Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2013/18050 E. 2014/20084 K. 16.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/18050
KARAR NO : 2014/20084
KARAR TARİHİ : 16.10.2014

MAHKEMESİ : Denizli 3. İş Mahkemesi
TARİHİ : 30/05/2013
NUMARASI : 2012/339-2013/367

Davacı, davalı Kurum tarafından 6183 sayılı Yasa gereği yapılan takip sonucunda adına kayıtlı taşınmazın satışına ilişkin ihalenin feshine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

Dava, Kurum tarafından davacı hakkında 6183 sayılı Yasa gereği yapılan takip sonucunda davacı adına kayıtlı taşınmazın satışına ilişkin ihalenin feshi istemine ilişkindir.
Mahkemece istemin reddine karar verilmiştir.
Davanın yasal dayanağı, 6183 sayılı Yasa’nın 99. maddesidir. Anılan maddede “Satış komisyonu tarafından gayrimenkul kendisine ihale edilen alıcı o gayrimenkulün mülkiyetini iktisap etmiş olur. İhalenin feshi gayrimenkulün bulunduğu yerin icra tetkik mercii (İcra Mahkemesi)nden şikayet yoluyla istenebilir. İhalenin ilgililere tebliği tarihi şikayet için muayyen olan 7 günlük müddete başlangıç sayılır. Tetkik merciinin vereceği karar 10 gün içinde temyiz olunabilir. Temyiz talebini Temyiz İcra ve İflas Dairesi tetkik eder. İhale edilen malın değeri 50.000,00 Yeni Türk Lirasını aştığı takdirde murafaa istenebilir. İhalenin feshi veya kaydın tashihi hakkında başkaca mahkemeye veya idari kaza mercilerine müracaat olunamaz. Tescil için tapu dairesine yapılacak tebligat şikayet için muayyen müddetin geçmesinden ve eğer şikayet edilmişse şikayetin intacından sonra yapılır.”hükmü yer almaktadır.
Somut olayda, Kurum davacı hakkında 6183 sayılı Yasa gereği yaptığı takip sonucunda davacı adına kayıtlı taşınmazı yapılan ihale sonucunda A.. N..’a satmış, davacı ise ihalenin usulüne uygun olmadığı gerekçesiyle ihalenin feshini istemiştir. Hal böyle olunca 5510 sayılı Yasa’nın 88. maddesinde, Kurumun prim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usûlü Hakkında Kanunun uygulamasından doğacak uyuşmazlıkların çözümlenmesinde Kurumun alacaklı biriminin bulunduğu yer iş mahkemesinin yetkili olduğu belirtilmiş ise de ihalenin feshine ilişkin özel düzenleme içeren 6183 sayılı Yasa’nın 99. maddesi gereğince, ihalenin feshinin gayrimenkulün bulunduğu yerin icra tetkik merciinden şikayet yoluyla istenebileceğinin ve ihalenin feshi veya kaydın tashihi hakkında başkaca mahkemeye veya idari kaza mercilerine müracaat olunamayacağı bildirildiğinden davaya bakmaya İş Mahkemesi değil İcra Tetkik Mercii (İcra Mahkemesi) görevli olduğundan, dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken işin esasına girilmek suretiyle davanın esastan reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 16.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.