Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2013/22276 E. 2014/17348 K. 15.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/22276
KARAR NO : 2014/17348
KARAR TARİHİ : 15.09.2014

MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 13. İş Mahkemesi
TARİHİ : 17/09/2013
NUMARASI : 2013/147-2013/402

Davacı, sigortalılık başlangıç tarihinin 1983 yılı olarak kabul edildiğini, 01/04/1981 tarihinde hatalı isimle verilen işe giriş bildirgesinin kendisine ait olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

K A R A R

1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurum vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacı, İ.. isimli işverene ait A.. Şeker Fabrikası İnşaatı isimli işyerinde 01/04/1981 tarihinde ilk kez sigortalı olarak çalışmaya başladığını, ancak aynı tarihli işe giriş bildirgesinde kendisinin ismi yerine ağabeyi olan M.. A..’ın isminin yazıldığını iddia ederek, 01/04/1981 tarihli ilk işe giriş bildirgesinin kendisine ait olduğunun ve 08/09/2009 tarihi itibari ile emekliliğe hak kazandığının tespit ve tescilini istemektedir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş ise de bu sonuç eksik incelemeye dayalı olup, usul ve yasaya aykırıdır.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının kendisine ait olduğunu iddia ettiği 01/04/1981 tarihli işe giriş bildirgesinde davacının “Halil” olan isminin üzerinin çizilerek, “Mustafa” isminin yazıldığı, ancak sigorta sicil numarası (2501011344726), doğum tarihi(1963) ve doğum yerinin (Ordu/Korgan) davacıya ait olduğu, söz konusu bildirgenin 04/05/1981 tarihinde Kuruma ibraz edildiği anlaşılmış; davacıya ait hizmet cetveli incelendiğinde ilk işe giriş tarihi, 01/04/1981 olarak gözükmekte olup, İ.. isimli işveren nezdinde 19/06/1981 tarihine kadar 58 günlük fiili çalışmasına karşılık sigorta prim ödemesi yapıldığı tespit edilmiştir. Dosyaya sunulan aile nüfus kayıt örneğine göre, davacının 15/04/1950 doğum tarihli, M.. A..isimli ağabeyinin olduğu belirlenmiş, ancak ilgili kişi mahkemesince davaya dahil edilmediği gibi, 01/04/1981 tarihli işe giriş bildirgesindeki kimlik bilgilerine sahip (1963 Korgan doğ., M.. A.., nüfusa kayıtlı old. İl Ordu, Hane: .. Cilt: .. Sayfa:..) başkaca bir kişinin bulunup bulunmadığı gerek Nüfus Müdürlüğü’nden gerekse SGK kayıtlarından araştırılmamıştır. Davalı Kurum tarafından 01/04/1981 tarihli işe giriş bildirgesi üzerinde davacının ismi yazılı olmadığı için, sigortalılık başlangıcında dikkate alınmamış olup, davacının, sigortalılık başlangıcı olarak 10/02/1986 tarihli sonraki işe giriş bildirgesi esas alınarak, davacıya bu bildirgeye istinaden “16545350” sayılı sigorta sicil numarasının verildiği, davacının, 07/09/2009 tarihinde yaptığı kısmi askerlik borçlanmasından sonra 08/09/2009 tarihinde yaşlılık aylığı tahsis talebi ile kuruma yaptığı başvurusunun ise, sigortalılık başlangıcının 10/02/1986 olduğu, 01/04/1981 tarihli işe giriş bildirgesinin davacının ağabeyi M.. A.. adına düzenlenmesi nedeni ile sigortalılık başlangıcında esas alınamayacağı, tahsis talep tarihi itibari ile aranan sigortalılık süresinin dolmadığı gerekçe gösterilerek reddedildiği anlaşılmıştır.
