Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2013/21645 E. 2014/6404 K. 31.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/21645
KARAR NO : 2014/6404
KARAR TARİHİ : 31.03.2014

MAHKEMESİ : Konya 2. İş Mahkemesi
TARİHİ : 26/09/2013
NUMARASI : 2012/419-2013/613

Davacı, ilk prim kesintisinin yapıldığı aybaşından itibaren Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitiyle 6111 sayılı Yasadan yararlandırılmasına karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurumun, aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, davacının ilk tevkifat tarihini takip eden aybaşından tarihinden itibaren tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespiti ile 6111 sayılı Yasanın prim borçlarının yapılandırılması hükümlerinden faydalanması istemine ilişkindir
Dairemizin 07/06/2012 tarih ve 2012/6501-10401 E.K. Bozma ilamı üzerine, mahkemece, davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına kararı verilmiştir.
Yargıtay’ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş kararları; Kurumun prim alacaklarını Bakanlar Kurulu kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi halinde, Bağ-Kur’un prim ödenmesine rağmen, sigortalıyı re’sen kayıt ve tescil etmemesi, yasanın kendisine yüklediği re’sen tescil yükümlülüğüne aykırılık teşkil ettiğinden, prim tevkifatının yapıldığı tarihi izleyen aybaşından itibaren sigortalı olarak kabulü gerektiği yönündedir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davacının 01/06/2004 tarihinde tarım Bağ-Kur sigortalısı olarak tescil edildiği, teslim ettiği ürünlerden ilk defa Nisan/1995 tarihi olmak üzere takip eden 1996, 2004, 2005, 2006, 2007 ve 2010 yıllarında prim kesintisinin yapıldığı, 1991 yılında kooperatif kaydının başladığı, 08/02/2013 tarihli Kurum yazısında 1995 ve 1996 tevkifatlarının davacıya iade edildiğini, hesabına yükleme yapılabilmesi için mahkeme kararı gerektiğinin belirtildiği, mahkeme yazısı üzerine davacının tevkifat bedellerini Kurum hesabına yatırdığı ve Kurumunda tevkifatları dikkate alarak 7 No’lu tebliğ kapsamında değerlendirilmesine yönelik olarak hizmet süresini gösterecek şekilde 01/04/1995 tarihinden itibaren sigortalı sayılabileceği hususunu düzenlediği anlaşılmaktadır.
Somut olayda, mahkemece davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına kararı verilmiş ise de, bu sonuç dosyadaki bilgi ve belgelerle uyumlu bulunmamaktadır. Kurumun 01/04/1995 tarihinden itibaren başlattığı tescil işlemi, mahkemenin ara kararına istinaden yapılmıştır. Kurumun tescil işlemi davayı konusuz bırakacak şekilde yapılmış bir işlem olmayıp, sadece ilk tescilin sonucu olan bir işlem niteliğindedir. Dolayısıyla davanın konusuz kaldığından bahsetmek mümkün değildir. Bu nedenlerle davanın kabulü yönünde karar tesisi gerekirken, yazılı şekilde sonuca gidilmesi hatalı olmuştur.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 31/03/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.