Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2013/19194 E. 2014/17467 K. 16.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/19194
KARAR NO : 2014/17467
KARAR TARİHİ : 16.09.2014

MAHKEMESİ : Kastamonu İş Mahkemesi
TARİHİ : 11/07/2013
NUMARASI : 2012/322-2013/93

Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde 01/02/2010-15/05/2012 tarihleri arasında geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalılar vekilleri ve dahili davalı B.. T.. tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalılar Sosyal Güvenlik Kurumu ve M.. P..’ın tüm, davalı B.. T..’nun aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, davacının 01/02/2010-15/05/2012 tarihleri arasında davalı işverenlere ait işyerinde hizmet akdine dayalı olarak geçen ve Kuruma kayıt ve tescil edilmeyen çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulü ile, davacının davalılara ait 1017564 sicil numaralı işyerinde 01/02/2010-15/05/2012 tarihleri arasında hizmet akti ile ve asgari ücretle çalıştığının tespitine karar verilmiştir.
Taraf ehliyeti dava şartlarından olup yargılamanın her safhasında re’sen gözönünde tutulması gerekir. Taraf sıfatının bulunmaması halinde dava, sıfat yokluğundan (husumet yönünden) reddedilecektir.
Hizmet tespiti davalarında, davacının tespitini istediği çalışmanın geçtiği işyerinin sahibi olan gerçek ya da tüzel kişi işveren, Sosyal Güvenlik Kurumu ile zorunlu dava arkadaşıdır. Hal böyle olunca, işveren dışındaki gerçek ya da tüzel kişilere bu davada husumet yöneltilemez.
Somut olayda, ihtilaf konusu dönemde davacı adına bildirilen çalışmanın bulunmadığı, 1017564 sicil sayılı işyerinin davalılar M.. P..-B.. T.. adına tescil edilmiş, özel bina inşaatı işyeri olduğu ve Kastamonu Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğü’nün 09/08/2011 tarihli yazısında inşaatın 13/12/2010 tarihinde tamamlanıp yapı kullanma izin belgesi verildiğinin bildirildiği, davalı M.. P..’ın gayrimenkul alım-satım-emlak komisyon faaliyeti nedeniyle 01/03/2010 tarihinden itibaren şahsi vergi kaydı bulunduğu, yine müteahhitlik faaliyeti nedeniyle 01/01/1996 tarihinden itibaren şahsi vergi kaydının bulunduğı, dava dilekçesinde davacının davalı M.. P..’a ait P.. İnşaat işyerinde büro çalışanı olarak çalıştığının bildirilmesine rağmen davalı B.. T..’nun gerçek işveren olup olmadığı yeterince araştırılmamıştır.
Yapılacak iş; davalı B.. T.. ‘ya husumet düşüp düşmediğini belirlemek, davacının uyuşmazlık konusu dönemde çalıştığı işyeri ile davalı B.. T..’nun bağı bulunup bulunmadığı araştırılarak, gerçek işverenin kim olduğunu tespit etmek ve davalı B.. T..’ya husumet düşmediğinin anlaşılması halinde onun yönünden husumet nedeniyle davayı reddedip gerçek işveren yönünden davayı sonuçlandırmaktan ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı B.. T..’nun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde dahili davalı B.. T..’ya iadesine, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenlerden M.. P..’a yükletilmesine,16/09/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.