Davacının ağabeyi olan M.. A..’ın, SGK şahsi sicil dosyası incelendiğinde, davacının sigortalılığının başladığını iddia ettiği 01/04/1981 tarihi itibari ile Manisa’da E..S.. Kömür işletmelerinde çalıştığı, ilk işe giriş bildirgesinin, belirtilen işveren tarafından düzenlendiği, bildirgede, işe giriş tarihinin “05/06/1969” ; doğum yerinin “Fatsa”; doğum tarihinin “1950” olarak belirtildiği, M.. A..’ın bu işyerinde 13/02/1990 tarihine kadar çalışıp, emekliye ayrıldığı tespit edilmiştir. Davacı tarafından tanık olarak gösterilen kuzenleri E.. A.. ve E.. A.. yeminli beyanlarında; davacı ile aynı dönemde A.. Şeker Fabrikası inşaatında birlikte çalıştıklarını, çevrede davacıya “Mustafa”; ağabeyine ise “Halil” olarak hitap edildiğini, nüfus kaydında davanını isminin “Halil”; ağabeyinin isminin “Mustafa” olduğunu sonradan öğrendiklerini, davacının ağabeyi ile çalışmadıklarını bildirdikleri görülmüş; ancak sözkonusu işverene ait dönem bordroları(1981 yılı 1.-2.dönem) davalı Kurumdan istenmediğinden, dinlenen tanıkların belirtilen işyerinde çalışıp çalışmadığı teyit edilememiştir. Davacının ağabeyi olan M..A.., tanık sıfatı ile alınan beyanında, diğer tanıklar ile benzer şekilde beyanda bulunmuş, A..Şeker Fabrikasında hiç çalışmadığını, o tarihte Manisa ili Soma ilçesinde Kömür madeninde çalıştığını ve oradan emekli olduğunu ifade etmiştir.
Bu haliyle dava dosyasındaki uyuşmazlık, belirtilen ilk işe giriş bildirgesinin davacıya ait olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Somut olayda, Mahkemece 01/04/1981 tarihli ilk işe giriş bildirgesinde yazılı kimlik bilgilerini taşıyan üçüncü bir kişinin varlığı, Nüfus Müdürlüğü ve davalı Kurum kaytlarından araştırılmadan, davacının ağabeyi olan M.. A.. ve belirtilen kimlik bilgilerini taşıyan üçüncü kişinin tespit edilmesi halinde ilgili kişi davaya dahil edilmeden, tanık sıfatı ile dinlenen Erol ve Eyüp’ün, davacı ile birlikte çalışıp çalışmadığının tespiti için davalı Kurumdan ilgili işyerine ait dönem bordroları istenmeden ve re’sen dönem bordro tanığı dinlenmeden, eksik inceleme ile sonuca gidilmesi isabetsiz olmuştur.
Yapılacak iş; 01/04/1981 tarihli ilk işe giriş bildirgesinde yazılı kimlik bilgilerini taşıyan üçüncü bir kişinin varlığının, Nüfus Müdürlüğü ve davalı Kurum kaytlarından araştırmak, davacının ağabeyi olan M.. A..’ı ve belirtilen kimlik bilgilerini taşıyan üçüncü bir kişinin tespit edilmesi halinde ilgili kişiyi davaya dahil etmek, tanık sıfatı ile dinlenen Erol ve Eyüp’ün, davacı ile birlikte çalışıp çalışmadığının tespiti için davalı Kurumdan ilgili işyerine ait (işyeri sicil numarası: 4003 02302 02/21-İ.. AŞ.’ye ait A.. Şeker Fabrikası İnşaatı) dönem bordrolarını (1981 yılı 1 ve 2. dönem bordroları) istenmek ve ibraz edilen dönem bordrolarından tespit edilecek bordro tanıklarını re’sen dinlemek sureti ile, davacının belirtilen işyerinde iddia ettiği tarihte fiilen çalışıp çalışmadığı, 01/04/1981 tarihli ilk işe giriş bildirgesinin davacıya ait olup olmadığı kanıtladıktan sonra sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin eksik araştırma sonucu yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 15/09/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.