Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2013/20137 E. 2014/17518 K. 16.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/20137
KARAR NO : 2014/17518
KARAR TARİHİ : 16.09.2014

MAHKEMESİ : Safranbolu Asliye Hukuk İş Mahkemesi
TARİHİ : 10/07/2013
NUMARASI : 2012/273-2013/451

Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, davacının 25.11.2007 ve 29.11.2009 tarihleri arasında davalı işyerinde geçen ve Kuruma bildirilmeyen sigortalı çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile hükümde yazılı şekilde karar verilmiş ise de bu sonuca eksik araştırma ve inceleme ile gidilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa’nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa’nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay’ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davalı işyerinin kanun kapsamında olmadığı, davalı işveren Z.. Ö..’ün 05.07.1977 – 31.12.2008 tarihleri arasında vergi mükellefi olduğu, davalı işverenin işyerini 31.12.2008 tarihinde oğlu R.. Ö..’e devrettiği, ihtilaflı dönemde davacı adına gerek davalı işyerinden, gerekse de başka işyerlerinden çalışmanın bildirilmediği görülmüştür.
Somut olayda; ihtilaflı dönemde davacının çalışmalarının geçtiği işyerinin 31.12.2008 tarihinde R.. Ö..’e devredildiği iddia olunmasına rağmen R.. Ö..’ün usulüne uygun şekilde taraf haline getirtilmediği, dinlenen tanıkların beyanlarının yazılı şekilde hüküm kurulması için yeterli olmadığı, tanık beyanları arasındaki çelişki giderilmeden ve fiili çalışmanın varlığı yeterince araştırılmadan hüküm kurulduğu anlaşılmıştır.
Yapılacak iş, davacının çalışmalarının geçtiği iddia olunan işyerinin 31.12.2008 tarihinde devraldığı anlaşılan R.. Ö..’ü taraf haline getirmesi için davacıya süre vermek, davalı işyerinin kanun kapsamında olmaması karşısında, davacının çalışmasını bilebilecek nitelikte komşu işyeri tanığı ile davalı işyeri ile ticari ilişkisi olduğu anlaşılan kişileri tespit ederek çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarını almak ve gerçek çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde ortaya koyduktan sonra sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalılardan Z.. Ö..’e iadesine 16/09/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.