YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/18474
KARAR NO : 2014/3896
KARAR TARİHİ : 04.03.2014
MAHKEMESİ : Muğla 1. Asliye Hukuk İş Mahkemesi
TARİHİ : 20/09/2013
NUMARASI : 2011/1562-2013/1176
Davacı, ilk kesinti tarihini takip eden aybaşından itibaren Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine 6111 sayılı kanundan yararlandırılmasına karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurumun, aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, davacının ilk prim kesintisini takip eden aybaşından itibaren Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespiti ile 6111 sayılı Yasadan yararlandırılması istemine ilişkindir.
Mahkemece, davacının 01/04/1997-31/12/1998 ve 01/01/2007-31/05/2011 tarihleri arasında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespiti ile 6111 sayılı Yasa kapsamında prim borçlarının yapılandırılmasına karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının 2926 sayılı Yasa kapsamında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olarak tescil kaydının bulunmadığı, teslim ettiği ürün bedellerinden ilk prim kesintisinin 1997 /2. ayda yapıldığı ve bunu takip eden 1998 yılında prim kesintisi yapıldığı, ardından 2007/2.ay, 2009/11. ay ,2010,2011,2012 ve 2013 yıllarında prim kesintisi yapıldığı, 29/01/2007 tarihinden itibaren devam eden ziraat odası kaydı bulunduğu, 09/07/2005-20/10/2009 tarihleri arasında kesintisiz şekilde devam eden uzun süreli 5510 sayılı Yasa’nın 4/a maddesi (506 sayılı Yasa) kapsamında çalışmalarının bulunduğu, yine 02/12/2010-16/12/2010, 17/12/2010 – 05/01/2011, 29/01/2011-31/03/2011 ve 01/04/2011-26/06/2011 tarihleri arasında 5510 sayılı Yasa’nın 4/a maddesi kapsamında çalışmalarının bulunduğu anlaşılmaktadır.
Yargıtay’ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş kararları; Kurumun prim alacaklarını Bakanlar Kurulu kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi halinde, Bağ-Kur’un prim ödenmesine rağmen, sigortalıyı re’sen kayıt ve tescil etmemesi, yasanın kendisine yüklediği re’sen tescil yükümlülüğüne aykırılık teşkil ettiğinden, prim tevkifatının yapıldığı tarihi izleyen aybaşından itibaren sigortalı olarak kabulü gerektiği yönündedir.
İlk prim kesintisini izleyen yıllarda prim kesintisi veya ürün tesliminin gerçekleştiğinin belirlendiği durumlarda, bu yıllar için de tespit kararı verilmesi gerekmektedir.
Öte yandan, 2926 sayılı yasanın 6/b maddesi hükmüne göre, “diğer sosyal güvenlik kuruluşları kapsamına tabi bir işte çalışanların, çalışmaya başladıkları tarihten itibaren sigortalılıkları sona erer.” Ancak, Dairemizin ve giderek Yargıtay’ın yerleşmiş görüşleri, Tarım Bağ-Kur sigortalısının kısa süreli olarak SSK’na tabi çalışmasının tarım faaliyetinin devamına engel olmayacağı ve dolayısıyla bu hizmetler dışında tarım faaliyetinin kanıtlanması durumunda sigortalığın devam ettiğinin kabulü gerekeceği yönündedir.
01/10/2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 4/1-(b) bendinin 4.alt bendinde “tarımsal faaliyette bulunanların” bu Kanunun kısa ve uzun vadeli sigorta kolları uygulaması bakımından sigortalı sayılacakları açıklanmıştır.
Yasa’nın 7/b maddesine sigortalılık tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlar için tarımsal faaliyetlerinin kanunla kurulu ilgili meslek kuruluşlarınca veya kendilerince, bir yıl içinde bildirilmesi halinde kaydedildiği tarihten, bu süre içinde bildirilmemesi halinde ise bildirimin Kuruma yapıldığı tarihten itibaren başlar, tarımsal faaliyetlerinin sona erdiği veya 6 ncı maddenin birinci fıkrasının (ı) bendi kapsamına girdiği tarihten itibaren sona erer.
5510 sayılı Yasa’nın 17/04/2008 tarihli 5754 sayılı Yasa’nın 33. maddesi ile değiştirilen ” Sigortalılık Hallerinin Birleşmesi” başlıklı 53/1 maddesi; ” Sigortalının, 4. maddenin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentlerinde yer alan sigortalılık hallerinden birden fazlasına aynı anda tabi olmasını gerektirecek şekilde çalışması halinde, öncelikle aynı maddenin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında, çalışması yoksa ilk önce başlayan sigortalılık ilişkisi esas alınarak sigortalı sayılacağı ” hususunu düzenlemiş olmakla, önce başlayan sigortalılığa üstünlük tanımıştır.
Ancak 5510 sayılı Yasanın 53/1. maddesi 01/03/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6111 sayılı Yasanın 33. maddesi ile değiştirilerek (b) bendi (2926 sayılı Yasa) kapsamındaki sigortalılık ile (a) bendi (506 sayılı Yasa) kapsamında sigortalılığın çakışması halinde (a) bendi kapsamındaki sigortalılığa geçerlilik tanınacağı şeklinde bir düzenleme getirilmiş olup, yasanın ilk halinde önce başlayan sigortalılığa üstünlük tanıyan 53/1. maddesi, 01/03/2011 tarihinde değiştirilerek, 506 sayılı Yasa kapsamındaki çalışmalara geçerlilik tanınacağı şeklinde değiştirilmiş ve 6111 sayılı Yasanın Geçici 33. maddesi ile de bu değişikliğin yürürlüğe girdiği tarihten öncesi için uygulanmayacağı ayrıca hüküm altına alınmıştır.
Somut olayda, davacının 01/04/1997-31/12/1998 tarihleri arasında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmesi yerinde ise de, 09/07/2005 tarihinde başlayan 506 sayılı Yasa kapsamındaki sigortalılığı 20/09/2009 tarihine kadar kesintisiz devam etmiş olup, bu tarihten sonra da ilk prim kesintisi olan 2009/11. aya kadar davacının Tarım Bağ-Kur sigortalısı olma yönünde iradesini ortaya koyan tescil talebi veya prim ödemesi bulunmamaktadır. Öte yandan davacının 29/01/2011-31/03/2011 ve 01/04/2011-26/06/2011 tarihleri arasında 5510 sayılı Yasa’nın 4/a maddesi (506 sayılı yasa) kapsamında çalışması bulunmakta olup bu durumda davacının prim kesintisini tarihi olan 2009/11.ay takip eden aybaşı 01/12/2009 tarihi ila 01/03/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6111 sayılı Yasa uyarınca 28/02/2011 tarihine kadar Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmesi gerekmektedir. Davacının 28/02/2011 tarihinden dava tarihine kadar 5510 sayılı Yasa’nın 4/a maddesi kapsamında sigortalılığı bulunup, 6111 sayılı Yasanın 33. maddesi ile değişen 5510 sayılı Yasa’nın 33. maddesi uyarınca bu çalışmalara geçerlilik tanınıp 28/02/2011-31/05/2011 tarihleri arasındaki talebin reddi gerekmektedir.
Mahkemenin yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar vermesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 04/03/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.