taraflardan herhangi birinde gerçekleşen sigortaya giriş tarihinin, âkit tarafın iç hukuk mevzuatına göre yaşlılık aylığına hak kazanma koşullarının belirlenmesinde sigortalılık başlangıç tarihi olarak kabul edilmesi gerektiğine dair bir hüküm bulunmamaktadır.
Öte yandan Sözleşmenin 16.maddesinin 1.fıkrasında açıkça “Bir kimse ihtiyarlık aylığı almak hakkı teessüs ettiği zaman, bu sözleşmenin 14’üncü maddesi hükümlerinden faydalanmamayı tercih edebilir. Bu takdirde her iki âkit tarafın mevzuatına göre almaya hak kazandığı ihtiyarlık aylığı diğer taraf mevzuatına göre geçen sigortalılığı nazara alınmayarak, tâbi olduğu Sosyal Sigorta mercii tarafından kendisine ayrı olarak ödenir.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Yukarıda yer alan açıklamalar ışığında, Türkiye Cumhuriyeti ile İngiltere Arasında Sosyal Güvenlik Sözleşmesinde; İngiltere’de sigortaya giriş tarihinin ülkemizde uzun vadeli sigorta kollarından sağlanan haklara hak kazanma koşullarının belirlenmesinde (kısmi sözleşme aylığı hariç) sigortalılık başlangıç tarihi olarak dikkate alınmasına imkan veren bir hüküm bulunmadığından davacının sigortalılık başlangıç tarihi 3201 sayılı Kanun’un 5.maddesi hükümlerine göre belirlenmelidir.
Somut olayda, davacının Türkiye’de sigortalılık başlangıç tarihi 01.06.2008 olup ödeme tarihi olan 28.12.2006 bu tarihten önce ve bu tarihte davacının henüz sigortalı tescili de bulunmadığından sigortalı yararına yorum yapılarak borçlanılan süre (5759 gün : 15 yıl 11 ay 29 gün) kadar geriye gidilmesi halinde sigortalılık başlangıç tarihi 29.12.1990 bulunmaktadır.
Kadın olan davacı, 20 yıl sigortalılık süresi, 47 yaş ve 5450 gün prim ödeme koşulları ile yaşlılık aylığına hak kazanmaktadır. Toplam 5969 gün prim ödemesi bulunan davacı 29.01.2010 tarihinde sigortalılık süresini ve 12.01.2015 tarihinde ise yaş koşulunu sağlamaktadır. Davacının yaşlılık aylığı talep tarihi 09.05.2011, dava tarihi 18.07.2012, karar tarihi ise 05.11.2003 olup hüküm tarihinden sonrasına dair tespit kararı verilmesi de mümkün olmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı biçimde kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 26.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.