Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2013/18994 E. 2014/1336 K. 28.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/18994
KARAR NO : 2014/1336
KARAR TARİHİ : 28.01.2014

MAHKEMESİ : Ankara 10. İş Mahkemesi
TARİHİ : 05/09/2013
NUMARASI : 2011/382-2013/886

Davacı, iş kazası sonucu malüliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ….. tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre, davacının tüm, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava 30.12.2009 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu % 27,20 oranında sürekli iş göremezliğe uğrayan sigortalının maddi ve manevi zararlarının karşılanması istemine ilişkindir.
Mahkemece davacının maddi ve manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmiş ve bu karar süresinde davacı ve davalı vekillerince temyiz edilmiştir.
Yerel mahkemenin manevi tazminatın takdirine ilişkin kararı isabetlidir. Maddi tazminatta ise tazminatın hesabında esas alınacak ücretin belirlenmesinde hataya düşüldüğü görülmektedir.
Gerçekten, Yerel Mahkemenin sigortalının 2010-2012 yılları arasında Ankara İnşaat Sanatkarları Esnaf Odası bildirilen ücretlerle 2013 yılında ise 2012 ücretinin asgari ücrete oranlanması ile asgari ücretin 3,12 katı düzeyindeki ücretle çalıştığının kabulü ile zararının hesaplandığı 18.02.2013 günlü hesap bilirkişi raporunu maddi tazminatın belirlenmesinde esas aldığı anlaşılmaktadır.
İş kazası sonucu sürekli iş göremezlik nedeniyle sigortalının maddi tazminatının hesaplanmasında, gerçek ücretin esas alınması koşuldur. Öte yandan, gerçek ücretin ise; işçinin kıdemi ve yaptığı işin özelliği ve niteliğine göre işçiye ödenmesi gereken ücret olduğu, işyeri veya sigorta kayıtlarına geçmiş ücret olmadığı Yargıtay’ın yerleşmiş görüşlerindendir.
Somut olayda, davacı işçinin beton kilitli parke taşı üretilen işyerinde kilitli parke imalat işçisi olarak çalıştığı olay tarihinde henüz bir aylık yeni işçi olduğu, yaşı ve iş deneyimi de dikkate alındığında vasıflı işçi olarak kabulünün mümkün bulunmadığı dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca davacının yaptığı işin niteliğine göre Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Yüksek Fen Kurulu Başkanlığı’nın inşaat işçisi için bildirdiği birim ücretlerle çalıştığının kabulü ile tazminatın hesabının yapılması gerekirken, davacının vasıflı işçi olduğu ve asgari ücretin 3,12 katı ücretle çalıştığı kabul edilerek tazminatının hesaplandığı hesap bilirkişi raporunun hükme esas alınması usul ve yasaya aykırı olmuştur.
Mahkemece yukarıda açıklanan maddi ve hukuksal olgular dikkate alınmadan, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul olunmalı ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edenlerden davalıya iadesine, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenlerden davacıya yükletilmesine, 28.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.