Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2013/19932 E. 2014/17108 K. 11.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/19932
KARAR NO : 2014/17108
KARAR TARİHİ : 11.09.2014

MAHKEMESİ : İstanbul 15. İş Mahkemesi
TARİHİ : 10/09/2013
NUMARASI : 2012/672-2013/354

Davacı, Kurum işleminin iptali ile kesilen yaşlılık aylığının faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

Dava, davacının A.. Turizm Medikal İth. İhr. Ltd. Şti. Ünvanlı ve 1065848 sicil numaralı işyerinde geçen çalışmalarının gerçek olduğunun tespiti ile davacının emekliliğini iptal eden Kurum işleminin kaldırılması ve 01.11.2012 tarihinden itibaren kesilen yaşlılık aylığının faizi ile birilikte ödenmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, B.13.1.SSK.10.29.137.2/4297031 sayılı davacının emeklilik aylığının kesilmesine ilişkin kurum işleminin kaldırılarak davacının emeklilik aylığının kesildiği tarihten itibaren birikmiş aylıklarının yasal faizi ile birlikte davalı Kurum tarafından davacıya ödenmesi gerektiğinin kabul ve tespitine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının 18/05/2006-30/10/2007 tarihleri arasında 524 gün A.. Turizm Medikal İth İhr Ltd Şti ünvanlı 1065848 sicil numaralı işyerinden hizmet bildiriminin yapıldığı, davacının 02/11/2007 tarihinde tahsis talebinde bulunduğu ve 01/12/2007 tarihi itibariyle davacıya yaşlılık aylığı bağlandığı, 23/08/2012 tarihli Denetmen Raporunun düznlenmesinden sonra davacının Ana Medikal işyerinde geçen çalışmalının iptal edilmesine karar verildiği ve iptal sonrasında davacının emeklilik koşulları oluşmadığından yaşlılık aylığının kesilmesine karar verildiği, 21/01/2008-21/09/2012 tarihleri arasında fuzuli ödenen 41.015,86 TL’nin tahsil edilmesi gerektiğinin bildirildiği, söz konusu şirketin 28/03/2006 tarihli noter sözleşmesi ile kurulduğu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının 03/10/2006 tarihli yazısı ile şirketin çalışma izninin uygun görülmediğinin bildirildiği anlaşılmaktadır.
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 59/2. maddesinde “Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurlarının görevleri sırasında tespit ettikleri Kurum alacağını doğuran olay ve bu olaya ilişkin işlemler, yemin hariç her türlü delile dayandırılabilir. Bunlar tarafından düzenlenen tutanaklar aksi sabit oluncaya kadar geçerlidir.” hükmü yer almaktadır. 23/08/2012 tarihli Denetmen Raporunda 02.10.2007 tarih ÖFB 2007/177 sayılı raporun incelendiği, anılan raporda 22.06.2007 tarihinde şirketin adresine gidildiğinin, apartman kapısının kapalı olduğunun görüldüğünün, ilgili numaranın ziline basıldığının fakat
kapıyı açan olmadığının, apartman içinden bilgi alınabilmesi bakımından diğer zillere de basıldığının, apartman kapısının aynı apartman no:4’te mukim işyeri sigortalısı A.. R..’in açtığının, A.. R..’in tutanak tanzim edilmeden evvel yapılan görüşmede şirket ortağının doktor olduğunu, millete çok faydasının dokunduğunu, kendisinin de emekliliğine az bir süre kaldığından sigortalı gösterildiğini ifade ettiğinin ancak işyeri muhasebecisi ile yaptığı telefon görüşmesinden sonra şifahi beyanından farklı olarak tutanak tanzimi esnasında verdiği yazılı ifadesinde aynen, “Yaklaşık bir yıldır işyerinde sigortalı olarak çalışıyorum. İşyerinin getir-götür, temizlik vs. işlerini yapıyorum. Yaklaşık 10 gün evvel geçirdiğim menüsküs operasyonu nedeniyle şu an evimde istirahattayım. Başka bir diyeceğim yoktur.” dediğinin, isminin Cafer olduğunu beyan eden bir komşusunun no:19’un uzun zamandır kapalı olduğunu ifade ettiğinin, A.. R..’ın işyerinde çalışıp çalışmadığı sorulduğunda, adı geçenin apartman sakini olduğunun ve işyeriyle hiçbir alakasının olmadığının ifade edildiğinin, İstanbul Ticaret Odasından yapılan araştırmada 01.03.2007 tarih 2007/1 tarihli ortaklar kurulu kararı ile şirketin faaliyetine devam etmesinde fayda görülmediğinden tasfiye haline girmesine ve şirket ortağı C.. A..’nun tasfiye memuru olarak atanmasına karar verildiğinin tespit edildiğinin, şirket ortağı C.. A..’nun ifadesinde A.. R..’in sigortalı olarak çalıştığını, işyerinde herhangi bir faaliyetlerinin olmadığını, hiç fatura kesmediklerini bildirdiğinin tespit edildiği ve 3400010604422 sigorta sicil numaralı A.. R..’in, A.. Turizm Medikal İth. İhr. Ltd. Şti.’ye ait 2 4618 05 05 1065848 034 08-74 sicil numaralı işyeri dosyasından yapılan bildiriminin ve işe giriş bildirgesinin iptal edilmesi gerektiği ve iptal edilen bildirimleri ile emekli olduğu tespit edilen A.. R..’in iptal edilen hizmetlerinden dolayı emekli aylığının kesilmesi, bugüne kadar kendisine yapılmış olan ödemelerin ve iptal edilen hizmet dönemlerinde Kurum sağlık ve sigorta yardımlarından yapılan ödemeler ile masrafların mülga 506 sayılı Kanunun 121. maddesi ve 5510 sayılı Kanunun 96. maddesi gereğiilgililerden tahsili cihetine gidilmesi gerektiği bildirilmiştir.
Dosya kapsamında toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildirildiğinde; davacının çalıştığını iddia ettiği şirketin herhangi bir faaliyetinin olmadığı ve davacının söz konusu şirkette çalışmasını gerektirecek bir faaliyetin bulunmadığı anlaşılmaktadır. 5510 sayılı Yasanın 59/2. maddesi gereğince Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurları tarafından düzenlenen tutanaklar aksi sabit oluncaya kadar geçerli olup 23/08/2012 tarihli Denetmen Raporunun da aksi ispat edilememiştir.
Davacının A..Turizm Medikal İth. İhr. Ltd. Şti.’ye ait 2 4618 05 05 1065848 034 08-74 sicil numaralı işyerindi çalışmasının bulunmadığı sabit olduğundan davanın reddi gerekirken mahkemece yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 11/09/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.