Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2013/20007 E. 2014/4392 K. 10.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/20007
KARAR NO : 2014/4392
KARAR TARİHİ : 10.03.2014

MAHKEMESİ : Denizli 1. İş Mahkemesi
TARİHİ : 11/09/2013
NUMARASI : 2005/882-2013/556

Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

K A R A R

1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı kanuni gerektirici nedenlere göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava zararlandırıcı sigorta olayı sonucu sürekli iş göremezliğe uğrayan sigortalının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece 19.316,76 TL maddi tazminat ile, 9.000,00.- TL manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsiline, karar verilmiştir.
Zararlandırıcı sigorta olayına maruz kalan sigortalının maddi zararının hesabında, gerçek ücretin esas alınması koşuldur. Gerçek ücretin ise işçinin imzasının bulunduğu ücret tediye bordrolarından saptanacağı, işçinin imzasının bulunmadığı işyeri ve sigorta kayıtlarının nazara alınamayacağı, işçinin imzasının bulunduğu ücret tediye bordrolarının bulunmaması durumunda işçinin yaşı, kıdemi, mesleki durumu dikkate alınarak, emsal işi yapan işçilerin aldığı ücret gözönünde tutularak belirlenmesi gerektiği, Dairemizin giderek Yargıtay’ın yerleşmiş görüşlerindendir.
Somut olayda, davacının maddi zararının hesaplanmasında davalı vekili tarafından sunulan 2005 yılı Nisan ayına hesap pusulasının esas alındığı, buna göre fazla mesai ücreti dışlandığında davacının asgari ücretle çalıştığının görüldüğü ve hesaplamada asgari ücretin esas alındığı, sunulan hesap pusulalarında davacı adı altında imzanın yer aldığı, SGK müfettiş raporunda da davacının inceleme döneminde brüt ücretinin Kuruma bildirilmeyi hak ettiği gün üzerinden hesaplanan asgari ücret ile fazla mesai ücretlerinden oluştuğunun tespit edildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece yapılacak iş, hesap pusulasında bulunan imzanın davacıya ait olup olmadığı ve fazla mesai ücretinin çalışanlara düzenli şekilde ödenip ödenmediğini araştırmak imzanın davacı işçiye ait olmadığının tespit edilmesi halinde işcinin yaptığı iş, yaşı, kıdemi belirtilmek suretiyle ilgili meslek odasından emsal işçinin alabileceği günlük veya aylık net ücreti sormak, işcinin gerçek ücretini tespit edip yeniden hesap raporu aldırmak, tüm deliller bir arada değerlendirilerek karar vermektir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden taraflardan davalıya yükletilmesine 10/03/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.