Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2013/21448 E. 2014/5852 K. 25.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/21448
KARAR NO : 2014/5852
KARAR TARİHİ : 25.03.2014

MAHKEMESİ : Ankara 8. İş Mahkemesi
TARİHİ : 14/06/2013
NUMARASI : 2012/1093-2013/567

Davacı, iş kazası sonucu malüliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

Dava 15.07.2004 tarihinde meydana gelen trafik iş kazası sonucu bedensel zarar gören sigortalının ek dava ile bakiye maddi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece davalılardan sigorta şirketinin sorumluluğu poliçe limitiyle sınırlı olmak ve faiz dava tarihinden başlatılmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiş ve bu karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacının Altındağ Belediye Başkanlığından temizlik ihalesi alan dava dışı U… İnşaat …. Ltd. Şti.’ de temizlik elemanı olarak çalışırken, davalı sigorta şirketince zorunlu mali mesuliyet sigortası yapılan ve davalı E.. D.. idaresindeki özel halk otobüsünün çarpması ile yaralandığı uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık, davalılar ile davacı arasında hizmet ilişkisi bulunup bulunmadığı giderek görevli mahkemenin belirlenmesi noktasında toplanmaktadır.
Davanın yasal dayanağı, 5521 sayılı Yasanın 1.maddesidir. Anılan maddede; işçiyle işveren veya işveren vekili arasında iş akdinden veya İş Kanununa dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıkların İş Mahkemelerinde çözümleneceği hükmü öngörülmüştür. Maddede belirtildiği üzere, İş Mahkemesinin görevli olması için şu iki unsurun birlikte gerçekleşmesi koşuldur. a)Uyuşmazlığın tarafları işçi ve işveren (ya da işveren vekili) olmalıdır. b)Uyuşmazlık iş sözleşmesinden veya İş Kanunundan kaynaklanmalıdır. Mahkemelerin görevi kamu düzeni ile ilgili olup kıyas veya yorum yolu ile genişletilemez yahut değiştirilemez.
Somut olayda, davacı ile gerek kazaya karışan aracın sürücüsü ve gerekse zorunlu trafik sigortasını yapan şirket arasında hizmet ilişkisinin bulunmadığı, diğer bir deyişle davalıların davacı işçinin işvereni olmadığı dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, uyuşmazlığın iş akdinden ve İş Kanunundan doğmadığı giderek davada, yukarıda sözü geçen Yasanın 1.maddenin öngördüğü koşulların oluşmadığı
açık-seçiktir. Öte yandan, zararlandırıcı olayın iş kazası sayılması, görevli mahkemenin belirlenmesi için yeterli olmayıp 5521 sayılı Yasanın 1.maddesinin öngördüğü koşulların ayrıca olayda gerçekleşmesi gerektiği de söz götürmez.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgulara aykırı biçimde, davanın görülmesinde genel mahkemelerin görevli olduğu gözetilerek dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmek gerekirken, davanın esası hakkında karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir
O halde kamu düzenine ilişkin olan bu husus re’sen nazara alınmalı ve temyiz edenin sıfatına bakılmaksızın hüküm bozulmalıdır
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının sair temyiz itirazlarının ilerde incelenmesine temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine
25.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.